İzmir'de "Futbol Zirvesi" adı altında düzenlenen ve Türk futbolunun üç büyük ismi Şenol Güneş, Fatih Terim ve Mustafa Denizli'yi bir araya getiren toplantı, bizce beklentilerin çok altında kaldı.

Üç teknik adam eski günlerden, anılardan konuştular, bol bol güldüler. Fotoğraflarına bakarken içimiz burkuldu. Bu üç ismin aynı karede olması bile, aslında futbolseverleri heyecanlandırmaya yetiyor da artıyor bile. Ama ne yazık ki, adına "zirve" dedikleri toplantı, zirveye yakışır bir içeriğe sahip değildi.

Türk futbolu kan ağlarken, alt liglerde takımlar inim inim inlerken, hakem hataları ayyuka çıkmışken, altyapı çökmüşken, sadece eski günleri yad etmekle olmaz ki! Oysa bu üç isim pek ala Türk futbolunun kaderini değiştirebilecek güçteler.

Peki ne yapıyorlar?

Geçmişin şölenine dalıp, bugünün sorunlarından kaçıyorlar. Oysa bu isimlerden beklentimiz, "nasıl düzeltiriz?" sorusuna cevap aramak, kafa yormak, çözüm üretmekti. Ama nafile... Anlaşılan o ki, Türk futbolunun sorunları onları ilgilendirmiyor. Kendi küçük dünyalarında mutlu mesut yaşamayı tercih ediyorlar.

Hani derler ya, "Büyüklerimizden örnek alalım" diye... Bu örnekten sonra ne diyelim? Gençler, siz siz olun, geçmişe takılıp kalmayın. Bugünün sorunlarıyla yüzleşin, çözüm üretin, yarınları inşa edin. Yoksa, "keşke"lerle dolu bir hayat sizi bekliyor olacak.

Nerede Hata Yapıyorlar?

Türk futbolunun içinde bulunduğu durum, elbette sadece bu üç ismin sorumluluğunda değil. Göreve gelen federasyonların basiretsizliği, kulüplerin borç batağında olması, altyapıya yeterince önem verilmemesi, yabancı oyuncu sınırlaması gibi birçok faktör, bu tabloyu ortaya çıkardı. Sadece, Şenol Güneş, Fatih Terim ve Mustafa Denizli gibi isimlerin de bu sorunlara seyirci kalması, hatta görmezden gelmesi kabul edilemez.

Bu üç isim, Türk futbolunun en tepesinde yer almış, büyük başarılara imza atmış, milyonların sevgisini kazanmış kişiler. Onların tecrübeleri, bilgileri, vizyonları, Türk futbolunu yeniden ayağa kaldırmak için çok değerli. Ancak, onlar bu sorumluluğu almak yerine, geçmişin anılarıyla avunmayı tercih ediyorlar.

"Zirve"den Çıkan Sonuç: Yok!

Başta da söyledik İzmir'deki "zirve"den beklentimiz, Türk futbolunun sorunlarına çözüm arayışlarıydı fakat bu beklentimiz boşa çıktı. Üç büyük isim, sadece eski günleri yad ederek, Türk futboluna hiçbir katkı sağlamadılar. Bu durum, aslında Türk futbolunun genel bir fotoğrafını yansıtıyor. Sorunları görmezden gelmek, çözüm üretmek yerine günü kurtarmaya çalışmak, futbolumuzun kronikleşmiş hastalığı haline geldi.

"Büyüklerimizden örnek alalım" derlerdi eskiler. Bu örnekten sonra gençlere ne anlatacağız? "Geçmişe takılıp kalmayın, geleceğe bakın" mı diyeceğiz? Yoksa "Siz de böyle lafta kalırsınız" mı?

Bu üç ismin, Türk futbolunun geleceği için daha fazla sorumluluk alması gerekiyor. Gençlere örnek olmalı, sorunlara çözüm üretmek için çaba sarf etmeli, tecrübelerini ve bilgilerini paylaşmalılar.

Onlar kendi dünyalarında mutlu mesut yaşarken, futbolumuzun geleceği belirsizliğe sürükleniyor. Umarız bu "zirve", yapılanlarıyla değil, yapılanmayanlarıyla Türk futbolunun uyanışına vesile olur da, "efsanelerimiz" sadece geçmişle değil, gelecekle de ilgilenirler.