Rahmetli annemin bir sözü geldi aklıma, belki de rahmet istedi kim bilir. Derdi ki; Evde huzuru olmayanın dışarda mutlu olması mümkün değildir. Yaş bir miktar kemale erince daha iyi anlıyorsunuz. Dışarıda kocaman bir kahkaha atan insanın aslında sabah evinden mutlu çıktığını, İşini büyük bir konsantrasyonla yapan insanın gece huzurlu bir uyku çektiğini.
Velhasıl kelam evdeki huzur ve mutluluk başarının ana unsuru ve kaynağı bana göre. Bana göre değil hatta anamdan öğüttür bana diyeyim, doğrusu bu.
Son şampiyon Trabzonspor’un kötü gidişatı ile ilgili derinlemesine bir araştırma yaptığımda, kulislere kulak kabarttığımda rahmetlinin yanılmadığını, Fırtına’nın düşe kalka ilerleyişinin ana nedeninin de, oyuncu grubunun bireysel düşen performanslarının da idari ve teknik problemler, kavgalar ve sığ iç çekişmeler olduğunu anladım.
Maç öncesi Abdullah hocanın sosyal medyadan yayınladığı bildiri iç barışın sağlanmasına dair bir adım olarak değerlendirilebilir.
Bir iç barış sağlandı mı bilinmez ama bildiğim bir şey var ki; Bazen birliktelik ve barış ortamı başarıyı getirir, bazen de insanlar başarının etrafında birleşir ve başarı barışı getirir.
Her iki duruma da razıyız, yeter ki sonunda başarı bizi bulsun.
Bu dilek ve temennilerle geçtim televizyonun karşısına
Hocanın ilk on birin değişmezleri Maxi Gomez'i mecburiyetten (kart cezası) Larsen, Vitor, Siopis, Trezeguet, Ömür'ü ise taktiksel olarak tercih etmediğini gördük. Yani tam bir rotasyon diyebiliriz.
Maç Fransa'daki maç ile uzaktan yakından alakasız iki taraf açısından da dengede bir oyun başlangıcına sahne oldu. Rakip Fransa'da olduğu gibi oyun hakimiyetini alamadı. Oyun iki taraf arasında gitti geldi.
İlk yarının bitmesine dakikalar kala Trabzonspor rakibini öyle bir baskı altına aldı ki gol geliyorum dedi sanki. Bakasetas, Djaniny, Gbamin derken gol Monaco defansının hatasından kendi kalelerine geldi.(1-0) Bu gol ilk yarının da skoru oldu.
İlk yarıyı golle kapatan fırtına ikinci yarıya da golle başladı. Kullanılan köşe vuruşunda Vitor Hugo geldiği günleri hatırlattı ve nefis bir kafa golüne imza attı.
Golden sonra da vites küçültmedi Kuzeyin çocukları. Bu sefer küçük dev adam Bardhi serbest vuruştan ağları havalandırdı ve skor 3-0'a geldi.
Dedim ya fırtınanın gaz kesmeye niyeti yoktu. Bu sefer daha gireli 5 dakika olmamıştı ki Trezeguet fileleri havalandırdı ve skoru 4-0'a getirdi.
Maç öncesi Abdullah hocanın yayınladığı bildiri ve sonrasında sahada oynanan oyun ve alınan skor iç barışın sağladığının işareti gibiydi.
Haydi çocuklar böyle çok iyisiniz, harikasınız…
Hoş geldin son şampiyon. Hoş geldin!