Trabzonlular Şenol Güneş’i çoğu kez anlayamamışızdır. Şenol Güneş, hem büyük bir sporcu hem de çok büyük bir futbol adamıdır. Trabzonspor’a dönüşü Trabzon sevgisindendir.

Trabzonspor’a yeniden dönmesi. Milli takımlarda ve Beşiktaş’ta çalıştığı dönemde Trabzonsporluluk aşkını ortaya çıkardığında linç edilmesine karşı bir tavırdır aynı zamanda.

Yaş 70’i geçince Şenol hoca memleketini, dostlarını daha bir arar hale geldi. Bazıları arkadaşı, bazıları sporcusu olan Trabzonspor efsanelerine tesislerde verdiği yemekte bunun en güzel göstergesidir.

Hasan Kandaz ile Şenol Güneş komşudur. Birisi Atatürk Köşkü’nün hemen karşısında, diğeri ise biraz yukarıda Telsiztepe’de oturur. Sabahları Şenol hoca yürüyüşe çıkar ve Hasan Kandaz’ın bahçesinde mola verir. Hasan da kahvesini bizzat kendi elleriyle yapar ve çok sevdiği hocasına ikram eder.

Dikkatimi çekti, Hasan Kandaz, Şenol hoca geldikten sonra Trabzonspor yönetimine eleştirilerini kesti. Ona göre, Yönetim göreve geldiğinden beri en doğru işini yaptı.

Kandaz, çiçeğini aldı ve Trabzonspor Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nin yolunu tuttu. Şenol hocaya çiçeğini verdi ve şu paylaşımı yaptı:

‘Kıymetli Abim, Trabzonspor'umuzun efsane kaptanı ve Teknik Direktörü Şenol Güneş hocama Ortahisar Belediyesi Meclis Üyeleri olarak nezaket ziyaretinde bulunduk. Göstermiş olduğu misafirperverliğe teşekkür ediyoruz.’

Evet Şenol Güneş kalitesi de, kondisyonu da yetersiz olan bir takıma geldi ve o takıma can vermeye çalışıyor.

KONGRE’DE KAÇ ADAY VAR?

Trabzon sokaklarında biraz Başakşehir maçı (Cumartesi saat 16.00) biraz da kongre konuşuluyor. Semerciler Caddesi’nin kulağı delik. Divan Kurulu üyelerinden birisi ile konuştum. Kongrede aday çıkar mı sorusunu sordum. Cevabı, ‘Ahmet Ağaoğlu’nun rövanş için hazırlandığını biliyorum. Ama kendisi ama bir başka isimle bu rövanşı almak istediğini duyuyorum.

Muharrem Usta. Başkanlıktaki tadı almış yeniden gelme isteği var ama çağrı bekliyor.. Hayrettin Hacısalihoğlu ise Şenol hoca ile birlikte olmak istiyor, Başkan adayı olmaz, Asbaşkan olur mu bilemiyorum. Tabi ki, TFF Yönetim Kurulu Üyeliğinde Trabzonspor’un zerre hakkını yedirtmeyen Mustafa Hacıkerimoğlu var. Hacıkerimoğlu’nun aday olacağı, Ağaoğlu’nun birkaç adamıyla Hacıkerimoğlu’nu desteleyeceği yönünde bilgiler de var.’

ÖZYAZICI’NIN TESPİTLERİ

Rahmetle anıyorum Suavi Kaptan Anadolu Ajansı’ndan çıkarken, ‘Ben 11319’dayın’ derdi. Anlardık ki Özgür Otel’e gidiyor. Otelin telefonu ve oradan arardık. AA’nın Spor Müdürü İhsan Öksüz ise ‘Ben Kemeraltı No 6’ya iniyorum’ dediğinde anlardık ki Ahmet Suat Özyazıcı’nın yanına iniyor. Ahmet Suat hoca nüktedandı, esprileri müthişti. Özkan Sümer ise Hiciv sanatını kullanırdı ama onun hicivleri ağırdı. Trabzonspor’da çığır açan isimleri kaybettik.

