Son yapılan bir ankete baktım. Farklı bir çalışma idi. 2150 vatandaşa sorulmuş, CHP denince aklınıza kim geliyor?
Cevaplar: Yüzde 64: Ekrem İmamoğlu
Yüzde 51: Özgür Özel
Yüzde 46: Kemal Kılıçdaroğlu
Arkalarından Mansur Yavaş dördüncü sırada.
Son sırada yüzde 7 ile birlikte Mustafa Sarıgül.
Bu anketten sonra yapılan yorumlarda bir an önce İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığının açıklanması isteniyor.
Dün Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi’nin tespitleri vardı.
CHP’deki yarışta İstanbul ve Ankara mücadelesinden söz ederken, Kemal Kılıçdaroğlu’nun topladığı olağanüstü kurultay imzaları ile ilgili, birçok milletvekilinin verdiği imzayı geri çekmeye başladığını ve Kılıçdaroğlu’nun kurultayı toplama şansının da kalmadığını yazdı.
Özgür Özel ile birlikte Ekrem İmamoğlu ayrışmadıktan sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun koltuğa dönme şansı yok.
Ayrıca, CHP Genel Başkanlığına aday olmuş, Şişli’yi yönetmiş ve taban gücü olan Mustafa Sarıgül’de kendisini milletvekili yapan Kılıçdaroğlu’nu seslendiriyordu ki, öyle bir kasetini çıkardılar ki, sessizliğe büründü.
Özgür Özel’in, Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını açıklanmasının tek engeli Mansur Yavaş. Açıklamanın ardından Yavaş cephesinden gelecek kopmaların koltuğu için nelere yol açacağını kestiremiyor.
CHP denince Mansur Yavaş 4.sırada. CHP’nin adayı olması halinde sol seçmenden kolay kolay oy alamayacağı tabanda konuşuluyor.
Özgür Özel bu anketlerle birlikte Ekrem İmamoğlu’na adaylığı bırakır mı?
Bırakır.
Çünkü yüzde bir bile fazla oy alacak kimse o aday olacak demişti.
Siyaseten CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı bugünden itibaren Ekrem İmamoğlu.
İşin yargı tarafı kaldı.
Bir taraftan YSK üyelerine yönelik aldığı ceza demoklesin kılıcı gibi orada duruyor. Bir taraftan da İstanbul Başsavcısına yönelik hakaret iddiaları ile açılan resen soruşturma var.
Bunun nereye gideceği de belli değil.
Esenler ve Beşiktaş belediyelerindeki Operasyonlar da İmamoğlu’nu biraz sarstı.
Şu da var, üzerine, üzerine gidilmesi İmamoğlu’ndan kopan oyları tekrar geri getirebileceği gibi yasal bir engele takılsa dahi gelecekte çok daha büyük oylarla seçimlerden galip çıkacağı gerçeğini de görmek gerek.
GİDEN HER CAN
ACI BİR HİKAYE
Bolu Kartalkaya denince aklıma Tansu Çiller gelir. Zira her kış ailece oraya mutlaka çıkardı. Çankırı Ilgaz dendiğinde ise Adalet eski Bakanımız Hikmet Sami Türk’ü hatırlarım.
Bakan ve eşi Fatoş hanımın her yaz mutlaka Ilgaz dağlarındaki evlerinde konaklar, oksijen depolarlardı.
Şimdi Kartalkaya denince akla yangın faciası geliyor. İhmal falan demeyeceğim. Çünkü insanlar ölmeden bizde önlem almak yok! Bunu 1999 depreminde gördük.
ANASOL-M iktidarının bu ülkeye yaptığı çok önemli iki yasa var.
Biri memurlukta KPSS, diğeri ise depremden sonra getirilen Yapı Denetim yasası.
76 vatandaşımızı kaybettiğimiz Kartalkaya yangınında, ne odaların alarm sistemi çalışmış ne yangın tertibatı devreye alınabilmiş ne de insanların çıkacağı yangın merdivenleri konulmuş. Konulanlar bile göstermelik. Yanı rapora onay alabilmek için.
Kabahat bizde, hepimizde Trabzon’da da yıllarca iş merkezilerine yangın ruhsatı almak için siyasetçileri devreye sokanlar olmadı mı? Torpil girişimini olumlu sonuçlandırmak, zaman içinde gidecek bir candan daha değerli görülüyor!