Değerli TAKA Gazetesi okurları, Trabzonspor’un efsane futbolcusu olarak bu sezonda takımımızla ilgili, tüm gelişmeleri ve maç yorumlarımı siz kıymetli okuyucularımızla birlikte değerlendireceğim.

2024-2025 sezonunun ilk maçlarını UEFA Avrupa Ligi’nde eleme usulü ile oynayarak geçirdik.

Bu maçların 3’ünde de çok kötü bir oyun sergiledik.

Bu 3 maçtan sonra ligler başladı ve ilk lig maçımızı deplasmanda ligin zayıf ekiplerinden biri olan Sivasspor ile oynadık.

Aynı kötü oyunu burada da sergileyince konuşup, tenkit edeceğimiz kişiler tabii ki de teknik kadro oluyor.

Çünkü hocamız oyuncu istiyor, başkan da alıyor.

Bakın bu sezonda 10 yeni oyuncu aldık. Peki ey hoca, sen artık neyin arkasına sığınacaksın.

Bu kadar kötü futbol Trabzonspor’a yakışmıyor demeyelim mi hoca efendi.

Bu taraftar hırslı ve cesur futbolu sever ofansif anlayışlı oyunu ister ama sen geldiğin günden hep yana ve geriye oynamayı benimsedin.

Bundan dolayı da herkes seni eleştiriyor.

Sen ise bunu niye eleştiriyorsunuz diyorsun. Beşinci resmi maçımızda da geri geri gidiyoruz.

Artık önümüze yani ligimize bakmalıyız.

Ona göre yorum yapmalıyız mı diyorsun?

Hoca, ailenle ilgili hakaretlere kesinlikle karşıyım.

Onu yapanlara ahlaksızlar derim, biz seni sadece Trabzonspor ve kötü oynattığın için eleştiririz.

Ama ailen bizim de ailemizdir. Onlara dil uzatmayız.

Peki sevgili hocamız şimdi bu maçı izleyip size ne diyelim çok iyi oynadınız mı diyelim?

Pek çok gol pozisyonuna girdik, çok gol kaçırdık mı diyelim?

Rapid’in 7 gol pozisyonuna karşın biz hiçbir varlık gösteremedik ve iki gol pozisyonumuz var o kadar. Orta sahayı çok fazla geçemeden oynadığımız sıradan bir futbol yine de sakın ha kimse hocamıza karşı algı operasyonu yapmasın.

Alınan 10 oyuncu yetmez, en az 3-4 tane daha yeni transfer yapmalıyız ki bizim hocamız rahatlasın. Ayıptır, günahtır! Yeter artık bu kulübün daha fazla batmasına sebep olma.

Her takım yenilir, elenir fakat kimlikle ve karakterle futbol oynarsa biz de bir şey diyemeyiz ama bu oyunla sana sadece elveda derim hoca başka da sana ne diyelim.

Trabzonspor’un ligde en zor dönemi bana göre ilk beş maçıdır.

İlk maçta Sivas’ta iki puan kayıp ikinci hafta BAY geçiyoruz. Aradaki puan farkı 5 oluyor.

Üç hafta sonra Beşiktaş ile çok önemli bir derbi maça çıkacağız.

Eğer bu maçta kötü bir sonuç alırsak İstanbul takımlarıyla aradaki puan farkı bir anda 8’e çıkar ki arayı açan bu takımlar geçen sezon ki gibi at başı olur ve bize de nal toplama kalır.

Bir de böyle bir gelişimde seyircimizi de kaybettik mi sorunlar ondan sonra devam eder gider.

Bu nedenle bu ilk beş haftadaki maçlarımıza çok ciddi olarak çıkmalıyız diyorum.

Eğer Abdullah Avcı ile devam edeceksek hocayı ciddice uyarmamız lazım.

Bakın Trabzonspor’un, Abdullah Avcı’nın geldiği günden beri yani 2,5 sezondur 5 maçtan fazla arzulu ve istekli futbol oynadığına tanık olamadık.

Peki böyle bir oyun anlayışı ile başarılı olunur mu?

Bence hayır. Ancak korkak futbol yerine, hırslı, arzulu ve ofansif futbol oynatmaya başlarsa belki o zaman başarılı olur.

Aksi takdirde bıraksın gitsin derim.

Çünkü elimizdeki iyi oyuncu profili ile bu takımın çok daha iyi oyun oynaması kaçınılmazdır.

Yeter ki hoca faktörü devreye girsin ama Abdullah Avcı kendi oyun planını değiştirip Trabzonspor’un gerçek oyun mantalitesini uygulamasına geçmediği an yol ayrımı kaçınılmaz olur.

Artık taraftarlarımız da bizim gibi düşünüyor.

Uyarmak bizden uygulamak başkanımız ve yönetim kurulumuzda diyorum.