Trabzonspor yönetimi aylardır kamuoyuna bir hikâye anlatıyor. Güya kulübün ekonomik yükü hafifletilmiş, mali disiplin sağlanmış, borçlar yapılandırılmış ve sürdürülebilir bir modele geçiş yapılmış...
Peki öyle mi gerçekten?
2024-2025 sezonunun ilk 9 ayına ait mali veriler önümüzde duruyor. Ne süslü söylemler, ne umut tacirliği, ne de PR kampanyaları bu verilerin üzerini örtebilir. Çünkü rakamlar yalan söylemez.
Ve o rakamlar, tek bir gerçeği haykırıyor:
Trabzonspor, dört büyükler arasında en çok zarar eden kulüp oldu.
■ 1.97 Milyar TL Zarar!
Evet, tam 1 milyar 970 milyon TL.
Şaka değil. Borsa verileri, kulüp bilançoları, SPK raporları açık açık yazıyor. Bu tablo, "ekonomik kurtuluş" masalının son satırıdır. Hem de büyük puntolarla yazılmış.
Ekonomi düzeltmek demek, borcu ötelerken geleceği ipotek altına almak değildir.
Ekonomi düzeltmek, günü kurtarırken geleceği çürütmek hiç değildir.
Ama Trabzonspor’un son dönem harcamalarına baktığınızda planlama, akıl ve sürdürülebilirlikten uzak bir tabloyla karşılaşıyorsunuz.
Kulüp, gelirlerinin çok üzerinde harcama yapmış. Sportif başarı deseniz, o da yok. Avrupa kupaları riske atılmış, transfer limitleri delinmiş, borç katlanmış. Geriye yalnızca göz boyayan açıklamalar kalmış.
■ Sis Perdesi Dağılıyor
Geçmişte "kulübü bankalara teslim ettiler" diye eleştirilen yönetimler bile bu kadar büyük zarar bırakmamıştı.
Bugünkü yönetim ise hâlâ "ekonomiyi biz düzeltiriz" diyebiliyor. Gerçekler göz önündeyken bu söylem, artık bir ilüzyona dönüşmüş durumda.
Sis perdesi artık aralanıyor.
UEFA’nın mali denetimi kapıda. SPK ise notunu çoktan verdi. Trabzonspor’un finansal sürdürülebilirlikten ne kadar uzaklaştığı ortada.
Kâr açıklamak bir yana, kulübün kaynak üretme kabiliyeti her geçen gün daha da düşüyor. Bunun adı başarı değil, kontrolsüz küçülmedir.
■ Gerçeklerle Yüzleşme Zamanı
Camia artık şunu açıkça görmeli:
Süslü cümleler, sponsor logolu imaj kampanyaları, sosyal medya alkışları kulübün içinde bulunduğu ekonomik gerçekliği gizleyemez.
"Ekonomi düzeliyor" masalı sona erdi. Şimdi geriye kalan, koca bir enkaz.
Trabzonspor, bu anlayışla ne ekonomik ne de sportif olarak ayağa kalkabilir.
Peki ya sonrası?
İşte o sorunun yanıtı hâlâ karanlıkta…