Futbol, tarih boyunca büyük kitleleri ardından sürüklemiş önemli bir spor dalı.  Adaletin doğru tesis edildiği ülkelerde çok güzel, kıran kırana mücadeleler görüyor, beğeniyor, gıpta ile izliyoruz.

Ne yazık ki bizim gibi paranın herşeyi ve herkesi satın alabildiği az gelişmiş ülkelerde müsabakalar  gelişmiş ülkelerde olduğu gibi adil, kıran kırana geçmiyor. Kazanan sahada belli olmuyor, saha dışı etkenler saha içini fazlasıyla etkiliyor hatta maçın önüne geçiyor.

Tabi ki bu kirli düzen bugün tesis edilmiş değil, tabiri caizse böyle gelmiş böyle gidiyor.

Beni en çok üzen ise yıllarca bu mağduriyeti iliklerine kadar hissetmiş, tribünde şahit olmuş Trabzonspor eski başkanı olarak birebir yaşamış İbrahim Hacıosmanoğlu'nun TFF başkanlık koltuğunda olmasına rağmen bu hukuksuzluğun, adaletsizliğin tam gaz devam ediyor olması..

Varsın bir Trabzonlu bu kirli sistemin yanında saf tutsun, biz Kazım’ın, Volkan’ın emaneti Trabzonspor’a asla ihanet etmeyeceğiz. Trabzonspor bizim için Volkan’ın deyimiyle “Canımızı yoluna serdiğimiz mimoza çiçeğimiz” Makam için, koltuk için sevdamıza sırtımızı dönmeyeceğiz.

Selam olsun Volkan’a, Kazım’a. Selam olsun bu coğrafyanın güzel insanlarına

Gelelim Trabzonspor’umuzun Kazım’ın deyimiyle statükonun takımlarından Fenerbahçe ile oynadığı maça;

Maç önü baktığımızda, Fatih Hocanın Sikan yerine sol öne sol bek olarak görmeye alıştığımız Mustafa Eskihellaç’ı monte etttiğini ve son maçta penaltıya sebep olması nedeniyle göze batan Visça’yı da yedeğe çektiğini gördük.

Kâğıt üzerinde daha dinamik ve savunmacı bir takım sahaya sürdü diyebiliriz.

Plan ilk yarı itibariyle tıkır tıkır işledi. Sert savunmada rakip hücumlar güneşte eriyen kar taneleri gibi eridi kayboldu. Fatih Hocanın öğrencileri  Maximen’in biri savunma hatasından diğeri duran top organizasyonundan iki topu hariç rakibe kaleyi bulan şut attırmadı.

Bu zaman zarfında Banza’nın bir tıpu direkten döndü, Zıbkov’un bir şutunu kaleci çıkardı ve en sonunda Banza’nın pasında Draguş golü buldu.

İlk yarı bu golle, Trabzonspor’un üstünlüğüyle tamamlandı.

İkinci yarı basit hatalarla başladı.Önce basit bir penaltı ile skora denge geldi.Sonra karambolde Siktiniar ile rakip öne geçti. Daha ne olduğunu anlayamadan bir gol deTalisca ile bulan Fenerbahçe bir anda 3-1 öne geçti.  

Dün gece Talisca’nın Brezilya’da rep yaparken dahi nasıl 20 milyon Euro’lar ettiğini yaşayarak gördük. Sazı elini aldı ve farkı üçe çıkardı.

Bir haftayı daha kayıpla tamamladık, düşme potasındaki takımlar puan almasın diye dua eder olduk. Kadroyu kuranlara, bu oyunculara bizi mahkum edenlere atfolunur.