Yüksek enflasyon sebebiyle ve yakıta yapılan yüksek zamlar sebebiyle altın dolar euro fiyatlarında ki yüksek fiyat artışlarından dolayı ülke geneli her malda en az yüzde beşyüz artış yapılmış durumdadır.
Bu artışların durdurulması ve yapılan zamların geri alınabilmesi için mutlaka üretime dayalı ekonomiye geçilmesi zaruridir. Fakat üzülerek yazmak isterim ki bunca zamlar olduğu halde hale tüketim ekonomisinden övünülmesi beni derinden üzmektedir. Bizleri yönetenler yol yapılıyor daha ne istiyorsunuz gibi argümanlarla duruma sahip çıkılması sanki ekonomiden anlamadığımızı hissettirmektedir. Bir daha yazıyorum öyle faizleri düşürdünüz haydin bakalım dolar euro düşsün beklentisi biraz sıkıntılı gibi duruyor. Baksanıza merkez Bankası faizleri yedi sekiz puan artırdığı halde hala dolar euro artma eğilimi göstermekte. Demek neymiş öyle ben yaptım bitti demek doğru bir sahiplenme değildir.
Yiyecekten giyime arabadan eve her türlü mal da en az yüzde beşyüz bir artış yapılmış durumda. örnek verecek olursak ucuz mallardan verelim üç lira olan bir salça bugün otuz kırk lira civarında bugün yüz bin lira olan bir araba yedi yüz bin lira civarında iki yüz bin lira olan bir ev bugün bir milyon lira paralara kiralara giremiyorum bin lira olan bir daire bugün itibariyle yedi sekiz bin lira kira civarında, mobilya beyaz eşya ise onda da aynen yüzde beş yüz civarında bir artış var. Bin lira olan bir mobilya bugün itibariyle on bin lira civarında satış görmekte.
Yine yazacağım bir daha yazacağım üretim ekonomisine geçmedikten sonra bunların düzelmesine imkan yoktur. Şimdi bana bazı kardeşlerim düzelecek dediklerini duyar gibiyim. Yine söylüyorum üretim ekonomisine geçmemiz lazımdır. Bunun içinde fabrika yapmamız lazımdır. Bakınız uyduda DİMEKS diye bir kanal var. Bu kanala çoğunlukla bakıyorumda gelişmiş ülkeler ekonomilerini sağlamlaştırmak için uçan kaçanın fabrikasını yapmışlar. Bundan dolayı da oralarda bu sıkıntılar hafif atlatılıyor. Adamların paraları kuvvetli . Bakınız öyle dolar euro değil bir Bulgar parası lara bile on türk lirası seviyesinde. Bulgaristan'dan bahsediyorum adamların hiçbir şeyleri yok. Ama yinede paraları bizim paramızın karşısında ne kadar değerli. Bizlerin parası çok zayıf. Paramızın kuvvetlenebilmesi ve artması için üretim ekonomisine geçmemiz elzemdir.
Bizler zam istemiyoruz. Yapılan zamlar geri alınsın. Ay sonunu zor getiriyoruz. Her şey ateş pahası. Nasipse inşallah emekli ve memur zam artışları yarın üç Temmuz itibariyle açıklanacak. Reis en düşük memur maaşı yirmi iki bin lira olacak dedi. İnşallah bu zamlarla memur emeklileri asgari ücretlileri ve işçilerimiz biraz rahat nefes alacaktır.Keşke bu zamlar olmasa da bu maaş zamları bu oranlarda olmasa. Ama yapılacak bir şey yok. Ay sonunu zor getiriyoruz.
Çocuk okutuyoruz çocuk evlendiriyoruz derken acaip borçlandığımızı açık olarak yazmak isterim.Bundan dolayı maaşlara yapılacak zamlar yüksek olmalı. Aksi durumlarda ay sonunu getirenler bu ülkede parmakla gösterilecektir.
Fabrika kurarak Üretim ekonomisine geçmemiz ekonomimizin ve paramızın kuvvetlenmesi için kaçınılmaz bir zorunluluktur...
