Çalışma hayatında kadınların yer alması, yaşlı nüfusun artması, evde bakım hizmetlerine talebi sanılanın çok üzerinde artırdı. Kimi anne babasına, kimi çocuğuna bakacak güvenilir birini, arıyor.
Konunun ‘güvenilir’ kısmı ise kaygının temel sebebini oluşturuyor. Bakıcı adı altında, evlerimize giren yabancı uyruklu kadınlar, ihtiyaca cevap vermeye çalışıyor. Çoğu kez, kulaktan dolma referanslarla, ulaşılıyor bu kimselere. Ancak Trabzon’da bu konuda profesyonel hizmet veren, resmi bir şirket de var. Şirketi kuran kişi Miraç Oskay. Mesleği sosyal hizmet uzmanı.
Çalışanlarının çoğu ülkemizdeki göçmenler. Şirket, MRC organizasyon adıyla , altı yıldır, sektörde profesyonel hizmet veriyor. Taka Gazetesi olarak Miraç Oskay’ı bulduk ve kendisi ile bu hassas konuyu masaya yatırdık. Merak ettiklerimizi sorduk…
TAKA: Kendinizden söz eder misiniz?
MİRAÇ OSKAY: Mrc organizasyon olarak şirketimiz kuruldu. Ardından evde sağlık hizmetleri, vize işlemleri ve organizasyon, yurt dışı seminer ve kongre işlemleri ilave edilerek bu hizmetleri yürütüyoruz. Son altı yıldır da evde bakım hizmetleri, adı altında hizmet veriyoruz. Buna yaşlı bakımı, çocuk bakımı, yardımcı personel ve refakatçi hizmeti de dahil.
TAKA: Böyle bir şirket kurma fikri hangi ihtiyaca binaen doğdu? Trabzon’da bu konudaki ihtiyaç ne durumda? Hasta bakımı ve diğer evde sağlık hizmetleri konusunda talep nedir?
MİRAÇ OSKAY: Hastanelerde olan durumu eşimin hemşire olması dolayısıyla biliyorduk. Yurt dışındaki benzer çalışmalardan da haberdardık. Trabzon’ daki hasta bakımı konusundaki yetersizlikler, refakatçi sorunları ve beraberinde getirdiği olumsuzluklar, bizi bu konudaki ihtiyacı gidermeye yöneltti. Öncelikle hukuksal ve mali alt yapısını araştırdık. Öncelikle, Azerbaycanlı ve Gürcülerle kısa vadeli olarak çalışmaya başladık. Talepler umduğumuzdan daha fazla olunca, işin işleyişini araştırdık, eleman sayımızı da artırarak devam ettik.
TAKA: Yabancı uyruklu çalışanlarınız hangi ülkelerden?
MİRAÇ OSKAY: Ağırlıklı olarak Gürcistan var, ardından Özbekistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Ukrayna, Tacikistan, Kırgızistan. Bunlar hasta bakıcı adı altında, şu anda Trabzon’da ikamet eden yabancılar.
TAKA: Bu kişilerin şehrimizde ikamet süreleri nedir? Süresiz çalışabilirler mi burada?
MİRAÇ OSKAY: Hayır, ülkeye girdiklerinden itibaren, göç idaresi tarafından vize alınır, hasta yakınları ile anlaşması halinde, bakanlığa müracaat yapılır bakanlık da uygun görürse, kendilerine çalışma izni kimlik kartını veriyor. Uygun bulmaması halinde hasta yakınları bu konuda uyarılır. Bakanlık vize vermiyorsa aileden o bakıcı alınır, daha farklı bir bakıcı kendisine temin edilir.
TAKA: Vizenin süresi nedir?
MİRAÇ OSKAY: Vizenin süresi ilk etapta bir yıldır. İkinci uzatma başvurusunda ise iki yıllık müracaat yapma hakkı vardır.
TAKA: Çalışanlarınız ve hastasına bakım isteyenler neler talep ediyorlar?
MİRAÇ OSKAY: Özellikle Gürcü ve Azerbaycanlılar, evde hasta dışında kimsenin olmamasını daha çok tercih ediyorlar. Sebeplerine gelince, bazı hasta yakınları, hasta bakıcıların işlerine ne yazık ki çok karışıyor. Bazıları kendilerinin dahi yapmakta zorlandığı işlere (bahçe dahil) hasta bakıcıyı zorluyorlar. Bazı mahrem konular da olabiliyor. Bunun yanı sıra, illegal olarak bir iş yapacaklar ise kendi vatandaşlarını veya yabancıları, evsiz kaldıklarında hasta baktığı eve alıp onlardan ücret alıyorlar. Bu durumdan ailenin haberi olmuyor.
