Bordo-Mavili takımın Gaziantep deplasmanında net penaltı ve nizami golünü Halis Özkahya ‘ham’ diye yuttu. Geçen haftada Başakşehir ile oynanan maçta orta hakem eyyamcı Fırat Aydınus ve VAR'daki bir başka eyyamcı, Trabzon şehrini hiç sevmeyen hakem Mete Kalkavan el ele vererek resmen Trabzonspor'u katlettiler.
Her iki maçta Trabzonspor'un 4 puanı çalındı. Kumaş keser gibi hem Özkahya hem de Aydınus Trabzonspor'u şampiyonluk yarışından yok etmek için önünü kesmeye çalıştılar ancak başarılı olamadılar. Tabi bu iki hakemin yanında bir de MHK başkanı ve yönetim kurulu üyelerini de Trabzonspor'un harcanmasına seyirci kalıyorlar. 2010-11 yılında şike sürecinde MHK'nin başında yine Alp vardı. MHK başkanı şike sürecinde aynı senaryoyu oynamıştı. Sanki sütten çıkmış ak kaşık.
1995-96 yılında Fenerbahçe'nin o zamanki başkanı Ali Şen'in ‘Trabzonspor'un elinden şampiyonluğu bir taşla aldım’ demesi ile avucumuzun içierisindeki kuş uçup gitmişti. O sene şampiyonluk giderken o yıllardaki yönetimin yanında bir Allah'ın kulu yoktu. Trabzonsporluyum diyen ağa babaları köşelerine çekilmiş Ali Şen'in şampiyonluğu nasıl elimizden alındığını film seyreder gibi seyrettiler. Bu sene aynı senaryo yaşanmasın.
Herkes Trabzonspor'un bu sene şampiyon olması için makinanın dişleri gibi kenetlenmeli. Yüzdük, yüzdük sonuna doğru yaklaşmaya başladık. Trabzon Lobisi kafasını kumdan çıkartıp ayağa kalkmalı. Şampiyonluk tüm zorluklara ve saldırılara rağmen Trabzon'a gelmeli. Yıllardan beri hasret ve özlem duyduğumuz 8. şampiyonluğumuzu el ele verip birlik beraberlik ile ipi göğüsleyip Şamil Ekinci Müzesi’nde yerini almalı.
BAŞKAN AĞAOĞLU ÖZÜNE DÖN!
Sezon başında ikisinin de gelişleri olay, gidişleri ise kolay oldu. İngiliz hücum oyuncusu Dainel Sturridge ve Nijeryalı Obi Mikel’den bahsediyorum. Bu iki oyuncu transfer edilmeden önce bizler karşı tepki vermiştik. Her iki oyuncunun da Trabzonspor yapısına uygun olmadığı ve Bordo-Mavili takıma katkı yapmalarının çok zor olduğunu söylemiştik. Biz haklı çıktı. Hani denir ya zararın neresinden dönülürse kardır. Aynen öyle oldu. Trabzonspor her iki oyuncuyu göndermekle kar etmiştir.
Bu oyunculara çuvalla avro ve dolar verenler şimdi nerede? Trabzonspor’un paraları böyle harcanır mı? Kendi paranız olsaydı Sturridge ve Mikel’e 10 kuruş bile vermezdiniz! Birisi hem ailevi hem de İngiliz Futbol Federasyonu’nun yedi ay gibi futboldan men cezası vermesi nedeni ile, diğeri koronavirüs sebebiyle Trabzonspor’dan ayrıldılar. Aldıkları da yanlarına kar kaldı.
Ağaoğlu titre ve kendine gel. Hafızanı bir yokla. Trabzonspor başkanlığına aday olduğun zaman söylediklerini bir film şeridi gibi gözünün önüne getir. Gençlerin yolunu aç. Ve özüne dön. Trabzonspor'un kurtuluşu gençlerdir. Bu gençlerle geçen sene başaşrıyı yakaladın. Türkiye’nin 81 vilayetinde bu gençler konuşulmuştu. Nedir sizdeki bu yabancı hayranlığı? Aldıklarınız dikiş tutturamıyor, bir bir Trabzon'u terk ediyor. Trabzonspor, geçen sezon da kendi çocuklarıyla başarılı olmadı mı? Neden macera aradınız ki!
İYİ Kİ KURTULDUK SENDEN OBİ MİKEL
Türk futboluna yön veren Türkiye Futbol Federasyonu, Korona virüsü için geçen hafta güya tedbir alarak maçları seyircisiz oynatmasına oynattı ama Trabzonspor’un yabancı futbolcuları Korona virüs nedeniyle geçen Pazar günü oynanan Başakşehir maçına çıkmak istememişler. Özellikle Mikel ve N’Diaye maça çıkmamakta ısrar edince Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu ile Trabzonspor Sağlık Kurulu üyeleri devreye girmiş. 1-2 saat süren ikna sürecinin ardından Bordo-Mavili oyuncular sahaya çıkmayı kabul etmişler.
