2000 yılında, Trabzon’da yerli bir firma olarak restoran, kafe ve otellere; pazarlama, satış ve catering hizmeti vererek hayata başlayan Edward’s Coffee’nin kurucusu Bora Numanoğlu markasının dününü bugününü TAKA Gazetesine anlattı.

Bora Numanoğlu önderliğinde, Türkiye’ye açılan Edwers markasının mutfağında binbir çeşit ürün bulunuyor. Muhabirimiz Tuğba Öztürk ve Editörümüz Şevval Küçük’e konuşan Bora Numanoğlu, sektörü görmek isteyenlere Edwards’ın barlarını açtığını belirterek, “Mekanlarımızı sektöre girmek ,isteyenlere açıyoruz. Mesela franchisinglerimize, franchising başvurusunu yapan yatırımcıları bir iki gün organizasyonumuza misafir ediyoruz” dedi. 

 
İşte o özel röportajdan kesitler:  

ENWER’S MARKASININ HİKAYESİ

TAKA: Kendinizden ve işletmenizden bahseder misiniz?

BORA NUMANOĞLU: Ankara doğumluyum. İlk üniversite öğretimini tamamlamak için Trabzon'a yerleştik. Trabzon'da işletme bölümü mezunuyum. Hayatımız zaten büyük bir bölümü hizmet sektöründe geçmişti. Ortaokul döneminde yazları yakınlarımızın işletme tesislerinde çalışarak hizmet sektörünün o yorucu, tozlu, zahmetli olan kısmının birebir şahit olduk. Üniversiteyi bitirdikten sonra DR mağazaların mağaza müdürlüğü yöneticiliğimizi yaparken oradaki kazanımlarımız, çevreyi algılayışımız, dünyayı gözlemleyişimiz, markaların dünyadaki seyirlerini iyi takibimizden kaynaklı Türkiye'de neler yapabileceğimizi, bireysel olarak benim kendi kariyerimde neler yapabileceğimi inceleyerek, sık dokuyarak, iyi gözlemleyerek bir noktaya getirdiğimizi düşünüyorum. Doğan ve Rad grubu o dönemin popüler kültüründeki en etkin en çağdaş firmalarından bir tanesiydi. Çünkü dünya trendlerinde entelektüel seviyede sosyal anlamda kitap, müzik albümleri, yayınları, aksesuarlar, kişisel aksesuarların satıldığı tek yer DR'dı. İstanbul Erenköy DR'da stajımız bittiğinde Trabzon DR mağazasını açtık. Trabzon DR mağazası Ankara'dan bu tarafa Türkiye'nin en yaygın entelektüel kitap, kafe, müzik yayınlarının, CD'lerin, kasetlerin olduğu inanılmaz bir perakende sektörünün inanılmaz bir parçasıydı. Orada özel bir şey vardı, onu atlamadan geçmeyeceğim. O dönemin en önemli şimdiki gibi sosyal medya asla yoktu. Instagram'lar, sosyal medyanın hiçbiri kullanılıyordu. Dünya ile entegrasyonda elimizde tane yabancı dergi geliyordu DR mağazasında. Trabzon DR mağazasını bir süre çalıştırdıktan sonra oradaki tecrübelerimizi kendi iç sahalarımıza kullanmamız gerektiğini düşünerek yılında o dönemki adıyla Keith Coffee LT Store bir mağazamızı açtık. 

ÖZEL MARKA YARATTIK

BORA NUMANOĞLU: Trabzon'da ilk AVM'si Mirapark’da ilk yerli girişimci olarak Mira Park AVM'de Keyif Cafe'yi açtık. Ondan sonraki süreçte Forum AVM düzlemi açıldı. Forum AVM'lerde ulusal markalar gidilme zorunluluğu vardı. Biz tüm lokasyonlarımızı Kehf Kofiente store'dan, Edwards’a dönüştürerek markamızı ulusal anlamda,  Edwards Coffee'ye döndürdük. Foruma AVM mağazalarında koğuşlanmamızı yaptık. Arkasından iki tane AVM'mizle daha projemiz geçti. Arkasından Ankara, Atlantis, AVM arkasından Ankara Kent Park AVM'de Eskişehir doğdu üzerindeki AVM'de Edwards Coffee’mizi açtık. Isparta arkasından geldi, Nazilli projemiz geldi, İstanbul projemiz geldi. Edwards Coffee'nin büyümesi Edwards Sandviç, Edwards Bakir'i ve Şef Edwards adı altında üç tane daha özel marka yarattı. Şef Edwards markası bunlardan gastronomik açıdan, turizm açısından, dünya mutfağını ortaya koymak açısından, dünya mutfağı, Italyan mutfağı, Text, Meksika mutfağı, Trabzon'da kahveyi getirdiğimiz dönemde Alakart'a da ilk getirenlerden bir tanesiyiz. Alakart mutfağını meydandaki deneme çalışmalarından sonra bir restoran konsept projesi getirerek bugünleri taşıdık. 

