DOĞANIN GÖLGESİNDE BÜYÜYEN BİR HAZİNE
Bilimsel adı Trachystemon orientalis olan bu bitki, Hodangiller (Boraginaceae) familyasına ait çok yıllık bir türdür. Anavatanı Karadeniz olan bu özel tür, Türkiye'nin kuzey kıyılarında 50 ile 1000 metre arasındaki yüksekliklerde, nemli ve gölgeli alanlarda doğal olarak yetişmektedir.
İLKBAHARDA MAVİ BİR GÖSTERİ SUNAR
Tomara ya da galdirik olarak da bilinen bu bitki, ilkbahar aylarında açtığı küçük mavi çiçekleriyle doğayı süsler. Estetik görüntüsünün yanı sıra kökü ve yapraklarıyla gıda ve geleneksel tıp alanlarında da önemli bir yere sahiptir.
RİZOMU VE YAPISIYLA DİKKAT ÇEKER
Bitkinin rizomu siyah renkli ve 6–10 cm uzunluğundadır. Aynı uzunlukta olan dik gövdeleri, dayanıklı yapısıyla dikkat çeker. Toprak altında genişleyen kök yapısı, onu çok yıllık ve uzun ömürlü kılar.
HER YÖREDE FARKLI İSİMLE BİLİNİYOR
Karadeniz’in farklı bölgelerinde farklı isimlerle anılan bu bitki, yöresel kültürün de bir parçası.
- Bolu’da: Hodan, Galdirek, Kaldırık, Kalduruk, Galdirik
- Artvin’de: Burğı
- Trabzon’da: Tomara
- Zonguldak ve Ereğli’de: Zılbıt
Bu zengin isim çeşitliliği, bitkinin bölge halkı tarafından ne denli benimsenmiş olduğunu gösteriyor.
ŞİFA VE LEZZET BİR ARADA
Karadeniz halkı, bu bitkiyi hem besin olarak tüketmekte hem de halk ilacı olarak kullanmaktadır. Yaprakları genellikle haşlanarak yemeklere katılır, bazı bölgelerde zeytinyağlı olarak hazırlanır. Aynı zamanda sindirim sistemine iyi geldiği ve bağışıklığı desteklediği yönünde geleneksel inançlar mevcuttur.
DOĞADAN GELEN KÜLTÜREL BİR MİRAS
Tomara, sadece bir bitki değil; Karadeniz’in doğasına, mutfağına ve halk hekimliğine kazınmış bir değer. Her baharda toprakla yeniden buluşan bu bitki, hem geleneksel bilgi hem de doğanın sunduğu doğal şifa kaynaklarından biridir.