“…İnsandan doğanlar insan olurlar/Hayvandan doğanlar hayvan olurlar/Hepsi de bu dünyaya gelirler… ” Neşat Ertaş böyle diyor o meşhur türküsünde. Öyle korkunç şeyler yaşıyoruz ki İnsandan doğanlar insan mı yoksa başka bir şey mi?

Kafamız karmakarışık! 

Şaşkın, üzgün ve son derece kaygılıyız.

İnsandan doğan her canlı, insan değil çünkü!

Artık biliyoruz!

***

Peki nedir insan olmak dediğimiz şey?

Bir anadan doğmak mı?

Eli bacağı olmak mı?

Konuşmak, yürümek mi?

İnsan olmanın en önemli unsuru, kendini bilmekti bir zamanlar!

Kendi sınırları içinde kalabilmek, başkasına saygı duymaktı.

Bırakın canice öldürmeyi; incitmemek, kırmamaktı!

Hakka girmemek, komşusu açken tok yatmamaktı.

Bir elin verdiğinden, diğerinin haberinin olmamasıydı.

Mazlumun yanında durmaktı!

Ülkesini, insanlarını sevmekti!

Başkasının acısını hissetmekti!

Adaletli olmaktı!

Gelin görün ki işler hiç de öyle değil!

Uzun zamandır hem de…

Sarsıcı cinayetler yaşanıyor bu ülkede!

Sebepleri arasında, uyuşturucu kullanımı, bir takım sapık ritüeller, saplantılı davranışlar konuşuluyor.

Kadınlar, çocuklar, katlediliyor!

***

Yok mu bir çözümünüz?

Sebepleri üzerine araştırmanız?

Dijital dünyada, gençlerin nelere maruz kaldığıyla ilgili bilginiz?

Kapalı yapılarda neler döndüğü ile ilgili bir fikriniz?

Yok mu sahi?

Bunca hasta ruhlu, suçlu sapık ne arıyor sokaklarda?

Sistem bu güruhun, başkalarına zarar vermesini nasıl oluyor da engelleyemiyor!

Her türlü teknolojinin olduğu bu çağda!!!

İnsan diye ortada gezenlerin vicdansızlığından, insansızlığından bıktık!

‘İnsansız bedenlerden bıktık!

Siz bıkmadınız mı?!

Ne duruyorsunuz?