ADANMIŞLIK, TRENDLER  VE ÖNGÖRÜLER

TAKA: Başarınızın sırrı nedir? Bu sektörde iyi işler yapabilmek için neler gerekiyor? 

BORA NUMANOĞLU: Aslen bir insan kendini beğenirse bu başarıyı sınırlandırmış olur. Ben aksine çok daha iyi şeyler yapılabilmesi gerektiğine inanıyorum. Geldiğimiz noktayı doğru ama daha iyisi olabileceğini düşünüyorum. Çünkü biz bu işleri merkezinden yönetmedik. Trabzon'da olmamızın getirdiği bir şey vardı. Bu bizim hareket kabiliyetimizi, lokasyonlara yakınlığımızı ve operasyonel hızlılığımızı etkiliyorduk. Ama buna rağmen bu işi bir noktaya getirdik diye düşünüyorum. Şimdi burada projeksiyon olarak yeni gelişmeyi başarının esas altındaki sır hani demin de söylediğim gibi adanmışlık ve trendleri, öngörüleri mesela şu an bizim ekibimiz Amerika'daki herhangi bir caddede açılan kahveyi İstanbul'daki yeni açılan küçük bir genç girişimcinin yaptığı kahveciyi bir uluslararası zincir markanın geliştirdiği herhangi bir şeyi anında inceleyip bizim bu konuda katkıları bize de katabilecekleri konusunda hep böyle bir argemiz var. Çünkü iyi gözlemliyoruz ve bu gözlemin getirdiği şeylerle beraber yenilikleri, trendleri bünyemize katabiliyoruz. 

ZOR BİR SEKTÖR 

TAKA: Yeme içme sektörünün en temel sorunları nelerdir?

BORA NUMANOĞLU: Şimdi yeme içme sektörü çok zor bir sektör. Hiç dışarıdan görüldüğü gibi değil. Kolaylıkları yatırımcı açısından çok da zor bir şey. Şimdi bu dükkanlar sabah açılıyorlar, gece kapanıyorlar. Mesailer çok uzun. Bu mesailerin meşakkatli fiziksel dayanıklılıkların nitelikli personel problemleri gibi çok problemler var. Ama bütün bu problemleri aşmış, sermaye problemini çözmüşüz. Buradaki temel problem şu: Yatırımcının hizmet sektöründeki sunduğu ürünün o coğrafyada kısa ve dar alanda kabul edilebilir ürünleri sergiliyor olması lazım, sunabiliyor olması lazım. Şimdi düşünün ki Trabzon'da bir sushici açıyorsunuz. Sushiciler inanılmaz iş yapıyorlar, küçük bir sushi ama o sushiciden 4 tane açıldığı zaman var olan verimlilik düşecek. Yani burada öyle nüanslar var ki bir yığılmanın, adetselliğin karlılığa çok büyük etkileri var. O yüzden doğru projenin, doğru yerde açılması gerekiyor. 

YATAY BÜYÜMEYİ ÖNEMSİYORUZ

TAKA: İleriye dönük Edward's için hedefleriniz ve projeleriniz nelerdir?

