Tarihi seçime sayılı günler kala, partilerin kesin listelerini YSK’ya teslim etmelerine saatler kaldı. Hatta ilk olarak MHP aday listesini belirleyip YSK’ya teslim etti. Trabzon listesine de baktığımda çok da beklenen bir liste olduğunu açıkça söyleyemem.
Tabi herkesin, her seçmenin kafasında farklı beklentiler, farklı adaylar olduğu kesin. Çünkü bu seçim önceki seçimlere inanın benzemeyecek. Kıyasıya bir mücadele son ana kadar devam edecek. Seçime katılımın her zamankinden daha fazla olmasını bekliyorum.
Böylesi büyük bir seçime günler kala, herkesin kafasındaki aday profili mutlaka belirlenmiştir. Benim de bir aday profili kafamda oluşmadı değil doğrusu. Mesela benim şahsi beklentim, yeni vekiller şimdiye kadar oy verdiğimiz vekillerin dışında artık olması gerek.
Hemen akla şu soru geliyor, öncekilerin başarısı ne ki şimdi tekrar listeye girsinler. Elbette parti gözetmeksizin bireysel olarak başarılı olan vekillerimiz de var. Yine de en başta değişimden yanayım. Artık yeni yüzler gelmeli siyaset sahnesine. Hep aynılarından en azından ben bıktım.
Yeni yüzler, yeni söylemlerle gelmeli siyasete ve adaylar özellikle genç olmalı. Genç kuşağın daha aktif siyasetle ilgilendiğini ve onlarında değişimden yana olduğunu görüyorum. Vizyon sahibi, partisinin misyonuna uyan, gerçek dava adamı gençlerimiz çekirdekten yetişiyor her partide. Artık onların da önü açılmalı diye düşünüyorum.
Trabzon’un sokaklarında partisinin dışındakilerle de oturup çay içebilecek vekiller istiyorum mesela. Egodan uzak, alçak gönüllülüğü şiar edinmiş, gönülden gönüle köprü kurabilen vekiller istiyorum ben.
İsrafa, yolsuzluğa, harama göz yummayan, kendi etrafındakiler dışında olanlara da yardımcı olabilecek vekiller istiyorum. Üşenmeden telefonuna gelecek her mesaja, danışmanının değil, kendisinin özellikle cevap vereceği vekiller istiyorum.
Düğün ve cenazelerin de dışında, garibanları bulup Ramazan ayı haricinde de sofralarına oturacak, dertleriyle dertlenecek vekiller istiyorum.
Yapmacıktan, lüksten, şatafattan uzak, samimi, halktan biri gibi olan vekiller istiyorum. Ellerinde pahalı telefonlarla gezen değil, kahvaltı sofralarını kendi bütçelerinden karşılayacak, vatandaş gibi simit yiyecek vekiller istiyorum.
Ankara’ya gidince geldiği yeri unutmayan, koltuk sevdalısı olmayan, oturduğu koltuğu da dolduran, en iyi şekilde makamının hakkını veren, iline, bölgesine hizmet eden, kendi etrafını ve akrabalarını öncelemeyen vekiller istiyorum.
Hedefi; ülkesini, ilini daha da ileriye götürecek, dava aşkıyla, millet aşkıyla, bayrak ve vatan aşkıyla daima çalışacak vekiller istiyorum. Ben istiyorum, bakalım parti liderleri hangi ölçüde, hangi vekilleri aday gösterecek. Bakacağız.
Bu arada her yazımda hatırlatacağım. Depremi ve deprem bölgesindekileri unutmayalım. Polis arkadaşlarımın da Polis Haftasını kutluyorum. Sağlıcakla kalın.