Gakkoşlar diyarı güzel Elâzığ'ımız henüz bozulmayan, kültürünü, sanatını ve edebiyatını muhafaza ve müdafaa edebilmiş ender şehirlerimizden biridir. Bu aziz ve güzide şehirde, 1999'da yayın hayatına başlayan, çeyrek asrı aşkın bir zamandan beri "Bizim Külliye" namıyla bir kültür, sanat ve edebiyat dergisi çıkarılmaktadır.
"Bizim Külliye" dergisi geçen seneki "Haziran -Temmuz-Ağustos 2024" sayısıyla yüzüncü anıt sayısına erişmiş bulunmaktaydı. Bu, Elazığ gibi küçük sayılabilecek bir Anadolu şehri için çok büyük bir başarı ve gururdur. Dile kolay 100 (yazıyla yüz) sayı, hem de taşrada.
Bizim Külliye dergisi şahsen abone olmadığım halde uzun yıllar boyunca üç ayda bir düzenli olarak adresime gönderildi. Kimse para pul sormadı bize. Kültür hizmeti dediğin budur. Fakat bir yere kadar. Ta ki kâğıt ve kargo giderleri olağanüstü bir noktaya gelene kadar... Bu nedenledir ki dergi arşivim içinde Bizim Külliye'nin müstesna bir yeri vardır.
100. sayısını geride bırakan Bizim Külliye dergisi bütün zorluklara ve imkânsızlıklara rağmen yayın yolculuğunu devam ettirmekte ısrarlı görünüyor, devam ettiriyor da. Zira derginin 100. anıt sayısından sonra 102. sayısı da okurlarıyla buluştu. Bizim Külliye'nin "Suç ve Ceza" kapak konulu 102. sayısına (son sayısına) baktığımızda künyesinde şu isimleri görürüz: Derginin sahibi İzzetpaşa Vakfı adına Prof. Dr. Necip İlhan'dır. Derginin Genel Yayın Yönetmenliğini uzun senelerden beri kıymetli şair ve yazar Nazım Payam yapmaktadır. Yazı İşleri Müdürü olarak da Mustafa Yalçın ismi görülüyor. Derginin Danışma Kurulu'nda Yavuz Bülent Bakiler, Yahya Akengin, Prof. Dr. Milay Köktürk, Prof. Dr. Levent Bayraktar, Prof. Dr. Ebru Burcu Yılmaz, Prof. Dr. Vefa Taşdelen, Doç. Dr. Birol Bulut, Dr. M. Naci Onur, Dr. A. Faruk Güler, Necati Kanter ve Ömer Kazazoğlu gibi birbirinden önemli isimler yer alıyor. Derginin şair ve yazarları zamanla değişse de, yaygın olarak eserleri yayınlanan şu isimleri görüyoruz: "Nazım Payam, Seval Koçoğlu, Ömer Kazazoğlu, Levent Bayraktar, Vefa Taşdelen, Mustafa Özçelik, Yusuf Dursun, Yahya Akengin, Muhammet Hüküm, H. Ömer Özden, Yaşar Bedri (Özdemir), Muhsin İlyas Subaşı, Hızır İrfan Önder, Rıfat Araz, Nurettin Durman, Davut Güner, İsmail Bingöl, Misli Baydoğan Teber, Şaban Sağlık, Osman Suroğlu, Taner Namlı, Rabia Dirican, Süleyman Daşdağ, Namık Açıkgöz, Mehmet Baş, Halistin Kukul, Kemal Batmaz, Muhammet Enes Kala, D. Mehmet Doğan, Yunus Emre Vural, Belkıs Altuniş Gürsoy, Mehmet Toygar Özdemir, Maksut Yiğitbaş, Gıyasettin Dağ... vb."
1999 senesinde Elâzığ'ımızda çıkmaya başlayan Bizim Külliye dergisi üç ayda bir hem basılı hem de dijital (PDF) olarak okurların istifadesine sunuluyor. Dergi her sayısında belli bir kapak konusunu enine boyuna irdeliyor. Bugüne kadar sinemadan tiyatroya, yenilikten gerçekliğe, mimariden düşe, vefadan vedaya, göçten deliliğe, medyadan hayvanata, fütüvvetten âhiliğe, Kıbrıs'tan Azerbaycan'a, hayattan ölüme kadar pek çok önemli konular kapak konusu olarak, birbirinden kıymetli kalemler tarafından işlenmiştir. Bunlardan bazılarını dikkatlerinize sunmak istiyorum: "Edebiyat ve Kimlik", "Edebiyat ve Hayvanat", "Medyadaki Edebiyat", "Edebiyat ve Toplum",, "Ömrünü Türkçemize Adamış Yabancılar", "Edebiyat ve Gerçeklik", "Edebiyatçı Kadınlarımız", "Edebiyat ve Medeniyet", "Azerbaycan Edebiyatı", "Sinema ve Edebiyat", "Yazı ve Yazarlık", "Ölüm ve Edebiyat", "Edebiyat ve Yenilik", "Edebiyat ve Mimarî", "Kuzey Kıbrıs Türk Edebiyatı", "Edebiyat ve Düş", "Edebiyatımızda Hikâye", "Edebiyat ve Kahraman", "Mehmet Akif Ersoy ve İstiklâl Marşımız", "Saklı Taraflarıyla Edebiyatçılarımız ve Edebiyatımız", "Edebiyatta Göç", "Edebiyatta Ben ve Biz", "Edebiyatta Delilik", "Edebiyatımızda Veda ve Vefa", "Edebiyatımız ve Cumhuriyetimiz", "Sanatla Münasebetimiz", "Edebiyat Mahfilleri", "Edebiyatımızda Hayat ve Ölüm", "Fütüvvet ve Âhilik", "Edebiyatımızda İyilik ve Kötülük."
Dergicilikte esas olan devamlılıktır. Nice dergiler vardır ki birkaç sayı yayımlandıktan sonra çeşitli nedenlerle bir daha okurlarıyla buluşamamış, bir anda ortadan kaybolmuşlardır. O yüzden "Bizim Külliye" dergisinin hiç ara vermeden koskoca 25 seneyi büyük başarılarla ve yüz sayılık kıymetli arşiviyle geride bırakması her halükârda takdire ve tebrike şayandır. Bizim Külliye dergisinin yüzlü sayıları görüp bugünlere ulaşmasını sağlayan dergi yönetimine, onları destekleyen İzzetpaşa Vakfı'na, şair ve yazarlara hassaten teşekkür ediyorum. Bizim Külliye dergisi de onun yaşatanlar da hep yaşasın. Nice güzel sayılara...