Ligin ilk haftaları itibarıyla hallaç pamuğuna dönen Kasımpaşa'nın Akyazı'da da hezimete uğrayacağını düşündük ama kazın ayağı böyle değilmiş.
Abdullah Avcı ya bu futbolculara antrenmanlarda oyun formasyonu öğretmiyor ya da talebeleri Avcı'nın sözlerine kulak tıkıyor.
Zirve için puana ihtiyaç duyan şampiyon takımın ilk yarıda oynadığı futbolu ancak belki de Tazmanya'da kabileler arasında oynarlar.
Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez ama sonbaharda yaprak döken ağaçlara çevrildi Trabzonspor. Şu Gomez'in, şu Yusuf Yazıcı'nın, şu Siopis'in futbol anlayışları şayet buysa ben maçı izlemeyi değil uyumayı tercih ederim.
En azından sağlığıma iyi gelir.
Avcı'nın şampiyon takımı adamı "uyku sersemi" yapıyor zaten.
İlk kırk beş dakikalık bölümde Kasımpaşa'nın bir iki cılız atağı karşısında ne gördük Trabzonspor'dan?
İkinci yarıda tahmin ettiğimiz gibi Yusuf Yazıcı, Siopis ve Gomez'in yanı sıra zorunlu da olsa Mark Bartra ve Trezeguet değişiklikleri takıma ivme kazandırır diye düşündük, bu arada kulaklarımızı diğer maçlara kabarttık.
Zira Trabzonspor'un galibiyeti zirve olanağı sağlayacaktı ama aynı tas aynı hamam...
Bordo-Mavili ekibin baskısı, bindirmeleri kısır kaldı.
Anladık ki biz boşuna uyanmışız.
Şairin dediği gibi "Bizi bu havalar mahvetti."
Bir de Trabzonspor.
Neyse uykuya devam...
