Antalyaspor, Trabzonspor’a karşı oyuna öyle baskılı, arzulu ve istekli başladı ki ‘ne oluyor’ dedi herkes. Bu baskı doğal olarak Trabzon defans oyuncularına hatalarda yaptırdı. Vitor Hugo iki, kaleci Uğurcan Çakır üç kez basit hatalar yaptılar, Antalya forveti biraz becerikli olsaydı kesinlikle golü çok erken bulabilirlerdi. Peki, neden böyle oldu? Abdullah Avcı ‘savunmadan oyunu kurarım Antalya’yı hem üzerime çekerim, hem de ani çıkışlar yaparım’ düşüncesindeydi de ondan..
Neyse ki Antalya’nın baskılı futbolu Dk 17’de Hamşik’in Antalyaspor’un kalesine gönderdiği harika şutla biraz olsun dindirilebildi. Trabzonspor’da kendisini biraz olsun toparlamaya başladı. Dk 24’de de ilginç bir tablo karşımıza çıktı. Nwakaeme’in süper şutu Antalya defansından kornere çıktı. Tam da o sırada Nwakaeme sakatlandı. Aynı dakika içerisinde Hamşik’in kullandığı korner atışına Hugo dokundu top, kaleci Boffin’den döndü, dönen topu da kafasındaki 8 dikişli Corneilus filelere gönderdi. 0-1.
Golün ardından Nwakaeme oyundan çıktı. Yerine Yusuf Sarı girdi. Sağ kanatta oynayan Djaniny sol kanada, Yusuf Sarı’da Sağ kanada kaydırıldı. Yani planlar bir anda alt üst oldu. Tam toparlanmışken Trabzonspor… Dk 34’de Edgar yine yaptığı yapacağını, eli ve koluyla oynamayı çok seven Edgar penaltıya sebebiyet verdi. Fredy’de kullandığı penaltıyı atışını gole çevirdi. 1-1
Abdullah Hocanın biraz da oyuncu tercihlerini irdeleyelim. Bakasetas haftalardır sakattı ve Antalya maçında ilk kez 11’de oyuna başlatıldı. Bir var, bir yok gibiydi, maç eksikli olduğundandı. Siopis 11’de olabilirdi. Abdülkadir Ömür’de 11’de yoktu ama yedeklerde olduğuna göre ciddi bir sakatlığı yoktu demek ki. Neden yoktu sahada anlamadım. Abdullah hoca Peres’i oynatmanın peşinde, haklıda… Fakat Dorukhan Sağ bekte harika oynadığı için Peres’in yeri solbek olması yamadan başka bir şey değildir. Madem yama yapacaktınız, anladık İsmail Köybaşı kötü, Torendsen’de sakattı. Devswil oynayabilirdi. En azından stoper özelliği de vardı.
Dk 60’da Uğurcan inanılmaz bir kurtarışa imza attı. Pereira’nın kafa şutunda Uğurcan süper refleksi sayesinden ikinci gol engellenebildi. Evet, Trabzonspor gününde değildi, yine de sabırlı oynuyordu ama sanki zaman zaman da panik hali vardı. Berat Özdemir’de atak kesmede zorlanınca Bordo-Mavililerde eller ayaklar titredi. İşte burada devreye Siopis’in sokulması gerekiyordu.
Dk 69’da Cornelius’un yerine Siopis girdi (zamansız ve geciken bir değişim oldu) Yani bu da demek oluyor ki, önce gol yemeyeyim, bir puanda bir puandır, cebime koyarım. Atarsam da üç puanı alır giderim evime… Fakat Dk. 74’de Dorukhan Toköz kendi kalesine golü attı. 2-1 oldu ve tüm plan suya düşmüş oldu.
Avcı mağlup duruma düşünce Koita’yı oyuna aldı. Berat’ı çıkarttı. İlginç olan, Koita oyuna girer girmez sarı kartı yemesi oldu ki kesinlikle hakemin kararı doğruydu, itirazlarına rağmen..
Sonuç olarak, Trabzonspor bir takıma yenilecekti. O da Antalyaspor oldu. Antalya’yı tebrik etmek gerekiyor. Trabzonspor’un da bu mağlubiyetten önemli dersler çıkartması gerekir.
Not: Baktığınızda Trabzonspor aslında kendi kendini yendi de diyebilirsiniz. Şöyle ki, Edgar penaltıya sebebiyet verdi, Dorukhan’da kendi kalesine gol attı.