Ülke insanım kendi diline yabancı olduğu gibi yabancı dile karşıda yabancıdır. Kendi dilinde iki yüz elli üç yüz kelimeyle okuyup konuşup yazmakta iken yabancı dil de ise başarı hanemizde büyük bir başarısızlık söz konusu.
İngilizce Öğretmenleriyle yaptığım sohbetlerde bunun sebepleri arasında en önemlisi okul çağında yabancı dil öğrenilemeyeceği üzerinde duruyorlar. Yani yabancı dil öğrenme çağı geçmiş oluyor. Bundan dolayı çocuklarımız yabancı dil öğretiminde bir adım ilerleyemiyorlar.
Aslına bakarsanız İngilizce öğretim dilinde de şöyle bir sorun var diye düşünüyorum.
Öğretim dili İngilizce niye var?! Bu İngilizler ne zaman bizlere hayırlı bir rüya gördüler ki?! Atamızın devletini onlar yıkmadılar mı?! Onlar yıktılar. Osmanlıyı onlar tarih sahnesinden sildiler. Halifeliği onlar ülkeden uzaklaştırdılar. Bizde halifelik tu kaka onlarda krallık efsane. Daha neyin muhabbetini yapmaktayız. Tarih boyunca İngilizler her daim bizlerin karşısında olmuşlardır. Öyle İngiliz futbolu ne bileyim daha başka güya taltif edilecek tarafları var gibi anılmaları bende hiçbir değer ifade etmiyor. Dedemi öldürmüş nineme tecavüz etmiş. Askerlerimizin gözlerini kör etmiş. Daha ne diyeyim. Her türlü iğrençliği yapmışlar.
Daha ne diye eğitim dili İngilizce olacak bunu bir türlü hazmedemiyorum. Bu ülkede eğitim dili olacaksa Türkçe olmalıdır. Dedelerimizin ninelerimizin dili. Rahmetli Atatürk'ün mücadelesini verdiği Türkçeyi diyorum. Eğitim dili olacaksa ki olmalıdır bu tamamen atamın dili olmalıdır. Çocuklarımızın zehirlenmesi taraftarı değilim. Eğer bir dil verilecekse onun artı ve eksilerini de vermemiz lazım gelmekte. İngilizler tarih boyunca bizlere hayırlı bir rüya görmediler ki bizler de onların dilini eğitim dili haline getirelim.
Yabancı dil eğitiminde yapılması lazım gelen en önemli iş yabancı dil eğitimini daha çok küçük yaşlardan itibaren başlatmamız lazım gelmekte. Yani üç dört yaşlarında başlatmamız bugün içerisinde bulunduğumuz sorunları çözümü olacaktır diye düşünmekteyim. Bir örnek vereceğim ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır. Önemli televizyon program yapımcılarından olan İkbal GÜRPINAR bir televizyon programında şöyle söylüyordu yabancı dil eğitiminin çözüm önerileri arasında. Diyor ki;" Ben çocuğumun yabancı dil eğitiminde eğitim almadan önce bir eğitimciye gittim. O kişiden çocuklarda dil öğrenimi ne zaman diye sordum. Bana çocuklarda üç dört yaşlarında dil eğitimi başlıyor dedi. Ben bunun üzerine çocuğumu dört yaşlarında yabancı dil eğitimi alsın diye İngilizce kursuna yazdırdım. Bugün gelinen noktada çocuğum ana dili gibi İngilizceyi okuyup yazıyor konuşuyor dedi."
Demem o ki eğer yabancı dil sorununu çözmek istiyorsak bunu çok erken yaşlarda vermemiz lazım gelmekte. Bu yaş sınırı da dört beş yaşlarında olması lazım gelmekte.
Okullarımızda İngilizce Öğretmenlerimiz görevlerini eksizsiz yapmaktalar. Hatta başarılı olmak için de takatlarının üzerinde görevlerini yaptıklarına şahit olmuşumdur. Burada önemli olan yabancı dil eğitimini daha erken yaşlara çekebilirsek zannımca sorunun üzerinden gelebiliriz.
Yabancı dil eğitiminin verilmesinden sonra çocuklarımızın pratik yapmaları için ülkemize gelen yabancılarla konuşmaları sağlanması konunun çözümü için daha belirleyici olacaktır.
Ülkem geneli yabancı dil eğitimi verilmesi ne kadar doğru ise İngilizler de bizlerin dilini kendi ülkelerinde yabancı dil eğitiminde vermeleri lazım değil mi?! Lazımdır. Burada bizler de büyük bir milletiz. Bizlerden emperyalist emel güden devletler it gibi korkmakta olduklarına şahitlik etmiş bulunmaktayız. Ondan olacak bizleri kendi başımıza bırakmıyorlar. Aralıklarla yumuşak karnımızı kaşıyarak belimizi kırmaya çalışmaktalar. Ne ki bu Türkler kendilerine gelip yeniden bir dünya devleti olmasın.
Ama ne kadar kendilerini sağa sola atarlarsa atsınlar bizler bir sevgi medeniyetini kurup yeniden büyük Türkiye'yi kuracağız Allah'ın izniyle. Ondan sonra mazlum milletler bizlerin gölgesinde rahat bir nefes alacaklarını unutmamamız lazım gelmekte.
Yabancı dil meselesi memleket meselesi değil...