TAKA: Özbek bakıcılar?
MİRAÇ OSKAY: Özbek bakıcıların bizde kayıtlı en yaşlısı elli yaşındadır. Daha genç olanları çalışmak için gelir. Özbekistanlılar sadakatli çalışan insanlar. Alışma süreci bakımından daha rahat adapte olabiliyor, daha rahat öğreniyorlar. Aynı yerde altı yıla kadar çalıştıkları oluyor. Bunu, hepsi için söyleyemiyoruz.
TAKA: Filistinliler?
MİRAÇ OSKAY: Filistinlilerin de vizeleri oluyor ama hasta bakıcı olarak çalışanları az. Kültürel yapıları buna uygun olmayabiliyor. Erkek hasta bakmak istemiyorlar. Hastanelerde refakatçi olarak daha çok çalışıyorlar.
TAKA: Ukrayna?
MİRAÇ OSKAY: Savaş sebebiyle mecburen geldikleri için, belli bir noktadan sonra çalışmak zorunda kalıyorlar. Mesleki anlamda Türkiye’de iş bulduklarında zaten kendileri çalışıyorlar. Devlet de vize konusunda muafiyet sağlıyor. En kolay para kazanabilecekleri sektörlerden biri hasta bakıcılık. Hastanede refakatçilik ya da çocuk bakıcılığını daha fazla yapıyorlar.
TAKA: Tacik ve Kırgızlar?
MİRAÇ OSKAY: Genç nüfus çalışmaya geliyor onlarda da. Özellikle çocuk bakımı, konusunda Trabzon’da özellikle tercih ediliyorlar. Filipin ve Taylandlılar ise daha çok Ege ve Akdeniz’de. Sebebi ise İngilizce konuşuyor olmaları ve aralarında çok sayıda pedagog oluşu. Bir de fiyatları diğerlerinden daha yüksek…
TAKA: Erkek hasta için farklı bir ücret talep ediliyor mu?
MİRAÇ OSKAY: Ediliyor, çünkü Müslümanların % 95’i erkek hastaya bakmak istemiyor. Hristiyanlar bu konuyu fırsata çevirip erkek hastalardan daha çok ücret istiyorlar...
TAKA: Ücretler nedir?
MİRAÇ OSKAY: Gündüzlü minimum asgari ücret. Hastaya ve evde bulunan kişi sayısına göre fiyatlar 14 bin TL ile 22 bin TL arası değişkenlik gösteriyor.
TAKA: Bu çalışanların, ne kadarı haftalık iznini yatılı kullanıyor.
MİRAÇ OSKAY: Haftada bir gün izin kullanılıyor.%50’si bu izni yatılı kullanıyor. Özellikle Gürcü ve Özbekler. Şehirde arkadaşları, akrabaları, eşleri olabiliyor. Bir kısmı Türk vatandaşı ile evli. Gürcülerin Trabzon’da ikametleri diğerlerine oranla daha fazla..
TAKA: Bakıcı çalıştıracak olan kişi neye dikkat etmeli ne tür olumsuz olaylar yaşanıyor?
MİRAÇ OSKAY: Öncelikle bakıcıyı nerden temin ettikleri önemli. Bakıcı ile alakalı bir durum olduğunda karşısında muhatap olacakları bir şirket ya da bir şahıs olması lazım. Çünkü tedarik ettiği yabancının kim olduğunu çok fazla bilmiyor. Elinde sadece bir pasaport var. Evde deneme süresince sadece karakter yapısını öğrenebilirsiniz? Ama adli bir sıkıntısının olup olmadığını resmi makamlardan alacak oldukları, emniyet raporu, hastaneden alacak oldukları sağlık raporundan anlayabilirler.
TAKA: Elemanın sizden temin ediliyor olması bu sorunların yaşanmayacağı anlamına mı geliyor?
MİRAÇ OSKAY: Biz elimizden geldiğince İnsanlar bize en özelini emanet ettiği için bizler de ince eleyip sık dokuyarak, hasta yakınlarına uygun çok fazla sorun çıkarmayacak birilerini gönderiyoruz.
TAKA: Şirket bünyesinde eleman alırken nelere dikkat ediyorsunuz?
