Sevgili okurlar birkaç hafta önce yenilgisiz serimizin bir gün biteceğinden bahsederken üç puanlı sistemde almamız gereken önlemlerden biraz bahsetmiştim. 
Nihayet o gün geldi çattı. 
Bir yerden bakarsan Hocamızın dediği gibi kaybettiğimiz sadece üç puandır. 
Matematik müspet bilim olduğuna göre en doğru tespit de budur. 
Ancak daha devre yarısı olmadan ligin bitimine kadar oynanacak maç sayısına bakarsak üç puanlı sistemde kaybedilecek iki üç maçın nelere mal olacağını anlamak için kehanete gerek yoktur.
Kaldı ki tarihimizde bu tür örneklerimiz çok vardır. 
Özellikle yaşı kırkın üstünde olanlar Kinkladze örneğini iyi bilir. 
Transferi mümkün olmasına rağmen sudan nedenlerden ötürü alınamamış olması bize şampiyonluğu kaybettirirken gittiği İngiltere de yılın yabancı futbolcusu seçilmişti. 
Tekrar kendimize dönersek Antalya gibi bir takım karşısında hiç varlık gösteremeyen takımın var olan eksikleri yanında diğer eksikleri de adeta biz de buradayız der gibi idi. 
Devre arasına kısa bir zaman kala transfer komitesi ve teknik kadro yönetimle baş başa vererek daha önce başardıklarını tekrar başararak eksik yerleri formaya layık kalitede futbolcular ile takviye edip işe başlanmalıdır.
Haddim olmasa da bu takıma sol bekten önce iyi bir santrfora ihtiyacı olduğunu düşünenlerdenim. Hani neredeyse Sörloth’u kirala şampiyon ol diyeceğim. 
Zira Cornelius ile her maça bir eksik çıkıyoruz.
Sonuç olarak yazının içeriğine bakılınca hep transfer etmekten bahsediyorsun diyebilirsiniz. Unutmayın şu anda şampiyonluk adına yapılacak transferler kendi paralarını çıkardıkları gibi kulüp kasasına para da bırakır. 
Burada önemli olan ihtiyaç olan mevkilere Bakasetas ya da Hamşik gibi kaliteli futbolcuları transfer edebilmektir. 
Bu konu ile ilgili görevliler önce başardı umarım tekrar başarırlar. 
Bize gelince önümüzdeki maçta yeniden diriliş için stat baştan aşağı dolmalıdır. 
İyi haftalar.