BORA NUMANOĞLU: Bir Edwards Coffee butik cafe olarak kalmaya devam edecek. Butiklikten kastım özellikle söndürüp son dönemde endüstriyel bir yapıyla beraber bin metrekarelik devasa kahve projeleri var. Yatırımcıların çoğu sektörel olarak satış dediler, büyük kaynaklarını başka yere aktardılar. Ama standart kalan kahveciler bir aradayız. Kahvecilerin trendlerine bakıyorum, dışarıdan çok yatırımcı var. Yani bu ne demek? Kahve sektöründeki gelişmeyi bir borsa senedi gibi bir hisse senedi gibi görüp kahveye yatırım yapan insanlar var. Türkiye'de çok önemli markalar kahveye yatırım yaptılar. Kavurma sistemlerini kurdular, kavurma tesislerini kurdular. Franchising altyapılarını oluşturdular. Biliyorsunuz, Edwards Coffee olarak yatay büyümeyi daha çok önemsiyoruz. Yani içini doldurarak büyümesini daha çok önemsiyoruz. Çok hızlı büyümelerin kahve sektöründe çok çabuk kaybolmalara yol açacağına inanıyoruz. Burada en önemli şey Trabzon'u, Türkiye'yi iyi özümsemiş, beklentilerini iyi karşılamış olmak. Bu şekilde her kahve markası başarılı olacağına inanıyorum.

KAHVE TÜKETİMİ GİDEREK ARTIYOR 

TAKA: Sizce kahve kültürü Türkiye'de nasıl evrildi? 

BORA NUMANOĞLU: Şöyle ifade edebiliriz bunu, siz günlük kullandığınız dergilerde, sosyal medyanızda, gazete kupürlerinde, televizyonlarında, kahve içen reklamlar ile sık sık karşılaşıyorsunuzdur, eskiden sütunları çok azdı. Şu an her yerde, sosyal medyada, her yerde kahveye dair reklam, kahveye dair inanılmaz çalışmalar görebilirsiniz. Kahve arabaları, kahveye dair inanılmaz bir görsel çalışmalar var. Bu neyi doğuruyor? Kahve tüketimi her geçen gün artıyor, rekabet çok fazla, rekabetten kaynaklı karsızlık çok fazla, bu yeni dönemde bu savaşların, bu rekabetin, bu ticari döngün çok daha artarak devam edeceğini, kahve pazarının şu andaki pazardan yaklaşık iki kat üç kat daha artacağına inanıyorum. Bu bizim yaşamımızın bir parçası hale gelecek. 

İŞE HAKİM OLMAK LAZIM

TAKA: Son olarak, genç girişimcilere tavsiyeleriniz neler olur?

BORA NUMANOĞLU: Şimdi genç girişimler çok fazla branş var, çok fazla çeşitlilik var ve üniversite öğrencilerinin, gençlerin ve yatırımcıların kafası çok karışıyor. Diyor ki, hangi işi yapabiliriz, hangi sektörde ilerleyebiliriz? Ben de diyorum ki bunlardan bir tanesi: Bir işe tamamına hakim olmak, tamamını bilmek, tamamıyla alakalı akademik bir bilgiye sahip olmak lazım. Bizim sektör kahve ve yiyecek-içecek sektöründe sonsuz bir dünya var. Bir gastronomi yapısı var. Bir düşünün, bir çay kahve grubu var. Bir alkollü restoranlar grubu var. Bir etli alakart restoran grupları var. Birçok sektör var. Yani inanılmaz bir çeşitlilik var. Burada tek önemli bir konu var. 

KENDİNİ ADAMADAN BAŞARI GELMEZ 

BORA NUMANOĞLU: Bence hepsi denenmeli eğer hizmet sektöründe yer alacaklarsa biz bu anlamda Edwards Coffee, Cheffeedwards, Edwards Fakir ve Andy Sandviç olarak yatırımcılara sonsuz destek veriyoruz. Hangi anlamda veriyoruz? Bu sektörü görmek isteyenlere Edwards Coffee'nin barlarını açıyoruz, mekanlarımızı açıyoruz. Onların içinde yer alıp o parçanın, o hikayenin bir parçası olmasını sağlıyoruz. Mesela franchisinglerimize franchising başvurusunu yapan yatırımcıları bir iki gün organizasyonumuza misafir ediyoruz. Onların o atmosferi, kaliteyi, kahveyi, bardağı, karton bardağı, çantayı, o havayı, o atmosferi, hazırlık sürecini, o değirmenden geçen kahvenin sesini, kokusunu yaşamadan böyle bir şeye girişmeleri zaten mümkün değil. Biz bunların hepsine girişmelerini, o atmosferi yaşamalarını, yaşanan bu atmosferden sonra bu çabanın içine girmelerini istiyoruz. Sektör çok büyük, adanmadan başarılı olma şansı yok. Yani bu işe tam hakim olmak lazım.