Çaykur Rizespor, Bodrumspor’u mağlup ederek bu sezon kendi sahasındaki ilk galibiyetini aldı. Bu galibiyete herhalde en fazla sevinen başkan İbrahim Turgut’tur.
Turgut, ilk iç saha galibiyetinin sevincini yaşarken kutlamaları kabul etti. Bu galibiyetin iki mimarı var. Birincisi kaleci Tarık, ikincisi ise Alper Potuk. Tarık, Rizespor defansının yapmış olduğu büyük hatalar da dahil tam 5 tane net gol pozisyonu kurtardı.
Takımın da sahanın da yıldızıydı. Alper Potuk da takımı tek başına hücuma kaldıran ileri de adam eksilten ve penaltıyı takımına kazandıran isim oldu. Bülent Korkmaz, kulübeden çıkmadı. Oturduğu yerden kalkmadı. Maçı yardımcıları yönetti. Maça gelince; 90 dakika boyunca tatsız tutsuz bir Rizespor izledik. Yeşil-Mavili takım maç boyunca keyif vermediği gibi izleyenlerin de keyfini kaçırdı. Taraftar, 45’inci dakikada başladı ‘Bülent istifa!’ diye.
Zaten ilk maçtan itibaren keyif kaçırıyor. Rizespor, üretken değildi. Evet, Rizespor kazandı. 3 puan aldı, bu biraz moral oldu. Ama böyle oynamaya devam ederse hüsran olacak, hüsran! Bülent Korkmaz, 15 günlük arada hiçbir önlem almamış takım daha önceki maçlarda olduğu gibi aynı tas aynı hamam. Oyun düzeni yok. Oyun sistemi yok. Hücum organizasyonu yok.
Bir teknik adam düşünün ki ileri atılan uzun toplar dışında bir oyun planı yok. Karşında kim olursa olsun savunmayı biraz kalabalık tuttuğu anda gol atman tesadüflere kalır. Rakipler savunmada Rizespor’a önlem almıyorlar çünkü Rizespor’un hücum gücü yok. Oynanan bu futbolsuzlukta ne yaptığını bilmez haldeler. Çünkü hiçbir şey oynayamıyorlar. Yine de iç saha galibiyeti futbolculara da taraftara da bir moral oldu. Ancak Bülent Korkmaz’ın başta oyuncu tercihleri ve rotasyon olmak üzere yapması gereken çok iş ile birlikte alması gereken çok önlem var.