MİRAÇ OSKAY: Belli bir filtremiz elbette var. Özellikle elli yaşını aşmamış olmasına dikkat ediyoruz. Çünkü elli yaşında insanların sağlık problemleri olabiliyor . O nedenle hasta bakımında randımanlı olamıyorlar. Daha önce hasta bakıp bakmadıklarını, bu konu ile ilgili tecrübesi olup olmadığını, kabiliyeti olup olmadığını deniyoruz. Önce hastanelerde refakatlerde değerlendiriyoruz. Çünkü hastayı, alt bezlemenin ne olduğunu, tıbbi anlamda işlemleri hastane ortamında hemşireler ve doktorlar güvencesinde hem öğreniyorlar, evlerde de uyguluyorlar. Fakat herkesi de hasta bakıcı olarak almıyoruz. Bu işi benimsemesi ve yetenekli olması önemli.
TAKA: Kaç kişiyle hizmet veriyorsunuz?
MİRAÇ OSKAY: Şuan da hasta bakıcı sayımız, iki bine yakın. Toplamda on dört ülke vatandaşı var. Türk çalışanlarımız ayrı. Şu bir gerçek ki, artık mülteci olayına ülkemiz daha fazla maruz kalıyor.
TAKA: Hangi ülkelerden mülteci geliyor şehrimize?
MİRAÇ OSKAY: İran, Afganistan, Irak, Filistin, Rus ve Ukrayna vatandaşları mülteci adı altında Türkiye’ye giriş yapıyorlar.
TAKA: Hasta bakıcı talep eden birinin kulaktan kulağa, birinin tavsiye ile çalıştırdığı bakıcılar var. Kurumsal bir kimliğiniz var sizin farkınız nedir? Hangi prosedürleri uyguluyorsunuz?
MİRAÇ OSKAY: Hasta bakıcı isteyen birinin öncelikle hangi kriterleri istediğini öğreniyoruz. Bize kayıtlı olan kişilerde eğer o talepler varsa; onları görüntülü olarak konuşturuyoruz. Anlaşılırsa bir haftalık bir deneme süreci sağlanıyor. Eğer hasta yakını ile hasta bakıcı anlaşırsa, resmi prosedüre giriliyor. Nedir bu? Sigortalılık ve Aile Çalışma Bakanlığı’ndan izin alınma olayı. Her yabancının burada vizesi olmayabiliyor. Yabancılar burada otuz gün, ya da üç aylık vize muafiyeti ile Türkiye’ye giriş yapıyor. Çalışmak istediklerinde ise prosedür farklı. Bunu da hasta yakınlarına en baştan söylüyoruz. Yani bu kişiyi siz hasta bakıcı olarak tedarik ediyorsunuz fakat bu kişiye çalışma bakanlığından çalışma izni almak zorundasınız. Hasta yakınlarının bazıları, gerek maddi açıdan, gerek başka sebeplerden kabul edilmiyor. Edenler de var.
TAKA: Hasta bakıcılarla ilgili nasıl bir denetim, ne tür bir prosedür uyguluyorsunuz?
MİRAÇ OSKAY: Şirketimize kaydı yapılan insanların, özellikle konsolosluk evraklarını istiyoruz. Sabıka kaydını, Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra devlet hastanesindeki sağlık raporunu istiyoruz. Aids, gibi hastalıklar açısından bakılıyor. Ardından ; pasaportunun bir fotokopisini alıp, buradaki emniyetten asayiş sorgulamaları yaptırıp, diğer evrak bilgilerini de alıyoruz. İnsanlar bize özelini emanet ettiği için biz de çalıştıracakları kişilerin, % 80’i olmak üzere o bilgilere sahip oluyoruz.
TAKA: Son olarak ilave etmek istediğiniz başka bir şey var mı?
MİRAÇ OSKAY: Eve hasta bakıcı alırken mutlaka çok iyi araştırsınlar. Güvenlik açısından şunu söyleyebilirim. Pasaport fotokopisi alınıp, herhangi bir emniyetten sorgulama yapabilirler. Özel Hastane olmamak kaydı ile devlet hastanelerinden başta aids ve diğer bulaşıcı hastalıklarla ilgili testleri yaptırmaları gerekiyor. Bir de daha önce çalıştıkları yerlerle ilgili referanslar. Bizden hizmet alan hasta yakınlarına, zaten biz bunları sağlıyoruz.