Sezon başından bu yana Trabzonspor maçlarını yakından takip eden herkes iç saha performansı ile dış saha performansı arasındaki uçurumu hayretle izliyor. Büyük takımların iç sahada daha görkemli bir oyun oynaması alışık olduğumuz bir durum olsa da dış sahada ortaya konan basiretsiz oyunu hiçbir kelime tarif edemiyor.

İçeride 12 maçta 27 puan toplayan Fırtına’nın deplasmanda 12 müsabakada sadece 5 puan toplayabilmesini  fizikle, kondisyonla yada teknik taktikle izah edilmesi mümkün değil.

Şahsen ben problemin kaynağını Şenol hocanın da tespit edebildiğini düşünmüyorum.

Bana göre problem; oyuncu grubunun “Bize her yer Trabzon” sloganının anlamını bilmemesi, ne denli büyük bir camiaya geldiklerinden bi haber olmaları diye düşünüyorum.

Durum tespitine ayrılan süremin sonuna geldik şimdi gelelim gecemin maçına;

Sakat ve cezalıların nedeniyle Şenol hocanın kadro kurmakta zorlandığı. Sağ beke  stoper Hüseyin’i sol beke Arif Boşluk’un monte esildiği, stopere ön libero Lounstram’ın mecburen çekildiği bir kadro dizilişi gördük. 

Maç temposuz bir oyun başlangıcına sahne oldu. İki tarafın da vasat bir oyun serfilediği bir anda misafir ekip bir kenar ortasından golü buldu. Golden sonra Trabzonspor biraz baskı kurdu.

Trabzonspor’un kazandığı Var’dan dönen penaltı tam bir hakem acemiliğiydi. Pozisyon sonlanmadan, top Sikan’ın ayağındayken alelacele pozisyonu sonlandıran hakem gol olabilecek bir pozisyonu bu düdükle engellemiş oldu.

Trabzonspor’un arayışlar, özellikle Ukrayna çetesinin istekli oyunu Sikan’ın ortasında Zubkov ile meyvesini verdi ve ilk devre 1-1 berabere sonuçlandı.

İkinci yarı biraz daha hareketli başladı. Simon Banza’ya çalınan VARr’dan dönen penaltı bir tek Trabzonspor lehine olursa iptal edilebilirdi ve öyle oldu.

Trabzonspor’un gol aradığı sırada elini kolunu sallaya sallaya gelen rakip orta saha çok şık bir gole imza attı (2-1) gol sonrası Şenol Güneş günün vasat üstü oyuncularından Zubkov ile günün zayıf ismi Mandy’i dışarı aldı ve Muhammet Cham ile Ozan Tufan’ı oyuna aldı.

Trabzonsporlu oyuncuların ne yaptığını bilmez, panik hücumları sahadaki oyuncu grubunun kalitesinin ne denli yetersiz olduğunun belgesi gibiydi.

Son dakikalarda arayışlar da bir sonuç vermeyince elimizde kalan tek veri, iç saha yenilmezlik serisi de son buldu.

Şenol Güneş’le 30’un üstünde maça çıkan ama bir arpa boyu yol alamayan Trabzonspor’un geldiği noktayı geçenlerde yaşama veda eden Ferdi Tayfur’un dizeleriyle anlatalım.

 Batan güneş, beni de al

Dönmem artık bu yerlere

Felek sanki inat etmiş

Bütün kastı sevenlere

Batan Güneş’in kimi yanında götürmesi gerektiğini tribünler söyledi.