Trabzonspor'un Fenerbahçe karşısında aldığı 4-1'lik ağır mağlubiyetin ardından teknik direktör Fatih Tekke'nin, "Oyun olarak hiç kimse bize yenildiğimizi söyleyemez" açıklaması, kulübün tarihiyle ve taraftar beklentileriyle örtüşmeyen bir söylemdi.
Maçın skor tablosu ortadayken, "oyunun kazanıldığı" iddiası, futboldaki en temel gerçeği görmezden gelmekten başka nedir? Üstelik, Trabzonspor'un oyun düzeyinin bu yorumu haklı çıkaracak seviyede olduğu da tartışmalı...
Tekke'nin Alışkanlıkları ve Trabzonspor Gerçeği
Fatih Tekke, kariyerinde belki böyle bir dil kullanabilir, ancak Trabzonspor gibi bir kulüpte bu tür açıklamaların kabul görmesi mümkün değil. Bordo-mavili camia, sonuçlardan çok "kesintisiz mücadele" kültürüne inanır. 4-1'lik mağlubiyet sonrası "oyunun kazanıldığı" savunması, inandırıcılık sınavını kaybetmek anlamına gelir.
Daha da önemlisi, Tekke'nin geçmişte çalıştırdığı takımlardan getirdiği alışkanlıklarla, Trabzonspor'un bugüne kadar oynadığı futbol arasında derin bir uçurum var. Gönül verenler, teknik direktörden önce Trabzonspor'a özgü bir kimlik bekliyor. Oysa şu anki tablo, bir uyum sorununu işaret ediyor: Önce Fatih Tekke'nin kendini bu kulübün DNA'sına adapte etmesi gerekiyor, sonra da futbolcuların sisteme entegre edilmesi... Ancak bu süreç, sanıldığı kadar kolay değil.
Kadrodaki Çarpık Yapı: Stoperler, Ön Liberolar ve Kanatlar
Trabzonspor'un asıl sorunu, plansız ve dengesiz kadro inşası. Takımın yapısına baktığımızda, üç tip oyuncunun öne çıktığını görüyoruz: stoperler, ön liberolar ve kanat oyuncuları. Peki ya yaratıcı orta saha? Takımı dengeleyecek tam donanımlı "8 numara"?
Bu kadro, adeta "futbol aklı" olmadan, rastgele bir araya getirilmiş gibi. Stoper fazlalığı, kanat oyuncularının yığılması ve orta sahada yaratıcılık eksikliği, Trabzonspor'u her maç aynı handikapla sahaya çıkmaya zorluyor. Rakip takımlar, bu dengesizliği kolayca istismar ediyor.
Sonuç: Değişim mi, Devrim mi?
Trabzonspor'un bu yapıdan kurtulması için ya köklü bir kadro devrimi gerekiyor ya da mevcut oyuncularla farklı sistem oturtulmalı. Fatih Tekke'nin ilk yapması gereken, "Biz oyunda iyiydik" savunmasını bırakıp, takımın gerçek sorunlarını tespit etmek olmalı.
Mağlubiyeti kabullenemeyen değil, "Bu yenilgi neden yaşandı?" sorusuna samimi cevaplar arayan bir anlayış çözüm sürecini hızlandırabilir. Aksi takdirde, bu sarmaldan çıkış mümkün görünmüyor.
Trabzonspor’un yolu ya fiziki ve ruhsal büyük bir değişimden geçecek… Ya da daha büyük hayal kırıklıklarına yelken açılacak.