Türkiye için utanç verici ayrıca ülkemiz futbolunu da dibe vurduran mili maçlardan sonra ki lige geçişimiz, futbol camiamızın kafasında ki ‘Acaba?’ gibi soru işareti kötü performans sergileyen milli takımımızın oyunu ligimizi etkiler mi diyeydi. Bana göre hiç mi hiç etkilemez derim. 

Çünkü milli takımdaki oyuncuların yüzde 80’i yurt dışındaki oyunculardan oluşuyor. Bu nedenle de ligdeki hiçbir takımımızı etkilemez derim. Evet biz bu milli üzgünlüğümüzü bir tarafa bırakalım. Bir haftalık aradan sonraki ligimize dönelim. Trabzonspor’un bu haftadaki rakibi, her zaman kardeş kulüp diye adlandırdığımız ama hiç de öyle olmadığını gördüğümüz çok koşan çok iyi mücadele eden ligimizde de bu sezona damga vuran bunun yanında transfer yapamadan yürekten ve özverili oynayan Kayserispor’du. Trabzonspor ise bu maça eksiksiz tam kadro olarak çıktı. Her iki takımda maça arzulu ve istekli başladı. 

Bu istekli başlamanın ilk pozisyonuna 7’nci dakikada Trabzonspor, Gomez ile girdi. Ancak sahanın en iyisi kaleci Bilal bu golü önleyerek ilk kurtarışını da yapmış oldu. 18’inci dakikada bu kez kalecimiz Uğurcan, Cardoso’nun sert şutunu çok iyi çıkardı. Maç öyle güzel akıllarla oynanıyordu ki iki kalede birden kalecilerin kurtarışlarını izledik. Ne varki dakikalar 24’ü gösterirken kalecimiz Uğurcan’a yakışmayan hatalı pası maalesef kalemizde golle sonuçlandı. Gavranovic’in attığı bu golle 1-0 geriye düştük. İlk yarı boyunca Trezeguet ile çok gol pozisyonuna girdik fakat bu oyuncumuzun bütün topları çerçeveyi bulmadı diyebilirim. Kayserispor kalecisi Bilal, bana göre takımının kurtarıcısı oldu. Yoksa ilk yarıda maç bana göre bitmiş olurdu. Tabii ilk yarıda ki skor bizim için 1-0 mağlubiyetle niye bitti derseniz Gomez, Abdülkadir, Trezeguet, Hamşik bu oyuncular istenilen düzeyde oynamadıkları için de ilk yarıda bu kötü netice kaçınılmaz oldu. 

İkinci yarıya aynı 11 ile başladık. Ne var ki ilk yarıdaki oyundan daha baskılı bir şekilde oyunumuzu sürdürdük ancak ikinci yarının ilk pozisyonuna Kayserispor takımı girdi. Arkasından 52’nci dakikada direkten dönen topumuza Trezeguet, yakın mesafeden vurdu ve topu yandan dışarı attı. Trabzonspor, son yarım saate oyunu tamamen Kayserispor yarı sahasına kurdu. Bunun yanında Abdullah Avcı, akıllı bir iş yaparak golcümüz Umut’u da oyuna alıp çift santrafora döndü. 

Abdullah Avcı, bu oyun anlayışının meyvesini de yedi diyebiliriz. 76’ncı dakikada Onur’un Trezeguet’e vurduğu dirsek VAR’da incelendi ve penaltı kararı verildi. Atışı kullanan Bakasetas skora eşitliği getirdi. 83’ü dakikada bu kez Kayserispor defansının hatalı pası oyuncularımız tarafından yakalanınca bunu affetmeyen Gomez-Umut ikilisi ikinci golümüzü getirdi. Son dakikaları çok çekişmeli geçen karşılaşmayı takımımız zor da olsa kazanmasını bildi. 

Ben şahsen Kayserililere kardeş şehir, kardeş takım diye hitap ediyordum. Ama bu Kayserililer, ne bizim kardeşimiz olabilir ne de dostumuz olur. Bu maçın rövanşında Trabzon’daki maçta Kayseri takımı küme mücadelesi verirse hiç şüphesiz onların düşmesinin bizim elimizden olmasını candan isterim. Ayıptır, günahtır. Bu kin niye biz karşı yapılıyor? Bunu da anlamış değilim. Böyle dost şehir istemiyoruz. Kayseri taraftarının çirkin tavrı oyuncularımızı daha çok hırslandırdı ve maçı da bunun gibi faktörlerle kazandık diyorum.