Önce şunu söyleyeyim; Kalan maçlar beni korkutmaya başladı.
Beşiktaş maçında başlayan düşüş, Gaziantep ve Karagümrük maçında da devam etti.
Dün akşam Akyazı tribünlerini tıklım tıklım dolduran taraftarlara Trabzonspor ilk yarıda futbol resitali verdi dersek yalan olur.
Son haftalarda Visca’daki düşüş Karagümrük maçında görüldü.
Visca’nın son üç haftadır ne varlığı var ne de çabası top ayağına geldi mi oynuyor gibi gözüküyor ama hiçbir varlık göstermiyor.
Bitirici vuruşlar yapamıyor. Bosnalı oyuncudaki düşüşü biz görüyoruz da Abdullah hoca göremiyor mu?
Karagümrük karşısında ilk yarıda Bordo-Mavili takım bir çaba göstermedi.
Gol yollarında oldukça cılız kaldı.
Bu yarıda sadece ve sadece Hamşik’in ceza sahası dışından bir şutu dışında Trabzonspor’un hiçbir pozisyonu olmadı.
Maçın henüz başında sakatlanan Hüseyin Türkmen’in yerine oyuna giren Yusuf Erdoğan sol kanatta iyi oynuyordu.
Ama 45 artı uzatmalarda yaptığı faul sonucunda yenen gol ile birlikte Avcı tarafından oyundan alındı.
İkinci yarı Abdullah hoca işin zor olduğunu görünce ilk yarıda kulübede yanında oturduğu Nwakaeme, Cornelius’un ile değişti.
Abdülkadir Ömür’ü Yusuf Erdoğan’ın yerine oyuna aldı.
Hugo’nun yanına Dorukhan’ı çekti. Denswil’i tekrar sol bek mevkiine aldı.
Her iki futbolcu Trabzonspor’u ateşledi. Taraftarlarında desteğini arkasına alan sağdan ve soldan baskılarını Karagümrük kale sahası içinde artıran Bordo-Mavililer nitekim Hugo’nun ayağından golü bulup buldu.
Karagümrük önünde beraberliği sağladı. Bordo- Mavililer Karagümrükspor kalesini adeta ablukaya aldı. Golden sonra Trabzonspor öyle yüksek bir tempoda futbol oynadı.
Ama bir türlü galibiyet golünü bulamadı.
Öyle net gol pozisyonları yakaladı ki bir top direkten döndü.
Kaleci Viviano izin vermedi. Fenerbahçe’ye çalışan Karagümrük takımı, Trabzonspor karşısında istediğini aldı.
Bordo-Mavili takım üstü üstte üçüncü beraberliğini alarak puan kaybına devam etti.
Şampiyonluk işini gelecek haftalara bıraktı.
