Erkut Çelebi Trabzon basın sektörünün içinden gelen bir isimlerindendir.
Uzun yıllar Hürriyet Gazetesi’nin Trabzon matbaasının müdürlüğünü yaptı.
Eksi ismiyle sarı basın şimdiki adıyla mavi kart sahibidir.
Aynı zamanda başarılı bir insanıdır.
Basın sektöründe çalışırken diğer taraftan da kendi fabrikasını kurmuş ve üretime başlamıştır.
İstihdama önemli katkı sağlamıştır.
İki yıl önce de Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası gibi dev bir sivil kuruluşun başına geçti.
Yönetim Kurulu Başkanı seçildi.
Erkut Çelebi’nin lügatında başarısızlık yoktur.
Her aldığı görevi layıkıyla yerine getiren bir iş insanıdır.
Zaten kendi işinde başarılı olan bir iş insan, hangi görevi alırsa layıkıyla yerine getirir.
Öyle bir özellikleri vardır.
Erkut başkan da bunlardan biridir.
Erkut Çelebi’nin Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığındaki 2 yılını değerlendirdiği basın toplantısına icabet ettim.
İki yıl gibi bir sürede yaptığı çalışmaları, ürettiği projeleri ve aldığı yolu 45 dakikalık slayt gösterisi ile sunarken ne kadar yoğun bir dönem yaşadıklarının ispatıdır.
Erkut Çelebi basın toplantısında fazla konulara değinmeden dört-beş ana başlık altında topladı ve birinci sıraya da Yatırım Adası’nı aldı.
Haklı olarak.
Uzun zamandır kamuoyuyla paylaşılan ve bu anlamda TTSO’nun da sahiplendiği Yatırım Adası için somut bir adım atılmasa da Erkut başkan, adanın alt yapısını oluşturacak deniz dolgusu için yıllık 2 milyon lira kira ödüyor.
Bu az bir para değildir.
Yatırım adasının merkezini oluşturacak dolguyu 61 kamyon ile başlatmayı hedefleyen TTSO bu çerçevede kiraladığı taşocağına yıllık olarak ödediği yüklü bir meblağdır bu.
Evet, kira ödeniyor ama yakılacak bir fitil ile hızlı bir şekilde yükselecektir inanın
Erkut Çelebi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2019 yılında onayladığı ancak 2025 yatırım programına alınmayan Yatarım Adası’na tüm siyasilerin ve STK’ların sahip çıkması gerektiğini söyledi.
TTSO’nun tek başına yapacağı bir yatırım olmadığını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşabilmenin yolları aranıyor.
Bu noktada da Trabzonlu siyasilerin desteğine ihtiyaç var.
Başkan Çelebi bir diğer önem verdikleri konuyu ise Organize Sanayi Bölgeleri olarak açıkladı.
5. Organize sanayi bölgesi için “olur’u aldıklarını ifade ederken her ilçeye bir organize sanayi bölgesini kurmaya çalıştıklarını bununla birlikte hem istihdamın hem de üretimin artırılmasına önemli katkının sağlanacağını ifade etti.
Arsin Organize Sanayi Bölgesi’nin güneye doğru büyütülmesi, Araklı Organize Sanayi Bölgesi’ne tekstil fabrikasının kurulması, Vakfıkebir, Şinik Organize sanayi bölgelerinin de üretime daha çok katkı sağlanması noktasında projeler var.
Çelebi’nin vurgu yaptığı konulardan biri de Turizm.
TTSO olarak turizmin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi için yeni projeler hayata geçirilmeye çalışıldığını bu kapsamda da “Trabzon’un buluşma yeri” yapılacağı müjdesin verdi.
Tiflis uçak seferlerinde aksamaların yaşanmasına dikkat çekilirken, TTSO olarak projeyi başlatma gibi bir görevlerinin olduğunu, ancak sürdürülebilir noktasında da ise paydaşların sahiplenmesi gerektiği vurgulandı.
Trabzon’a gelen turist sayısında önemli bir düşüşün yaşanmadığını ancak nitelik bakımından gelen turistlerin gelir düzeyi düşük olması hasebiyle alış-veriş oranında yüzde 75’lik bir kaybın yaşanması ciddi bir kayıptır.
Turizm için yeni alternatif yolların aranması gerektiğini söyleyen Erkut Çelebi, bu amaçla 12 Mart’ta Trabzon-Sochi gemi ve 15 Nisan’da da Trabzon-Özbekistan uçak seferlerinin başlatılacağını, Katar, Umman, Kuzey Afrika ve İran ile ülkelerle ticari ilişkilerin başlatılacağını ifade etti.
Ve en üzücü durum ise fındık konusu.
Dünya fındık üretiminin yüzde 80’ini elinde bulunduran Türkiye’nin bugün bu oranın yüzde 68 seviyelerine düşmesi düşündürücüdür.
Devletin fındık üreticisini desteklememesi, fındık üreticisinin de bahçeye inmeden, ‘Allah ne verirse” düşüncesinden vazgeçmediği sürece kayıp devam edecek.
Evet, sonuç olarak Trabzon’un en büyük sevil toplum kuruluşu olan TTSO’nun daha güçlü kılınması ve daha etkin konuma getirilmesi için şehrin tüm dinamiklerinin bir araya gelmesi gerektiğini düşünüyorum.
Trabzon’a hizmet etme, yatırım alma noktasında güçlerin birleşmesi şarttır.
Siyasetçisiyle, bürokratıyla, STK’sıyla, basınıyla ve odalarıyla ancak bu birliktelik sağlanır.