Şu sıralar birçok yerde görüyor ve duyuyoruz. Birçok mecrada da uyarılar yapılıyor. Bu yönde kendime görev addedip bu meseleyi yazmak istedim. Çünkü bu konuyu gerçekten çok önemli görüyorum. Konumuz: Kokarca Böceği.
Köyde doğup büyüyen herkes tanır bilir bu böceği. Özellikle fındık aylarında mutlaka karşımıza çıkar. Adı kahverengi kokarca böceği olsa da yüksek kesimlerde daha çok yeşil olarak göze çarpar.
Normalde Çin, Japonya, Kore ve Tayvan’a özgü bir böcektir. Karadeniz’e nereden nasıl geldi konusunda çeşitli söylentiler mevcut. Daha çok Gürcistan tarafından Karadeniz’e giriş yaptığı ve buradan Trakya’ya kadar yayıldığı söyleniyor.
Şu an belki İç Anadolu Bölgesinde yok ama eğer şimdiden önlem alınmazsa ne tahıl ne sebze ne de meyve bırakmayacak bu böcekler. O derece üzerinde ciddi durulması ve gerekli önlemlerin alınması gereken bir konu bu bence.
Salgıladıkları pis kokudan dolayı “Osuruk Böceği” diye de adlandırılan bu böcekler bu yıl başta fındık olmak üzere birçok mahsule zarar verdi. Öyle ki fındıktaki randımanı bile doğrudan etkiledi.
Fındığın dalından tadına kadar etki eden bu böcek için ilgili kurumlar acilen yüksek düzeyde toplanmalıdır. Başta Ziraat Odaları olmak üzere Tarım Bakanlığı bu böcek için acil müdahale eylem planı gerçekleştirmezse seneye çok daha farklı bir durumla karşılaşabiliriz.
Yapılan çalışmaları takip ettiğim kadarıyla en iyi çözüm şimdilik Samuray Arısıymış, Samuray Arısı bu böcekle en etkili mücadeleyi yapıyor. Fakat bu arı türünün başka ürünlere ya da başka canlılara farklı etkisi var mı o da bilinmiyor.
Esasen sadece fındık da değil diğer mahsule de olumsuz etki eden bu kokarca böceği şu sıralar hızla yayılmakta. Sakarya, Kocaeli, İstanbul’un Karadeniz tarafı hatta Trakya Bölgesinde bile böceğe rastlandı.
Biyolojik silah mıdır, yoksa doğanın dengesinin bozulduğundan mıdır, bilmem ama acilen kış gelmeden bu böcek için önlem alınmalıdır. Bu konuda Tarım Bakanlığı ve Ziraat Odaları Birliği gerekirse bilim adamlarını toplayıp yüksek komisyon oluşturmalıdır.
Hızla üreyen ve yayılan bu böceğe karşı yapılan duyuru ve çalışmaları yetersiz bulduğumu da ifade etmek isterim. Öyle ki 1-2 ay içerisinde Karadeniz’den Trakya’ya bu kadar hızla yayılan bu böcek Türkiye’nin tahıl ambarı ovalarımıza da yayılırsa büyük kriz kapıda.
Özetle; meyveden sebzeye, halk sağlığından tedarik zincirine kadar etki edecek bu böcek için şimdiden yetkilileri uyarıyorum. Yarın çok geç olmadan önlem alalım.
Sözlerime son verirken, vicdanı ve imkânı olanlar için her yazımda hatırlatıyorum, deprem ve deprem bölgesindekileri ne olur unutmayın, her daim hatırlayın. Gazze’de soykırım var, unutma, unutturma! Sağlıcakla kalın.