Şampiyon olunan kadronun iskeletini koruyup yapacağı nokta transferlerle  gücünü daha da arttırarak sonraki sezonlarda da  zirvenin en iddialı adaylarından biri olacağı kuşkusuz Trabzonspor’u 50 civarında çok pahalı ancak  yararsız transferlerle adeta imha edenleri savunmak adına  kalem sallayıp,‘ 5 maçta 1 galibiyet 4 beraberlik  alan Şenol Güneş’i niye eleştirmiyorsunuz?’ diye ahkam kesenler var çoğu sosyal medyada, azı da sağda ,solda..

Kendi adımıza konuşursak  diyeceğimiz şudur ki; Elbette zamanı gelince  herkes gibi Şenol Güneş’e de yanlış bulduğumuz hususları hatırlatıp, doğru olduğunu düşündüğümüz önerilerimizi  yapacağız.

Yani gerçek anlamda  eleştiride bulunacağız lakin  henüz çok erken..

Zira önceliği golcü ve 10 numara olan Trabzonspor’a  4 aynı tip ön liberoyu o aldırmadı.

Beğenilmeyen mevcutlardan daha kötü 13 oyuncuyu Dünya’nın  parasına o getirip bir tarafta oyuncu yokken, takımı diğer tarafa o yatırmadı.

Trabzonspor’u  sezon başı kampı için  42 derece sıcaktan yanan   Macaristan’ın Budapeşte’sine  o götürmedi.

Dünya  devlerine kafa tutan Trabzonspor’u, bir futbolcusunun yıllık ücretinden daha az  maliyetli köy takımları karşısında boynu bükük bırakıp Avrupa’dan o mahrum etmedi.

Ya ne yaptı?

Küfür yiyeceğini bile  bile Trabzonspor’a geldi!.

Kendisini 1996 ‘da  Avni Aker’de 1-0 mağlup olunan ve kazanılsa Fenerbahçe maçı kaybedilse bile şampiyon olunacak  Vanspor maçında Küçük Hamdi gibi dar alanda muhteşem işler yapıp ön direk ,arka direkte goller atan bir oyuncuyu niye kadroya almadı diye hala eleştiren biri olarak diyorum ki: Şenol Güneş’in bu dönemde Trabzonspor’un başına gelmesi ,

uçuruma yuvarlalanmakta olan kamyonun arka tekerleğini konan  bir  takozdur.

Sıradanlaşma yolunda hızla ilerleyip ligin en zayıf halkası haline gelen bir Efsanenin yeniden eski günlerine dönmesi için bir başlangıçtır.

Ve de derdi Trabzonspor olan  milyonlarca taraftar için büyük  bir umuttur.

Rahmetli Özkan Sümer büyüğümüz‘Trabzonspor’u yaşamayanlar Trabzonspor’u yaşatamazlar’ demişti ya..

Şimdi Trabzonspor’u başında sadece yaşayan değil,

O’nu Trabzonspor yapanlardan biri var..

VAR’dan VAR’a fark var!

İzlanda’da 4-2 kazanan A Milli Takımımız grup birinciliğini büyük ölçüde garantilerken,karşılaşmanın 32 yaşındaki gencecik Polonyalı hakemi  Damian Sylwestrzak’te bizim hakemlere adeta VAR   uygulaması başta olmak üzere dersler verdi.

Hani o Trabzonspor-Konyaspor maçında olduğu gibi top ele kabak gibi çarptığı halde neredeyse 5 dakika pozisyonu inceleyen H.Umut Meler gibi hakemlere.

Peki ne yaptı bu Sylwestrzak?

Ne yapacak.

Bakar bakmaz gördü, kararını verdi.

Şipşak penaltı..

Nihat Genç’ten Şamil Ekinci anısı

Henüz 19 yaşındayım, Trabzon İzmir Alsancak'ta Göztepe'den bir puan alırsa Anadolu'ya ilk şampiyonluk gelecek, heyecandan öleceğiz!

