Trabzonspor bu haftalarda Trabzon gibi. Yağmuru güneşi birbirine karışmış. Yönetimin emniyet ile birlikte aldığı Vira grubunun kombinelerinin bloke etme kararı sonrası başlayan yönetim istifa tepkileri, Trabzonspor’un sermaye artırımı ve arazi tahsisi açıklaması ile yerini “En büyük başkan bizim başkan” sloganlarına bırakmıştı.

Abdullah Avcı’nın bir medya mensubu ile yaşadığı polemik sonrası gazetecinin Trabzonspor medya bilgilendirme grubundan çıkarılması ile başlayan yönetim istifa sesleri Muhammed Cham transferinin KAP’a bildirilmesiyle yerini “Şampiyon yap bizi cehennemde yak bizi” sloganına bırakmıştı.

Velhasıl iki gün içinde bir acı bir tatlı çeşit çeşit duyguları bir arada yaşadık. Aynen memleket gibi, aynı Trabzon gibi.

Bu müsabaka bir sonraki maça kadar ruh halimizi belirleyecek en kritik müsabakaydı bana göre. Tur atlanırsa belki de her şey unutulacak, temiz bir sayfa açılacak, kaybedilirse kaos belki de yönetime sıçrayacak, kara günlerin arefesi olacaktı.

Bu bilinçle geçtim televizyonun karşısına;

Abdullah hoca tüm futbol otoritelerinin ilk maçta etkili bir oyun ortaya koyduğu noktasında birleştiği onbirini bozmayarak başladı müsabakaya. Taraftarın ilk maçta olduğu gibi etkili, rakibi baskı altına alan, gol arayan oyun beklentisi ise onuncu dakika geçilmeden yerini büyük bir hayal kırıklığı bıraktı.

Maçın başından ilk yarının sonuna kadar rakip St. Gallen’in Trabzonspor’a nazaran daha fazla pozisyon ürettiğini, daha fazla net gol pozisyonuna girdiğini söyleyebiliriz. İlk yarım saat dolmak üzereyken de golü bulan taraf misafir ekip oldu. Golden sonra da bordo mavili oyuncuların doğru bir reaksiyon verdiğini söyleyemeyiz.

İlk yarı ortaya konan oyun için en doğru tanım Abdullah Avcı’nın Galatasaray Young Boys müsabakasından ders çıkarmadığı, belki de maçı hiç izlemediğiydi.

Aynı hataları yaptık, aynı tuzağa düştük, aynı pozisyonları verdik, aynı golü yedik.

İkinci yarıya Avcı iki değişiklikle başladı. Bardhi yerine Cihan’ı, Ozan yerine Malherio’yu oyuna dahil etti. Oyun olarak ciddi bir fark oluşmasa da Cihan’ın şutu golün habercisi gibiydi. Köşe vuruşundan Enis Destan’ın bulduğu gol sonrası moral olarak toparlanan Trabzonspor daha fazla pozisyon üretmeye başladı.

Beraberlik golünden sonra İki tarafın da daha tempolu, seyir zevki daha yüksek bir oyun ortaya koyduğunu söyleyebiliriz.

Her iki tarafın da gol bulabilecek pozisyonlara girdiği 90 dakika bana göre en hakkaniyetli skorla berabere sonuçlandı.

Uzatmalara da Visca Poyraz Efe değişikliği ile başladı Abdullah Avcı. İlk uzatmanın etkili tarafı rakip Gallen, ikinci uzatmanın etkili tarafının da Trabzonspor olduğunu söyleyebiliriz.

Oynanan oyun, girilen pozisyonlar, rakibin girdiği pozisyonlar, kaçırılan goller, rakibin kaçırdığı goller dikkate alındığında oyunun gidip gidip geldiğini söyleyebiliriz.

Kupa gitti geçmiş olsun Fırtına!!