Trabzon’da ya da bölgemizde kime sorarsanız sorun; şehrimiz sanayi şehri mi, tarım şehri mi, turizm şehri mi? Diye sorulsa, kuşkusuz cevap çoğunlukla turizm diye çıkar. Peki, turizme yeterince değer verebiliyor muyuz? Veya şöyle soralım, yeterince turizm yapabiliyor muyuz? Turizmden tam anlamıyla istifade edebiliyor muyuz?
Bu gibi sorular daha çok turizm mevsimi bitince, kışın aklımıza gelen sorulardır. Neler yaptık, ne kazandık, ne kaybettik diye bakarız eldeki verilere. Sanki boşta kalınca, turizm kenti turistik bir bölge olup olmadığımızın da farkına varırız.
Gerek valilik, gerek STK’lar ve gerekse belediyeler tarafından, her yıl turizm adına sayısız toplantılar yapılır. Geçen haftalarda turizm adına, turizmi canlandırmak, çeşitlendirmek ve yeni yol haritası belirlemek için Vali Bey, Büyükşehir Belediye Başkanı, Ticaret Sanayi Odası Başkanı, Turizm İl Müdürü ve turizm ile ilgili yöneticiler, birim amirleri Trabzon’da toplantı yaptılar.
Sonrasında Gümüşhane’deki Dipsiz Göl vakası patlak verdi. Dibinde bir şey bulup bulmadıklarını bilmiyorum, fakat bu göl ile ilgili epey boş ve gereksiz bir gündem yapıldı bence. Etrafındaki yaylacıların bile, gölden kimisinin rahatsız oldukları, hatta kimilerinin gölün kapanması gerektiğini bile söylediği göl ile ilgili çokça enerji ve para harcandı.
Fakat Dipsiz Göl bizlere, turizm adına elimizdekilerin kıymetini bilmemiz gerektiğini bir kere daha farkına vardırdı. Bölgede Dipsiz Göl gibi sayısız göllerimiz mevcut fakat hepsine aynı hassasiyeti gösterdiğimizi sanmıyorum!
Çakırgöl hâlâ turizme kazandırılmış değil. Limni Göl’ünü, Artabel Gölleri’ni bilmeyen duymayan turistler bile var! Turizmi bireysel çabalarla ve sadece bir yere odaklı yaptığımız müddetçe gerçek anlamda turizm yapmış olamayız.               
Bölgemizde turizmin daha iyi, daha verimli olması için, önce durum tespitinin iyi yapılması gerek. Mevcut durum analizi bu yönde ilk önce yapılmalı, sonrasında enine boyuna değerlendirmeler yapılmalıdır. Raporlar, planlar ve planlamalardan önce durum tespiti bu yüzden çok önemlidir.
Turizm envanterimizin çıkarılması gerek. Bölgemizde ve Trabzon’da Dipsiz Göl gibi sayısız turizm değerlerimiz var. Fakat birçoğu hem bilinmiyor, hem de bakımsız onarım ve tanıtıma muhtaç, örneğin Kuştul Manastırı.
Aslında en başta olması gereken bir turizm eylem planımız yok. Mesela yanı başımızda Ayder Yaylasında bile bu yıl 13.Kardanadam Şenlikleri yapılacakken, Uzungöl’de yıllardır kışın doğru dürüst bir etkinlik yapamadık!           
Bu yönde Büyük Şehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nun çeşitli projelerle kış turizmine de el atıp canlandıracağına inanıyorum. Turizm adına özellikle Murat Başkan’ın ilerleyen zamanda beklentilere cevap vereceğini de düşünüyorum.
Sayısız sanatçısıyla, kültür ve sanat birikimiyle bu şehir bence turizme ağırlık vermelidir turizmi on iki aya yaymalıdır. Yeter ki karar verelim! Turizm şehri ve turistik bir bölge olduğumuzun farkına varalım. İyi haftalar.