Bir anda meşhur olan ve her köşe başında reklam afişini gördüğümüz o dizide gassal diyor ya “ Ölünce beni kim yıkacak?”  meğer esas soru “Acaba yıkanacak durumda mı öleceğim?” şeklinde olmalıydı.

Allah herkese ölümün de hayırlını versin. Bolu Kartalkaya’da otel faciasında ölenlerin bir kısmını değil yıkamak, teşhis için DNA testi yapıldı. Birçoğunda o meşhur dizideki gassal maalesef görevini yapamadı.

Ne acı bir olay, ne yürek burkan bir hadise. Tarifi imkânsız acıyı yaşadığımız bu olay karşısında etkilenmemek mümkün değil. Normalde bu hafta yazımda bölgemizdeki kış turizminden bahsedecektim fakat insanların artık bir yere gidip eğlenesi de gelmiyor.

Rize’de her yıl yapılan ve bu hafta sonu yapılması planlanan Çamlıhemşin Ayder Kardan Adam Şenlikleri Bolu’daki otel faciasından ötürü ileri bir tarihe ertelendi. Yerinde ve doğru bir karar.  

Ülkece milli yas ilan ettiğimiz bu olay sonrası konuşulacak tartışılacak çok şey var fakat yasımızı bile neredeyse yaşayamıyoruz. Siyaset her yere o kadar bulaşmış ki üzüntüde bile ortak paydada buluşamıyoruz.

Daha cenazeler kaldırılmadan 1 günlük ilan edilen milli yasta bile kutuplaşıyoruz. Ne acıdır ki yanan otelin hemen yanında ertesi gün oraya gelen turistler kaymaya devam ediyordu. Bu ülkede vicdan ve merhamet öldükten sonra maalesef bu tür acı olaylar başımıza çokça geliyor.

Vicdan, merhamet ve insanlık kavramının olmadığı her yerde yapılan her iş maalesef eksik ve aksak oluyor. Böyle bir durumda daha çok kazanma hırsı ve dünyevi duygular hep ön planda oluyor. Koskoca oteli işletenler, yönetenler ve denetleyenler vicdan ve merhameti yaptıkları işte ölçü olarak alsalardı belki de o kadar can kaybımız olmayacaktı.

İçerisi ahşap kaplı otelde doğru düzgün yangın sistemi yok. İşte insandan çok paraya verilen değerin sonucudur maalesef. Bu durumu biz daha önceleri de yaşadık. Büyük depremlerde, maden kazalarında, tren kazalarında, sel felaketlerinde hatta uçak kazalarında bile onca insanın ölmesine sebep insana verilen değersizlik değil mi?

Bu memlekette vicdan ve merhamet duygusu gelişmedikçe biz bu kazaları ve bu ölümleri maalesef daha çok yaşayacağız. Yaşanan kazalardan ders almak bile nasip meselesi. Çok şey yazasım var ama nafile! Ne desek boş, giden canlar asla geri gelmiyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor.    

Sözlerime son verirken, vicdanı ve imkânı olanlar için her yazımda hatırlatıyorum, deprem ve deprem bölgesindekileri ne olur unutmayın, her daim hatırlayın. Gazze’de şimdilik sözde ateşkes olsa da unutma, unutturma! Sağlıcakla kalın.