İnsan farkında olmasada zaman kendi ekseninde hatasız şekilde devam ediyor. Bu ilahi ölçülere uyum sağlamakta sorumsuz davranan ya da farkında olmayanlar sonuçta gerçeği anladıklarında iş işten çoktan geçmiş olur. Zaman sihirli lamba saklanan cin gibidir, onu lamdan çıkardıktan sonra tekrar şişeye geri döndürmek olası değildir. Bu nedenle atalar “herşey zamanında yapılmalıdır” öğüdünü vermişlerdir.
Bitmeyecekmiş gibi düşündüğümüz yaz mevsiminin sonuna yaklaştık. Yeni sıkıntılar ile meşgul olacağız. Hergün daha da artan geçim sıkıntısı bağlamında yaklaşmakta olan kış mevsiminin daha rahat geçebilmesi için bazı tedbirler alınmakta. Ancak asıl sorunun bu yıl bütün dünyada doğalgazda yaşanacak olmasıdır. Dünya gazının önemli bir kısmı Rusya tarafından sağlanmaktadır. Rusya Avrupa’nın gaz gereksinimini “Kuzey akım1 hattı”, “Yamal hattı” ve “Dostluk hattı” adlandırdığı hatlar vasıtasıyla 150-160 milyar metreküp gaz ihracı yapmaktadır. Avrupa’nın ABD kontrolünde Rusya’yı her alanda sıkıştırması üzerine Rusya Avrupa’ya yaptığı doğalgaz ihracatını durdurdu. Bu Avrupa’nın ciddi bir ısınma problemini ortaya çıkardığı gibi sanayisinin de durma noktasına getirmektedir. Eğer bundan da istediği sonucu alamazsa tahıl koridorunu değiştireceğini belirtiyor. Rusya devlet sözcüsü Peskov Avrupa’nın kendisini bu noktaya getirdiğini Rusya’ya yapılan yaptırımlar kalkmadığı sürece Avrupa’ya gaz verilmeyeceğiniŞimdilik sadece İngiltere kaya gazına yönelerek enerji ihtiyacını çözebileceğini düşünüyor. Daha şimdiden Avrupa’da gaz fiyatları %35 artmış durumda. Fransa Doğu Avrupa’ya gaz göndereceğini söylüyor. Ancak bunlar Avrupa’nın gaz gereksinimini karşılayacak düzeyde değildir. Fiili toprak savaşı ekonomik savaş ile boyut değiştirmekte. Avrupa bu kış soğuktan titrerken Rusya’nın, Çin ve Hindistan’a yapacağı gaz ihracı ile ekonomik savaşta bir adım önde olacağı kesin.
Bu konuya 2018 de köşemizde değinerek şöyle demiştik: “Gelecek yirmi yıl içerisinde su savaşları olmasa da “kaya gazı” savaşları olacak. Çünkü geleceğin enerji gücünü petrol ya da doğalgaz değil, “kaya gazı” oluşturacak. Dünya “kaya gazı” rezervinin önemli bir kısmı Türkiye’de bulunmaktadır. Otuzlu yılların petrol değil “su savaşı” olacağına dair ünlü siyaset bilimci Samuel P. Huntington’un ifadeleri de bu emperyalist plana dahil edildiğinde durumun ciddiyeti daha iyi anlaşılmış olur. Rusya’nın dostluğuna güvenip halâ ayazda papaksız dolanmak hayra alamet değildir. Zira emperyalist devletlerin ebedi dostlukları yoktur, ebedi menfaatleri vardır.Birkaç yıl önce düşürülmüş bir Rus uçağı nedeniyle Türkiye’nin Rusya ile nasıl savaş pozisyonuna girdiğini asla unutmamak lazım. “Büyük devletlerle ilişkiye girmek, ayıyla yatağa girmek gibidir”.Bir an önce kaya enerjisi konusunda gerekli çalışmalar başlatılmalıdır.