P*** nın bitirilmesine yönelik daha önce adımlar atılmıştı. Her defasında da bir engel çıktı. Şehit ailelerimiz ve Gazilerimize ağır gelse de Türkiye tehlikeli bir virajı dönmek üzere.

Her ne kadar, DEM Parti ile PKK’nın bir bölümü ‘bu silah bırakma çağrısı YPG’yi kapsamıyor’ gibi açıklamalar yapmaya başlasa da süreç hızlanarak devam edecek.

Zaman, zaman yaptığım yorumlarda Türkiye’de siyasetin son 5 yıldır çok gergin geçtiğini ifade etmiştim.

Bu sertlik sadece liderlerden ve parti sözcülerinden kaynaklanmıyor.

Ortadan ikiye bölünen bir de Basın var.

Cumhur ittifakını destekleyen Merkez Medya daha geniş imkanlara sahip olsa da. CHP ve İmamoğlu cephesinden Türkiye’yi yorumlayan gazeteciler ciddi bir grup oluşturdular.

O Grup Mansur Yavaş (Sözcü)) ve İmamoğlu (Halk TV-Nefes) olarak da zaman zaman ayrışıyorlar. Gazetecilerin bazıları da Merkez Medyadan ayrılmak zorunda kalan isimlerden oluşuyor.

Bu gazetecilerden Yavaş’a yakın olanlar sürece doğrudan karşı, Ekrem İmamoğlu grubu ise bekle gör politikası uyguluyor.

DEM Parti Milletvekilleri, Devlet Bahçeli’nin mecliste yanlarına gelmesi ve İmralı çağrısı yaptıktan sonra günlerce düşünmüşler.

Acaba neden böyle yaptı?

Zaman içinde Bahçeli’nin samimi olduğu anlaşılınca art arda telefonla geçmiş olsun dileklerini iletmişler.

Suriye’de rejimin akşamdan sabaha çökmesi, Terör örgütü PKK’nın ‘tamam biz silah bırakmaya varız’ demesinde Ortadoğu coğrafyasının yeniden şekillenmesinin rolü mutlaka var.

Devlet Bahçeli’nin dışında hangi lider böyle bir talepte bulunursa bulunsun linç edilir, partisi bile ortadan bölünürdü.

Bahçeli, sadece burada risk almadı.

Sayın Bahçeli, her krizden çıkış için bir yol aradı. 28 Şubat sürecinde askerle karşı karşıya gelmemek için risk aldı, 2002’de baraj altında kaldı.

2007 seçimleri sonrasında mecliste Cumhurbaşkanlığı krizinde, 15 Temmuz 2016 FETÖ darbesine karşı milletin yanında durdu.

2015’te HDP ile birlikte hükümet kursa idi, Terör siyasetleşecek ve bir daha PKK’nın silah bırakması da mümkün olmayacaktı.

2015’ten sonra PKK ile mücadeleyi biliyoruz.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun arkasında dimdik duran isimlerden birisi de MHP Genel Başkanı  Devlet Bahçeli idi.

PKK terör örgütü mağaralardan çıkamaz oldu.

Soylu, ‘teröristlerin ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz’ dedi ve iç işleri bakanlığından ayrılmadan sayılarının 100’ün altına düştüğünü ifade etti.

Öneki akşam DEM Parti milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in açıklaması var.

Bahçeli ile telefonda konuştuğunu, Bahçeli’nin kendisine, ‘Terörsüz Türkiye’yi göreyim Allah da emanetini alsın’ demiş.

Önder’de, ‘Efendim biz seninle daha halay çekeceğiz’ karşılığını vermiş..

Bahçeli için bizde Allah’tan sağlık dileyelim.

Türkiye’de siyasi çekişme var.

Ama siyasi istikrar da var.

Bu istikrarın tuğlası şu süreçte Bahçeli’dir.

O tuğla düşerse, kaos çıkar..