Boks Federasyonu seçimlerine az kala, adaylardan kaynaklanan skandallar bitmiyor. Bakıyorsunuz, gün geçmiyor ki adaylar birbirini suçlamaktan, seçilirseler ne yapacakları hakkında bir proje ortaya koyamamaktadırlar.
Başkanlığa aday olanların kimileri yolsuzluktan, kimileri zimmetlerine para geçirdiklerinden ya hapse giriyorlar ya da hapse girmemek için çeşitli torpiller yaptırıyorlar.
Bu ne haldir?
Ben şahsen 50 seneye yakın federasyonlara çok yakın bir kişi olarak böyle şaibeli bir seçim arifesi görmedim.
Boks Federasyonu Başkanı olacak kişi boksun geleceği için proje üreteceğini orayı nasıl kendi menfaatleri doğrultusunda kullanacağının yollarını şimdiden ortaya koymaktadırlar.
Federasyon başkanlığı fahri bir görev olmasına rağmen enteresandır basamak olarak kullanılacaktır.
Eskiden olduğu gibi, federasyon başkanı olacak kişi şahsına bir menfaat gözetmeksizin önce boksun daha ileri nasıl gideceğini başarıların tesadüfi değil, kalıcı devamlı olunacağı, dünya devletlerinde olduğu gibi bir maça gidildiğinde ülkenin bayrağını göndere çektirileceğini, İstiklal Marşı’nı dünya devletlerine dinletecek ülke olarak varlığını göstermektedir.
Düşünün bir ülke uluslararası reklam yapabilmek için spor karşılaşmaları çok önem arz etmektedir.
Şöyle ki; uluslararası maçlara ülke olarak gidildiğinde, birincilik kürsüsüne çıkıldığında bayrak göndere çekilerek İstiklal Marşı çalındığında dünya devletlerinin dikkatini çekerek ülke reklamını en iyi şekilde yapmaktır.
Büyükler Avrupa, Dünya ve Olimpiyatlar gibi dev organizasyonlara gidildiğinde ülke olarak ekonomik giderler astronomik boyutları aşmaktadır.
Bunun için Milli Takımlar oluşturulduğunda sporcusuyla antrenörüyle yüksek düzeyde bilimsel bilgilere sahip kişileri görevlendirmek ülke için olmazsa olmazlardandır.
Federasyonlar Milli Takımlarda görev yapacak kişileri antrenör kademelerine göre seçilmeleri hem yasa gereği hem de bilgi yönünden çok önem arz etmektedir.
Antrenörlükte beş kademe vardır;
1-2-3 kademe antrenör belgesine sahip olan kişiler değil milli takıma kamplara bile çağırılması mümkün değildir ama maalesef baş antrenör olarak görev verilmektedir.
Milli takımlarda başarı çok önemlidir ama antrenör seçildiğinde Türkiye'yi manevi olarak, bilgi olarak, eğitim olarak temsil edecek bilgiye sahip kişilerden oluşmalıdır.
Bu da ülkenin imajını uluslararası arenada gösterir.
Baktığınızda şuanda görev yapanlar hiçbir eğitim ve bilimsellik kariyerine sahip değiller.
İşte federasyon başkanlığına aday olanlar bunları ön planda tutmaları boksun geleceği için önem arz eder.