Ahmet Suat hocamın büyük oğlu Hakan da futbol oynadı. Teknikti fakat babası kadar değildi. Belli bir noktaya çıktı profesyonel olamadan sahalara veda etti. Şimdi İdmanocağı’nın yöneticilerinden birisi. Kemeraltı’na Hakan’a uğradık. Mağazanın numarası (14 olmuş) her ne kadar değişse de oradaki keserler, tırpanlar, oraklar aynen duruyor. Bir efsanenin oğlu olmanın ağırlığını her zaman taşıyan Hakan ile Trabzonspor’u konuştuk. Senin gözünle Trabzonspor’a ne lazım diye sordum. Hakan anlattı: ‘Bir kule golcü lazım, bu Onuachu olmalıydı. Orta sahaya hala bir orkestra şefi bulamadılar. Milli takımdaki Hakan Çalhanoğlu’nu izledik. Öyle biri, yıllardır alınamadı. Neden?  Gel savunmaya iki stoper eksik-aksak. Devre arasında en kötü ihtimalle 3 takviye şart. Golcü, bir maestro bir de stoper.’

Sevgili Okurlar aklın yolu bir! Ama gel de bunu transferleri yapanlara anlat!

BOĞAZ KADAR ETKİLEYİCİ

Spordan, iş dünyasına kıymetli isimlerin yer aldığı grubumuzun her biri bir yere dağıldı, İbrahim İskender’in de tatili bitmiyor ki ekibi toplasın.

Trabzon’da kalanlarla birlikte Akçaabat’ta Körfez’de akşam buluşması yaptık. İnşaat Mühendisi Aziz Bahadır ve iş insanı Efkan Sayitoğlu ile sohbet ettik. Yıllardır yaşadığımız bir kentte bu manzarayı yeni keyfettik. İstanbul Boğazına karşı oturmak ne ise Akçaabat Körfezini akşamları seyretmek aynı. Böylesine güzel bir liman ve sahili yapanlara minnettarız. Sohbet mi? Ortadoğu’dan girdik, Trabzon ve Trabzonspor kongresini konuştuk.

‘ÖDÜL AVCILARI’

Sevgili okurlar, meslekte en güzel yıllarım 1985 ile 1992 muhabirlik yıllarımdır. O yıllarda müthiş haberlere imza attık. Ve onların neticesinde de hem Türkiye Amatör Sporcular Konfederasyonu’ndan hem de Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nden ödül alıp kürsüye çıktık. Mesleğin çekirdeğinden gelen isim Haluk Ayyıldız’a da yarışmaları sıklıkla katılması ödüller alması sebebiyle ‘Ödül Avcısı’ yakıştırmasını yaptık. 1992’den bugüne yöneticiyiz. Muhabir arkadaşlarımızı çok ama çok iyi anlıyoruz.

Onlar da Yavuz Selim Stadı’ndan çıktılar ve Trabzon’un dört bir yanında haber kovaladılar. Şu anda Trabzon’da haberi yaşayan, anlayan ve sunabilen isimlerden birisi de spor muhabirimiz Salih Bıyık. Amatöre çok hizmetleri geçti. Ve Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu da kendisine amatör spora katkılarından dolayı ödül verdi. Ben de kendisini alkışlıyorum. Her ödül gazeteciler için ayrı bir heyecan ve ayrı bir teşviktir.

KARAGÜCÜ AİLESİ BURHANİYE’DE

1986-1990 yılları arasında Malatya 2.Ordu Karagücü, futbol ve basketbol takımında forma giyen asker arkadaşları profesyonel futbol oynamış Özen’in misafiri olarak eşleriyle birlikte Balıkesir’in şirin ilçesi Burhaniye’de buluştular.

Takım kaptanı Hasan Aslandağ’ın organize ettiği Cumartesi ve Pazar buluşmasından  memnun kalan Karagücülü dostların eşleri de birbirleriyle tanışma imkanı buldular.

Gezi ile ilgili TAKA Gazetesine konuşan Hasan Aslandağ, ‘Çok güzel iki gün geçirdik. Karagücü ailesini daha da büyüteceğiz. Özen ve çok değerli eşine yürekten teşekkürler iyi ki varlar’ dedi.

BİRAZ DA NOSTALJİ

Yıl 1913. Trabzon futbol takımından 1.dünya savaşına giden kimse geri dönemedi, şehit oldular.