Bir defa şunu baştan söyleyelim.. Bu futbol işinde kimse kimsenin düşmanı olmadığı gibi, kimse de kimsenin kara gözüne de hayran değildir. Futbolun yazılı olmayan ama hiç değişmeyen kurallarından biri de şudur: İşler iyi gittiğinde alkışlanır yere göğe sığdırılmazsınız.. kötü gittiğinde de yuhalanır, eleştirilirsiniz..
Sorumlular için bunu başka yöne çekmek,kızmak, küsmek,
hele de’Organize kötülük’le açıklamak, topu taca atmaktan öte ,rahmetli Süleymen Demirel’in çok kullandığı ifade ile ‘Abesle iştigaldir’.
Önemli sayıdaki taraftar dün’Adı tesislerden silinsin’dedikleri Şenol Güneş’i bu gün çare olarak görüyorsa..
Ya da dün, omuzlardan indirmeyip methiyeler dizdiklari Abdullah Avcı’ya bu gün tepki gösteriyorsa, bunun tek nedeni saha sonuçları ve umut vermeyen futboldur..
İspatı basit.
Trabzonspor yarın akşam St Gallan karşısında takır takır oynayıp sahadan da avantajlı bir skorla ayrılsın;
‘Gördünüz mü Avcı’yı, bir de bu Hocayı eleştiriyorsunuz’ diyeceklerle
kötü bu sonuçta’Biran önce gitsin ya Avcı ile bu iş olmaz’ laflarını edecekler aynı kişiler olacaktır.
Ve de herkesin de bildiği gibi futbolda dün yoktur.
Herkes bu gün ne yaptığına bakar..
Geçen sezon atılan gol bu sezon puan kazandıramayacağı gibi, geçmişin başarısı da biraz zaman kazandırsa da geleceği kurtarmaz..
TAKTIM BEN BU 0.01’E
Trabzonspor’un Rapid Wien’e 2-0 kaybettiği rövanş maçından sonra verilen istatistik bilgilerindeTrabzonspor’un gol beklentisi 0.01 olarak gösterildi.
Seyirci, profesyonel futbolcu,diplomalı antrenör,yönetici,TFF temsilcisi, yazar, yorumcu, moderatör ve spor gazetecisi olarak ömrümüzün yarım asırdan fazlasını futbola vermişiz ama ,bazı şeyleri hala öğrenememişiz.
3 günlüğünde İstanbul’dan gelen oğlum Özgür’e sordum,‘Bu 0.01’in açılımı nedir’diye de şöyle cevap verdi;
‘Baba, yani bu şekilde 100 maç oynasan bir gol ancak atarsın!’
‘Yok ya’ dedim ister istemez..
100 maçta 1 gol ha..
Sokağa çıkınca benim kafama yorgun mermi düşme ihtimali bile daha fazladır ya..
O zaman topu taca atmak,
Ağaç dururken gölgesini sulamak yerine ‘ Biz nerede hata yapıyoruz’ ve yapmaya devam ediyoruz’ diye düşünmek lazım..
ÇOK DEĞİL NOKTA TRANSFER!
Başkanımız Ertuğrul Doğan yine paraya kıydı ve Trabzonspor son olarak kadrosuna kattığı Güney Koreli Hong’la birlikte 11. transferini gerçekleştirdi.
Hayırlı, uğurlu olsun..
Ancak, takmımın en büyük sorunu olan golsüzlüğe henüz çare bulunamadı.
Çünkü, ilk alınması gereken iyi bir golcü henüz gelmedi.
Ve son gelen Hong’u katmıyorum, diğerleri de şimdilik te olsa takıma güç, taraftara da heyecan vermekten uzak kaldı.
Çünkü gol bir türlü gelmedi..
Forvette golcü yok ama, solaçıkta, orta sahada ve hatta stoperde gereksiz yığılma var..
Her kim yapıyorsa bu planlamayı bir sene sonra ekstradan para verip yollayacağımız oyuncuları almaya devam ediyoruz ..
En son Gomez’i uğurladık.
Cebine 700 bin Euro ( Eski parayla yaklaşık 26 trilyon) koyarak..
Bizim bir türlü yapamadığımızı Beşiktaş gerçekleştirdi bu sezon.
İmmobille ile Silva diye iki oyuncu aldı.
Biri forvet, diğeri forvet arkası..
‘Bunlardan da bişe olmaz’ denilen takımın görüntüsü bir anda değişti.
Çünkü bu ikili her maçta leblebi gibi gol atıyor, Kartal’ı uçuruyor..
Ne diyelim;
darısı başımıza..
ST GALLEN MAÇI ÇOK ÖNEMLİ
İki maçta da gol atamadan yaşanan Rapid Wien yenilgileriyle UEFA Avrupa Ligi ‘de veda edip Konferans Ligi’ne geçen Trabzonspor’un yarın akşam İsviçre ekibi St Gallen ile deplasmanda oynayacağı maç çok ama çok önemli.
Elbette her maç önemlidir ancak içinde bulunulan durum nedeniyle bu maç ayrıca önemlidir.
Zira, Bordo-Mavililerin bu maçtan iyi bir sonuçla ayrılması halinde ortam sakinleşecek ve sorumlular zaman kazanacak..
Aksi bir durumda daha başlangıçta bir sürü sıkıntı yaşanıp çok sağlam denilen taşlar bile yerlerinden oynayacak.
Bu yüzden ha gayret Trabzonspor derken şunu da hatırlatıyoruz;
Galatasaray’ın Şampiyonlar Liginde karşılaşacağı Young Boys’u 4-0 gibi farklı bir skorla mağlup eden, milli takımda 6 futbolcusu bulunan St Gallen, Rapid Wien’den bile daha güçlü bir takım..
Umalım bu maç Trabzonspor için herşeyin yeniden başladığı dönüm noktası olur.
İnşallah..
