14 Mayıs’ta Cumhuriyet tarihinin belki de dünyanın en zorlu seçimlerinden birisi olacak. Çekişmeli olacak ve her türlü taktik kullanılacak.

Çarşamba günü Türk siyasi yaşamının en önemli günü idi. Bir tarafta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Büyük Birlik Partisine gitti, Kemal Kılıçdaroğlu ise Memleket Partisi’nde idi.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici tavrını net ortaya koydu. Tüm ülkücülere seslendi:

‘Bu dava kutsal bir davadır’ dedi.

Memleket Partisi’ndeki buluşmada ise  gülen isim Kılıçdaroğlu, dokunduran isim ise İnce oldu.

Her ne kadar katılımla ilgili olarak Muharem İnce, ‘Transfer teklifi almadığını söylese de’ görüşmelerin devam edeceğini anlamak mümkün idi.

Akşam ise ardı ardına yorumcular çıktı ekrana.

Ve önemli tespitler yaptılar.

İnce’nin anketlerde yüzde 5’i aşabileceğini söylediler ve ilk turda kendi amblemi ile seçime gireceğini iddia ettiler.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Cumhur ittifakı da çalışmalarına devam ediyor.

Önemli mesafe aldılar

Yeniden Refah’ın gelişi Millet İttifakı ile aradaki farkı indirdi.

Tayyip Erdoğan bir deprem bölgesinde bir Ankara ve İstanbul’da

Bir televizyonda.

Ahaber’de de etkili bir program yaptı.

Gazeteciler sordu, Erdoğan cevapladı.

‘Bakanların tamamen değiştirileceğini söylemesi’ ilginçti.

Bana göre Bakanları her ilden liste başı yapacak.

Sonrasında Meclis dağılımına bakacak ve  3 veya 4 isme gelin diyebilecek.

Ama yok mecliste Cumhur İttifakı 301, Millet ittifakı 299.

Veya tersi olursa.  İşte böyle bir yarışta da milletvekili seçilen Bakanlardan hiçbirini almayacak.

Bana göre daha ziyade Teknokrat, Avrupa ile ABD ile özel diyalogları olan Rusya dengesini de tutabilecek  STK başkanları, akademisyenler ve  iş adamlarından liste yapabilecek.

Tam bir yıldır Tayyip Erdoğan seçime çalışma yapıyor.

Muhalefetin dile getirdiği dahil her vaadini gerçekleştirdi.

Yine de durmuyor. Büyük mesafe aldı.

Elde ettiği 4 desteği elinde tutuyor ve yeni katkılar arıyor.

Önceki akşam da Temel Karamollaoğlu başta olmak üzere karşı ittifaka sert çıktı.

Arkasından ise asgari ücretlilere yeni artışlar sağlayacağını söyledi.

Özetle Şevki Yılmaz’ın dediğini yapıyor:

‘Elindeki her imkanı ver ama iktidarı verme.’

İş şu anda o noktada.

Peki CHP, HDP tepkisini gördüğü halde neden ısrar ediyor.

Şunun için.

İYİ Parti’nin oylarının 8 bandına indiği konuşuluyor.

HDP’ye ise anketçiler yüzde 12 veriyorlar.

Yüzde dörtlük bir fark var.

Kazanmak için.

Kılıçdaroğlu bu farkın Milliyetçi-muhafazaar kesimden geleceğini görse idi HDP’ye gitmezdi.