Cepte beş kuruş yok maça nasıl gideceğiz kara kara düşünüyoruz, derken arkadaşlara 'gelin Şamil başkana çıkalım' dedim, ve un fabrikasına gittik, bizi hemen içeri aldı ve ayaküstü 'Başkanım taraftar maça gitmek için otobüs istiyor' der demez telefona sarıldı ve Kanberoğlu'nu aradı, 'arkadaşlara bir otobüs verin!' talimatı verdi!

Hemen araya girdim 'başkanım bir otobüs yetmez iki tane' dedim, Şamil başkan telefonda 'otobüsler iki olsun' dedi ve sonra  'İzmir'den arkadaşları sağ salim geri getirin!' dedi!

Yine devreye girdim, 'başkanım İzmir'den İstanbul'a geçmeliyiz çünkü Galatasaray'la kupa maçımız var' dedim!

Telefonda talimata devam etti  'İzmir'den İstanbul'a gideceksiniz', deyince sevinç çığlıkları attık ve heyecanla yola çıktık, çok sonra 'En Büyük Taraftar' başlığında hikayesini yazdım!

Bu küçük anı sizler için bir şey ifade etmeyebilir ama Şamil Başkan sayesinde hayatımda  ilk defa Trabzon'dan çıktım ve başka şehirler gördüm! Şamil Başkan Trabzon'u öyle sevdi ki nüfus kaydını bile Trabzon'a aldırdı ve hayatı boyunca Trabzonspor'da Trabzon'dan yetişen özbeöz yerli topçuları destekleyen millici bir politika izledi!

Ve Şamil başkan reklamı hiç ama hiç sevmezdi hayatı boyunca kendini ve yaptıklarını hiç öne çıkartmadı!

Ve onlar ne güzel ne samimi ne temiz ne dürüst adamlardı.

 Allah gani gani rahmet eylesin!

Hüneri büyük; Salih Bıyık

Birlikte büyük bir keyifle çalıştığımız  ve  gazetecilikte  kısa sürede aldığı inanılmaz  mesafeye yakından tanık olduğumuz  genç kardeşimiz Salih Bıyık’ın Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu işbirliğinde gerçekleştirilen değerlendirmede Trabzon sporuna yaptığı katkılarından ötürü ‘Yılın En İyi Basın Mensubu’ seçilmesi tüm TAKA mensupları gibi beni de çok mutlu etti.

Kendisini kutluyor,emin olduğum başarılarının devamını diliyorum.

Önce  sökülür nallar, eşeği dana diye sallar!

Gerçektir, kumpastır elbette bilemeyiz ama Köfteci Yusuf krizinden sonra şimdi sırada dana eti diye at,katır, sucuk,pastırma diye eşek eti satan tanınmış başka ünlü firmaların da deşifre olacağı öne sürüldü.

Bizim,daha bomba patlamamışken yazdığımız ;

 Hollanda’dan gelen  krema ve çeşitli katkı maddeleriyle yapılan sütsüz tereyağlarına,

Yan gelip yattığı  kümeste suni yemle beslenen tavukların ‘Mis gibi köy  yumurtalarına’  

Glikozdan imal edilen çeşit, çeşit  ballara atfen yazdığımız;

‘ Yetişen alıyor çok şahane bu mallar,

killosu 50 liraya düştü arı görmemiş  ballar’

 diye başlayan dizeler çok beğenilince geçen salı,

yazalım dedik  bu sefer  son günlerin modası domuzu, eşeği ,atı,nalı..

Bakalım neymiş bu milletin halı..

Ses yapmasın diye kesilmeden sökülür nallar.

‘Al beni’ der gıda boyasıyla  makyajlı  mallar..

Mis gibi ‘Dana ‘diye saldırırsın..

 Bir avuç para verip kendini kandırırsın.

Yiyip eşek etini de, mideni kaldırırsın..

Çok şahane olur katırdan salam..

Bakar da canı çeker emekli halam..

‘Ver bana yarım  kangal sucuk’

Domuzun da hatırı kalmasın..

Millet te bizi  çulsuz  sanmasın!