Muhabirlik yıllarımızın efsane TESOB Başkanı idi Halil İbrahim Kalfaoğlu. İktidarda kim olursa olsun hem nalına hem de mıhına vururdu. Market yasası dedi durdu. Marketler şehir dışına taşınsın diye bulduğu her kürsüde Yerel iktidara ve Ankara’ya sert mesajlar verdi. Halil İbrahim Kalfaoğlu’nun marketler şehir dışına taşınsın dediği yıllarda CarfferSA ile Migros Trabzon’a yeni gelmişti..
Kalfaoğlu’nun mesajlarını birçok kişi ‘Konuşmak için konuşuyor’ der dikkate almazdı.
Yıllar geçti Kalfaoğlu’nun 25 yıl önce gördüğü bu sorun Türkiye’nin en ciddi kangreni haline geldi.
Marketler piyasayı ele geçirdiler, bakkallar tek, tek kapandı, fiyatlar bir türlü durdurulamadı, uçtu. Vatandaş bugün al ay sonunda öde esnekliğini de kaybetti. Çünkü marketler fiyatları günlük belirlemeye başladı.
Bir kentte yüzlerce A101, ŞOK ve BİM var. Bu marketler mahallere kadar girince ürün ve gıda satışlarını da kontrol altına aldılar. Hem toptanı hem de bahçedeki fiyatları da belirler oldular.
Peki bu yapılanmalarda vatandaşın suçu yok mu?
Var, hem de çok
Örnek, Kooperatifleşmede en büyük güvencemiz Fiskobirlik idi. Siyası rekabet, yönetim sorunları, herkesin paçasından çekip bana ne düşer diye diye hırpaladığı FKB yok edildi. Sonunda FKB Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bayraktar İstanbul tesislerinden Borçka binalarına kadar tek, tek sattı.
Ödülü mü? Milletvekili yapıldı..
FKB tükenince yerine TMO devreye girdi.
Fındıktaki sübvanse ortadan kalktı. TMO kalitesi düşük fındıkları geri çevirdi, almadı. TMO üreticiden 80 TL’den aldı(2023 ürünü) ihracatçılara 120 TL'den sattı.
Fındıkta bu yılda sıkıntı tavan yaptı. TMO, Trabzon’da giden fındıklar geri çeviriyor.
TMO’yu siyasi ve bürokratik olarak baskı altına almadan üreticinin sorununun çözülmesi mümkün görülmüyor. Ve böyle giden fındık geri gelirse bir avucu 60 TL’den satılan fındığın bir kilosu 80 liraya kadar gerileyecek.
AK Parti Trabzon il başkanı Dr. Sezgin Mumcu hem TMO yetkilileri ile konuştu hem de kendi milletvekillerini bilgilendirdi. Fındık konusunda merhum Erbakan iktidarı döneminden beri çok yakından ilgilenen Kamu Başdenetçisi Av.Şeref Malkoç da bugün-yarın Bakan ve TMO Genel Müdürü ile üreticinin mağduriyeti için konuşacak.
Karadeniz insanı bu ülke için canını vermiş, Tayyip Erdoğan’a 22 yıldır destek olmuş. TMO işgüzarlığı bırakmalı tatlısıyla-acısıyla sağlamı ile çürüğü ile üreticinin fındığını almalıdır.
Büyük İhracatçılar, Erdoğan’ın Başdanışmanı Cüneyd Zapsu döneminden beri Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın kafasını karıştırdılar: ‘Fındık ihracatından Türkiye 2 milyar dolar kazanıyor!’
Peki 2 milyar dolar devletin kasasına mı giriyor. Hayır. Üretici sürünüyor, İhracatçılar yatlar, katlar, konaklar yaptırıp zenginler listesine giriyorlar.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarım politikaları konusunda tarihe bir bakmalı. Demirel, Ecevit, Özal her yıl hazineye birkaç milyar dolar görev zararını neden yazdırdılar? Halk köyünde kalsın toprağı ile uğraşsın diye.
Karadeniz köylüsü bir yıl boyunda köyün bakkalından ununu, şekerini, tuzunu, Zeytinyağını alır, fındığını satar ve öderdi. Yanına da para kalırdı.
Şimdi fındık, yevmiyeciye yetmiyor. Bir de TMO almayınca vatandaş bahçeye de girmiyor. Köyler de boşalıyor. Şehre gelende geçinemeyince sorumlu olarak bugünkü iktidarı görüyor.
Bütün bunları yan yana koyunca şu özeti yaparız: Erdoğan’ın elinde en güçlü bölge Karadeniz kaldı. TMO böyle yaparsa burada da çözülme başlar.
