Karadeniz fırtınasını yaratan, şampiyonluktan şampiyonluğa koşturan, İstanbul hegemonyasını yerle bir eden kadronun oyuncuları, hocaları, yöneticileri bizim için efsanedir.

Onlara hiç bir zaman profesyonel gözüyle bakmadık, onların sadakatinden hiç şüphe etmedik.

Bu yıl ilk defa efsane oyuncularımızın bazılarının sadakatinden şüphe ettim.

Abdullah Avcı kulübü babasının çiftliği gibi hoyratça kullanırken SABIR telkin ederek bugünkü yıkımın başrolünde yer aldılar.

Henüz 7 nci hafta olmasına rağmen Trabzonspor’da 10 sakat oyuncu var. Bunların birçoğu kas yaralanması. Saviç, Umut Bozok, Ozan Tufan, Denswil ve maç öncesinde Nwakaeme. Üstelik Nawakwme’nin bu ikinci sakatlığı. Bu yoğunlukta kas yaralanması yaşanması için takımın kampta hiç çalışmamış olması gerekir.

Hadi diyelim Avcı takıma ihanet etti peki ya yanındaki efsaneler. Onlar bu durumu farkedemediler mi? Hergün beraber oldukları bu oyuncu grubunun sezon içinde sapır sapır döküleceğini ön göremediler mı? Belki de öngördü ama söyleyemediler.

İşte bu beni kırdı!

O zaman; Padişahın sofrasına oturan alimin sözüne itibar olmaz özlü sözünden hareketle ya efsaneler kulüpte görev almamalı yada antrenörün altında değil yanında yada  üstünde konumlandırılmalıdır.

Ben sözümü söyledim alan alır, almayan almaz şimdi geçelim maça;

Tüm bu eksikliklere rağmen maça daha etkili başlayan tarafın Trabzonspor olduğunu söylemeliyim. Trabzonspor’un gol aradığı dakikalarda Hatayspor’un ilk şutu şaşkın bakışlarımızın arasında filelerle buluştu.

Golden sonra da pozisyon üreten ama golle buluşamayan bir Trabzonspor vardı sahada. Özellikle Banza’nın vuruşunda Erce’nin kurtarışı ve Bardhi’nin şutunda savunmanın çizgiden çıkardığı toplar ilk yarının önemli anlarıydı.

İkinci yarıya golle başladı Fırtına. Ceza sahası içinde Banza fırsatçılığını konuşturdu ve skora denge geldi. Golden sonra da oyunu dımine eden, gol arayan, pozisyona giren tarafım Trabzonspor olduğunu söylemeliyim.

Şenol hocanın mecburi Umut Güneş, Ali Şahin hamleleri kadronun ne kadar sığ olduğunu anlatır tükendi.

Bunca sakatın ana nedeni olan yetersiz kampa ses çıkarmayan efsanelerimize bir çift lafımız olsun. Sevgili ağabeylerim gazoz olmayın efsane olsun.