Güneş’e verilmeyen destek ,Tekke’den esirgenmesin bir imza töreni de Papara Park’ta seyircili yapılsın

İstanbul’un 3 büyük takımının yarışta olmadığı ,Trabzonspor’un ise tarihinin en iyi kadrolarının birine sahip olduğu bir ortamda, buna rağmen en başta da  kaptan kaleci  Uğurcan’ın  muhteşem performansı olmasa  4. ancak olacak bir takımın şampiyonluğunda dönemin teknik direktörü Abdullah Avcı’nın katkısını yadsımak elbette ne haddimizdir ne de hakkımızdır.

Ve de Trabzonspor’u uzun yıllar sonra şampiyon yapan bir teknik  adam olarak kulübün tarihinde   yerini almıştır.

Ancak sonrasında yaptırdığı 40 civarında büyük çoğunluğu  yetersiz, yeteneksiz  dolayısıyla gereksiz transferlerle kulübün zaten batmış ekonomisini iyice dibe  vurdurmasına..

Türkiye Kupası finalinde teknik direktörü bile olmayan Beşiktaş’a kaybedilmesine..

Avrupa’nın 4 kulvarından elenilmesine..

İsviçre’nin senin bir oyuncunun maliyetini bile  bulmayan bütçeli bir köy takımına yenilip teknik direktörüne ‘Kulüp tarihimizin en büyük başarısı’ dedirtmesine ..

Ve de Trabzon’un ve Trabzonspor’un genlerine hiç uymayan yana ve geri ağırlıklı bir oyun şekliyle insanları futboldan soğutmasına rağmen kendisine  gösterilen sabır ve hoşgörü daha önce görev yapan ‘Efsanem’ dediği  kendi evlatlatlardan esirgendiği gibi Trabzonspor denince akla gelin neredeyse ilk isim olan  Güneş’ e  maalesef gösterilmemiştir.

Hem de en iyisi ara dönemde alınan  kimsenin umursamadığı Mustafa Eskihelleç ile Batagov’un olduğu bir kadroyla mücadele etmek zorunda kalıp, Sanki kendi mevcudiyetini Trabzonspor’un başarısızlığına bağlayan bir TFF başkanının sözleri yüzünden bu süreçte hakemler Trabzonspor’un en az 10 puanını yediği halde..

 ***

  Bunun yanında ben  maçlardan sonra isim vererek hatalarını söylediği yabancı futbolculardan bazılarının da   Şenol Hoca’ya pek sıcak bakmadıkları yönünde bir düşünceye sahibim.

Neredeyse 50 yıldır uğraşmama rağmen hala doğru dürüst Fransızca konuşamazken  bir TV programında ‘Cham Trabzonspor’un oyuncusu değil’ diyen Tolunay Kafkas’a bu oyuncunun Rizespor’a attığı frikik golünden sonra mesaj göndermesi de  irdelenmesi gereken ayrı bir konudur.

Bunu ,kim ya da kimler ne  amaçla Cham’a yetiştirmiştir?

Ve bu antenler! kulübün içinde midir?

Ve de  iki maç iyi  oynayıp bir maç dökülen takımın performansının bu gibi şeylerle  ilgisi  var mıdır?

Kalrdı ki  4 milyon Euro bornservis bedeliyle  alınıp kendisine de  1 yıllık opsiyonu hariç  4 yıllık  sözleşme karşılığı 5. 2 milyon Euro garanti para önecek olan Cham bu haliyle değil Trabzonspor’un 1.Ligin bile oyuncusu değildir.

  ***

Sonuçta  ülke futbolumuzun gerçeğinde bu var..

Teknik adamlar gelir, görev yapar, ayrılır..

Şimdi Güneş, görevi bir başka Trabzonspor efsanesi olan Fatih Tekke’ye bırakmıştır.

Ancak gerek yönetim gerekse de taraftar  sanki geldiğinde Trabzonspor 5 puan farkla liderdi de    geride bırakmış gibi  Güneş’e çok gördüğü desteği  Fatih Tekke’den esirgememelidir.

Aksi takdirde  yetersiz, yeteneksiz ve uyumsuz bu kadroya hoca dayanmaz.

Kalan bütün maçları kaybetse bile  bir transfer dönemi ve  bir  hazırlık kampı geçirmeden Fatih Tekke için yargıda bulunmayacaksınız.

Ve de Trabzonspor yönetimine şöyle bir önerim olacaktır:

Fatih Tekke  ile bir imza töreni de Papara Park’ta  seyircili olarak yapılsın..

Bu hareketle de özellikle yabancı oyunculara teknik direktörlerinin kim olduğunu gösterin..

Gösterin ki  kiminle dans ettiklerini baştan öğrensinler..

Kaldı ki ; Herkes önce haddini bilecek.

Sonra da aldığı paranın, giydiği formanın  hakkını verecek..

Yok öyle yağma.

Burası Trabzon...

**

Bu arada Şenol hocamıza verdiği hizmetler için teşekkür ediyor, Fatih kardeşimize de  başarılar diliyorum.

Haydi hayırlısı..