Yıllardır bu satırlardan bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Bugün 100. yazımı yazıyorum. Şu ortamda 100. yazımda ne yazmalıyım diye düşünürken aklıma Türkiye’nin Yüzyılı geldi.
Şöyle geriye doğru baktığımızda neler yaşamadık ki şu topraklarda. Nice sevinçlere, nice üzüntülere şahit olduk. Nice büyük olaylar yaşadık. Darbeler, muhtıralar, seller, yangınlar, depremler, krizler, hastalıklar, salgınlar.
Neler görmedik ki, görmez dediğimiz ne varsa gördük. Sevinci de, acıyı da yaşadık bu topraklarda. Sanırsam acıların en büyüğünü de asrın felaketi olan Kahramanmaraş Depremlerinde yaşadık. Rabbim bir daha böyle acı göstermesin bu millete.
Gelinen noktada Türkiye Yüzyılına gireceğimiz bu yılda, yaşadığı onca badirelere rağmen her yönüyle atağa kalkmaya çalışan bir Türkiye var artık. Geçmiş yıllara göre kabuğunu kıran, önüne bakan, dünyada kendine bir yer edinmeye çalışan bir Türkiye var.
Etrafımız ateş çemberiyken, Ortadoğu’daki birçok ülke demokrasi bahanesiyle tarumar olmuş, kaynakları sömürülmüşken, bizim ülke olarak ayakta kalıp bunca işleri yapmamız büyük başarıdır. Yanlış anlaşılmasın, 100. yıldan bahsederken kimse kimseyi ötekileştirip sadece son 20 yıldan bahsetmesin.
Kim bu topraklarda taş üstüne taş koyup, bu ülkenin kalkınması için, bu milletin refahı için, bu memleketin bekası için çalıştıysa başımızın üstünde yeri var, Allah hepsinden razı olsun. Yapılanları da görmek, nankör olmamak, insan için büyük bir erdemdir.
Görmek isteyen herkes artık her şeyi araştırıp görebilir. Yüzyıldır bu memlekete kim neler yapmış, nelere sebep olmuş rahatlıkla bulabilir. Barajlar, tüneller, yollar, köprüler, hastaneler, stadyumlar, havaalanları, tersaneler, hızlı trenler bir tarafta dursun.
Milli silahlarımız, İHA, SİHA, TİHA, SOM Milli Seyir Füzesi, Roketsan Umtas Tanksavar Füze Sistemi, Atak Helikopteri, Fırtına Obüsü, Altay Milli Tank, Milgem Heybeliada Gemileri, Anka İnsansız Hava Aracı, Atmaca Gemisavar Füze, TCG Anadolu Amfibi Hücum Gemisi gibi birçok envantere katılmış, varlıklarıyla bile düşman korkutan, havada, karada, denizde gurur duyduğumuz, yerli ve milli olan sadece bizim bildiklerimiz de bir tarafta dursun.
Eğitimden sağlığa, tarımdan sanayiye, kültür varlıklarımızdan turizme kadar, şöyle geriye doğru baktığımızda her şey artan nüfusa oranla daima ileriye gitmiştir. Elbette bunların yanında, başta ekonomi olmak üzere, adalet ve bazı alanlarda da hiç şüphesiz eksikler, yanlışlar da var.
Her şeyimiz dört dörtlük olmasa da, bu eksik ve yanlışları da düzeltip Türkiye Yüzyılına hep beraber hazırlanmamız gerek. Bütün bunların yanında Trabzon’da raylı sistem, Güney Çevre Yolu, Şehir Hastanesi, Trabzon’dan geçen bir tren rayı, 12 ay süren turizm, tam kapasite çalışan sanayi bölgeleri de, Trabzon’un Yüzyılı için tam olarak yetmese de tamamlayıcı nitelikte olur.
Bütün bunlar için istikrar, güven, demokrasi, huzur, milletin refahı ve buna bağlı olarak bugünkü seçimin sonucu çok önemli. Sloganlarda sadece kalmasın, nice yüzyıllar için durmak yok, daima yola devam.
Her yazımda hatırlatıyorum, deprem ve deprem bölgesindekileri ne olur unutmayın, her daim hatırlayın. Kalın sağlıcakla.