Sevgili Okurlar, Dünyada çok garip olaylar yaşanıyor. Fransa Cumhurbaşkanı Macron ‘NATO’nun beyin ölümü gerçekleşti’ dediğinden bir süre sonra Rusya, Ukrayna savaşı başladı. ABD savaşı körüklüyor, Avrupa panikliyordu. NATO akıllara geliyor, Avrupa geri adım atıyor.

Ukrayna’ya savaşın devam etmesi için silah veriliyor, Almanya 100 milyar dolarlık silah anlaşması yapıp, ordu kuruyor!

Amerika beyin ölümü gerçekleştiği söylenen NATO’yu yeniden ayağa kaldırtıyor.

Şimdi de NATO üyesi ülkelerden 1’er milyar dolar haraç alacak ve Ukrayna’ya verecek.

Aynı Amerika Suudi Arabistan'ı yıllarca İran ile tehdit etti ve 200 milyar dolarlık silah sattı.

Satılan o silahların parasını da bağış olarak İsraile gönderiyor.

Amerika’da işbaşına kim gelirse gelsin sömürü ve haraç sistemi hiç değişmiyor.

Siyahi ve Müslüman diye işbaşına geldiği söylenen Barak Obama fanatik bir Hıristiyan çıkmıştı.

Trump işbaşına geldi, bölge ülkelerini adeta haraca bağladı.

Seçimi almak için Yahudileri en çok ben severim diye İsrail Büyükelçiliğini Telaviv’den Küdüs’e taşığına dair büyük! bir imza attı.

Yine de Biden geldi.

O da PKK’ya silah yağdırmaya başladı.

İsraile destek vererek tam 39 bin Gazzeli’nin katline alenen destek oldu.

Amerika’da liderler değişiyor ama saldırganlık asla değişmiyordu.

1963 yılında ABD Başkanı Kenedy, Sovyetler Birliği ile ilgili  olumlu bir iki cümle kurdu diye aracında vuruldu.

Kenedy’i vuran kiralık katil de karakol çıkışı polis tarafından öldürüldü.

Trump yeniden seçilirsem Rusya Ukrayna savaşını bitiririm dedi, önceki gün keskin nişancının saldırısına uğradı.

Kulağından vuruldu.

Bir kişi öldü, 2 kişi ağır yaralandı.

Silahlı saldırgan öldürüldü.

Bütün bunlar Trump işbaşına gelmesin diye yapıldı.

Bu saldırı Tramp’ın oylarını artıracaktır.

Tıpkı Özal’a 1987 yılında kongrede yapılan saldırı gibi.

Özal elinden. Tramp ise kulağından yaralandı.

Saldırı sonrasında Özal’ın da oyları fırlamıştı.

Bu saldırının ardından Trump savaşa devam dedi.

Peki Demokrat Partililer Biden’i yarıştan geri çekecek mi?

Bana göre çekecek.

Başka bir adayla birlikte şanslarını deneyecekler.

Özetle kim gelirse gelsin, dünyadaki kan ve gözyaşının biteceği yok.

Çünkü kan ve gözyaşı Amerika’nın besin kaynağı.

Bununla besleniyor.

Böyle bir yazıyı kaleme almanın bir sebebi de ABD gazetelerinin ‘Lanetli Tarih’ diye manşet atmaları.

Evet Vietnam’dan, Japonya’dan, İrak’tan, Filistin’den buyana ABD’nin lanetli tarihi var.

Trump da ölümün soğuk yüzünü hissetti.

Belki Gazze’deki bebekleri, anneleri anlar.

Amerika derin devletinin oyunlarını bozar.

Amerika’nın da bir devrime ihtiyacı var.

Bir 15 Temmuz’da Türk halkın yaptığı Temizliği ABD halkı da yapmalı. Devleti ele geçirmiş, dünyanın başına bela karanlık güçleri açığa çıkarmalı.