Mikel instagram hesabından, ‘Hayatta futboldan daha fazlası var. Kendimi rahat hissetmiyorum ve bu durumda futbol oynamak istemiyorum. Bu kritik zamanda herkes aileleri ve sevdikleriyle evde olmalı. Dünya bu kadar çalkantılı bir dönemle karşı karşıya olduğu için sezon iptal edilmeli.’ diye açıklamada bulundu. Tabi ki önce sağlık. Ancak bu konuda oyunculara korona virüs konusunda en güvenli ülkenin Türkiye olduğunu mutlaka söylenmiş olmalı. Nijeryalı futbolcu Obi Mikel'in ülkesinde veya Afrika ülkelerinde her yıl bu hastalıklardan veya açlıktan binlerce insan ölüyor. Obi bu açıklamanla ülkene adım atman değil etrafından geçmemen lazım.
BU RESME ÇOK ÜZÜLMÜŞLER
Trabzonspor'un erteleme maçı olan ve geçtiğimiz günlerde Malatyaspor karşılaşması esnasında seromonide beş tane alt yapıdan özevlatlarımız olan Uğurcan, Abdulkadir Parmak, Abdülkadir Ömür, Hüseyin Türkmen ve Sekan Asan görev yapmışlardı. Bu beş oyuncunun bir arada olan toplu resmi gazetelerde haber olarak yapılınca buna Trabzonspor'un yabancı oyuncuları içerlenip üzülmüşler.
Bu fotoğrafa, yabancı oyuncular önce tepki koymuşlar ve üzüldüklerini kaptan Sosa’ya intikal ettirmişler. Kaptan Sosa, Trabzonspor’un yabancı oyuncularıyla teker teker görüşme yaparak hepsinin gönlünü almışlar. Trabzonspor’da Türk, yerli veya yabancı futbolcu ayrımı nereden çıktı? Herkes öz evlattır.
NOVAK'A FENER KANCASI
Trabzonspor’da sezon sonunda sözleşmesi sona erecek Filip Novak’la görüşmeler devam ediyor. Bordo-Mavili yönetim Çekyalı futbolcu ile lig sonunda masaya oturmak istenen Filip Novak'a Fenerbahçe sinsi sinsi şekilde plan yapıyor.
Lig yarışında erken havlu atan ve tepetaklak olan Fenerbahçe yönetimi, Novak'ı renklerine katmak için çalışmalarını alttan alttan sürdürmeye devam ediyor. Ancak Çekyalı futbolcu Trabzon'da kalmak istediğini, şampiyonluk ipini göğüsledikten sonra Bordo-Mavili camia ile masaya oturacağını yakın çevresine söyledi.
MARATONDA YILDIZLAR GEÇİDİ VARDI
Trabzon’un 24 Şubat 1918 düşman işgalinden kurtuluşunun 102. yılı kutlandı. 40.Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu koşuldu. Tam 40 yıl aralıksız koşulan Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu, İstanbul Avrasya Maratonu’ndan sonra gelen en eski maraton olma özelliğini taşımaktadır.
40.yıl olması vefa yılı olarak ülkemizi uluslararası yarışmalarda temsil etmiş bayrağımızı göndere çektirmiş atlet ve maratoncular buluşması gerçekleştirildi.
Kimler yoktu ki; Muharrem Dalkılıç, İsmail Akçay, Veli Ballı, Mehmet Yurdadön, Mehmet Terzi, Necdet Ayaz, Ahmet Altun, Abdülkadir Türk, Zeki Öztürk, Metin Değirmenci, Semra Aksu, Serap Aktaş, Halil Akkaş tam bir efsaneler geçidi vardı.
PaneldeTrabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nun hayatını anlatan bir slayt sundu. Ardından efsane atlet ve maratoncuları spor geçmişleriyle anlatarak tek tek sahneye çağırırken alkışlattı. Atletizmin yıldızlarının kırmızı halıda geçidi vardı. Onların bu ülke bayrağı için dağ, tepe, taş, yağmur, kar, kış demeden koşmaları gelecek nesiller için örnek teşkil etmekteydi. Tadına doyulmayan bir sohbet gerçekleştirildi. 40.Uluslararası Trabzon Maratonuna büyük değer katan bu düşünceyi hayata geçirenleri alkışlıyoruz.
Novak ve sosa kalır perera gider.Novaka Fenerbahçe talip
Novak'ın Menejer bizden yana
