Doğrusunu söylersek TV’de maç özetlerini izliyor, puan cetvelindeki yerini biliyorduk ama ben  Eyüpspor’un bu kadar iyi bir takım olduğunu tahmin etmiyordum. Golcüleri Ahmet’i GS’ye vermelerine ve sahaya 6 eksikle çıkmalarına rağmen özellikle ilk yarıdaki futbolun bütün gereklerini yerine getiren oyunlarına da hayran kaldım.

Başta teknik direktörleri Arda Turan  olmak üzere  bütün oyuncularını kutluyorum.

Ama en büyük kutlamayı da kaptan kalecimiz Uğurcan Çakır’a yapıyorum.

Çünkü Uğurcan’ın muhteşem performansı olmasaydı Trabzonspor ilk yarı sonunda soyunma odasına 2-3 farklı yenilgiyle giderdi.

Bu yüzden kaptan için boşuna demiyoruz; Sen Allah’ın bir lütfusun’ diye..

Tabi bunları derken Trabzonspor’a da haksızlık etmeyelim.

İkinci yarıda dengeyi kurup gol pozisyonları yakaladı.

Daha da önemlisi kora kor mücadele etti.

Üstelik’te Mendy gibi diri ve rakip atakları başlamadan önlemede hünerli bir oyuncusundan yoksun olmasına karşın.

Ve sonuçta  Bordo- Mavililer  berabere  bitse de fazla üzülmeyeceğimiz  zor bir müsabakadan 3 puanla ayrılarak son dört maçta 3 üncü galibiyetini elde etti.

Ancak bu galibiyetin getirisi 3 puanın çok üzerindedir.

Çünkü  artık korku duvarı yıkılmıştır.

Zira  bu sonuçların oyunculara getireceği güven dışında  teknik direktör Şenol Güneş’in de işini kolaylaştırıp kafasındaki Trabzonspor’u ortaya çıkarmak için zamanı kısaltacaktır.

Kaldı ki  hepsinin de kaliteli olduğu aşikar  yenilerin artacak katkısı ve taraftarın da artık nazlanmadan Papara Park’a koşmasıyla Trabzonspor kalan haftalarda  seri  galibiyetlere imza atarken kupada da hedefe doğru  ilerleyip ayrıca  Avrupa yolunu da  mutlaka açacaktır.

ESKİHELLAÇ’A YER AÇ!

Gönül verdiği memleketinin takımı Trabzonspor’dan teklif alınca  para , pul hesabı yapmadan, karla kaplı yollarla boğuşarak geldiği Trabzon’da  doğru dürüst antrenman dahi yapmadan çıktığı ilk maçta, hem de Eyüp gibi Bordo-Mavili formayı giydirip sahaya sürsen kesin şampiyonluğa oynayacak kalitede futbolcuları ve futbolu olan bir takım karşısında sergilediği futbolla çoğu kişi gibi ben  de  yolda görsem tanıyamayacağım  bu Mustafa Eskihellaç’ı çok beğendim.

Hrslı, mücadeleci, çabuk, süratli ve tekniği yeterli ,oyun görüşü iyi, dripling becerisi olan, hepsinden önemlisi Trabzonspor formasının kıymetini bilen bu Mustafa ile Trabzonspor ayrıca  iyi de bir joker kazanmıştır.

Seyretmiş,oynamış, oynatmış, yönetmiş, yazmış ,konuşmuş  yarım asrı aşan futbol tecrübemle diyorum ki ; Bu Mustafa, sağbek, solbek, orta saha sağ ve sol, ayrıca her iki açıkta da  başarıyla forma giyecek özellikte bir oyuncudur.

Allah sakatlıklardan korusun,nazarlardan saklasın.

Ve bu Mustafa  neredeyse 10 senedir Trabzonspor’da olduğu halde  doğru  dürüst 10 maç oynayamayanlara da  ibret olsun..

Tebrikler evlat,

aynen devam et..

HEPSİ DE YANCI!

Henüz maçın başında  Banza’nın kontrolsüz hareketine 2 dakika sonra  oyunu durdurup penaltı verdiren Macar VAR’cının, aynı oyuncuya yapılan daha barizinde ise sesi soluğu çıkmadı.

Demek bir tarafta Trabzonspor olunca hiç farketmiyor ..

Ha yerli ,ha yabancı..

İkisi de yancı !

BU FIRSAT KAÇMAZ !..

Trabzonspor U19 Takımı UEFA Gençlik Ligi son 32 turunda bu akşam Papara Park’ta İtalyanların ünlü takımı Juventus’un gençleriyle  karşı karşıya gelecek.

Ve Bordo-Mavililer bu maçı kazandıklarında adını son 16 ya yazdıracak.

Ancak bu yazma işi sadece son 16 ile kalmayacak.

Çünkü, genç yetenekler bulmak için Dünya’yı tarayan İtalyan kulübünün scoudları Trabzonspor’dan gözüne kestirdikleri isimleri de kayıt  altına alacak.

Bu fırsat kaçmaz gençler.

Hem gelsin tur.

Hem de Avrupa için hayal kur..

Haydi rastgele..

‘Ben futbolu sevmiyorum’

Futbol oynamayı hedef seçse abisi ve kardeşi gibi  yıldız olacakken ‘Ben futbolu sevmiyorum’ deyip Ömer Uzun Hocamızın ‘Gel sana lisans çıkaralım’ teklifini reddedip kendisine başka bir yol çizen ve bu yolda tanıyan herkesin sevgisini, saygısını  kazanan aydın, dürüst, espirili bir kardeşimizi, arkadaşımızı zamansız kaybetmenin hüznüyle bir kez daha kendisine rahmet , yakınlarına ve sevenlerine sabırlar diliyor, acılarını yürekten paylaşıyorum.

GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ..

Bu fotoğrafta  Trabzon  Karma  Ortaokulu’nun 60 lı yıllardaki  müdür ve öğretmenleri var.

Ben  orta sıra bize göre sol baştaki  Türkçeci Hüseyin Serdar Bey  ile  oturanlardan sağdan ikinci  Fransızcacı Necmiye Altay hanımefendinin öğrencisi olma onurunu taşıyorum.

Sesli ile bitip sesli ile başlayan iki kelimenin arasına  iyelik harfleri  dediği Y,Ş,S,N ‘den uygun olanı koymayı Hüseyin Hocamdan  öğrendim.

Bunun için örneğin ‘Nedeni ile ‘ diye bir yazı gördüğümde ‘Hüseyin Beyin öğrencisi olsaydın bunu ‘Nedeniyle’  yazardın demekten kendimi alamıyorum.

Rahmeti bol mekanı cennet olsun.