Önceki akşam A Spor’daki programında konuşan eski futbolcu ,hakem şimdilerde yorumcu Erman Toroğlu ‘Ağzını yayarak ‘Yeteeeerrr artık’ diyenlere katılıyorum .Ama ben ağzımı yaymadan söylüyorum.

 Gerçekten bu kadar kaldığınız yeter.  Çok bile kaldınız gidin artık’ dedi.
 Toroğlu  ayrıca şu ifadeleri kullandı.‘ Kimse hikaye anlatmasın 10 yaşından  beri,  yaşım ortaya çıkacak ama 75 yaşındayım.  Yani 65 yıldan beri  bu sahalardayım  işin içindeyim  Şimdiden uyarıyorum. Bu federasyon kendilerini kayığa bindiren hakemlere ve arkalarındakilere neşteri  vurmazlarsa ki bunu kendilerine de söyledim,  bu günleri bile  ararız, Türk futbolunu çok kötü  günler, olaylar bekliyor. Olacakları söylemeye dilim varmıyor’ dedi.
 Trabzonsporlu olmadığını ancak bunların karşısında direnip hesap sorduğu için Trabzonspor’u sevdiğini de söyleyen Toroğlu,’Trabzonspor’un  bir süre önce yaptığı ‘Bu TFF ve MHK’nin kararları bizim için yok hükmündedir’ açıklamasının  yenilir yutulur bir tarafı yoktur. Ancak şu ana kadar bu  açıklamaya bir cevap verilmedi. 
 İyi de kardeşim Trabzonspor’a Mete Kalkavan konusunda kim söz verdi, çıksın açıklasın ya’ diye konuştu. 

Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere ya da yerlere.
Çünkü bu zurnada o kadar çok zırt var ki!
 Gerçekten  Trabzonspor yetkililerine  kim söz verdi bu Kalkavan için..
 Kim ya da kimler ‘Önce 9 maç dinlendirip  ardından klasman düşürüp  hakemliğinin bitireceğiz’ dedi. 
Acaba  yaptığı onca yanlışa rağmen Zorbey Küçük’ü  inatla  büyük maçlara atamaya devam ettirip yine Toroğlu’nun ifadesiyle  Büyükeşki ve ekibini kayığa bindirenler mi?
Birileri açıkça gövde gösterisi yapıyor.
Aslında haklarını teslim etmek lazım!
Başarıyorlar da..
Baksanıza Mete Kalkavan bile suçluyken güçlü oldu!
Ayar veriyor, hesap soruyor..
Maçı da kapıyor..
Sayın Büyükekşi..
Haklısınız ;
Gerçekten yeter, yeteer, yeteeerr
Bu kadarı da ayıp oluyor yani...


Dilerseniz  yazıyı gençlik dönemimizde Trabzon’un yazlık sınamalarının birinde yaşanmış gerçek bir ‘Yeteerr’ olayı ile bağlayalım..
Erken saatlerde  perdenin önündeki sahneye çıkıp türkü söyleyen dönemin Trabzon’da tanınmış sanatçılardan biri, filmin başlama saati gelmesine, hatta geçmesine  rağmen yapılan tüm uyarılara karşın bitirmez programını,..
 Hatta makinist bile üzerine sellektör yapar ama aldırmaz…
Sonunda seyirci dayanamayıp ‘ Yeteerr’ diye bağırınca .
‘Söyleyeceğim, söyleyeceğim  o nu  da söyleyeceğim’ deyip döner orkestraya  çalın der başlar türküsünü okumaya;
‘Yeter olsuun yeter  olsuun!..