Trabzon’un bir asrı aşkın bir süredir hayalidir demiryolu projesi. Çünkü zengin tarihi geçmişi, doğal güzellikleri ve köklü kültürüyle Doğu Karadeniz’in en önemli şehri olan Trabzon, coğrafi konumunun sağladığı avantaj neticesinde tarih boyunca en işlek transit merkezlerinden biri ola gelmiş, İpekyolu’nun üzerinde bulunduğu için yakın geçmişe kadar canlı bir ticari hayata sahip olmuştur.

Trabzon fethedildikten sonra Osmanlı Devleti, kendisine büyük kazançlar sağlayan Trabzon-Tebriz yoluna önem vermiş, yolun tamiri için defalarca kez girişimlerde bulunulmuştur. Bilhassa İkinci Meşrutiyet döneminde Trabzon-Erzurum-Tebriz transit hattı üzerinde bir demiryolu inşa etmek için hazırlıklar yapılmıştır.

Trabzon’u demiryolu ile buluşturmak için ilk kapsamlı çalışma İkinci Meşrutiyet yıllarında yapılmıştır. 2025 yılında olduğumuza göre Trabzonlular 100 yılı aşkın bir süredir demiryoluna sahip olmak için uğraşmaktadır.

Birinci Cihan Harbinde Ruslar, limanda mevcut mendireği daha da uzatmışlar ve asıl en önemlisi Maçka’ya kadar uzanan hafif sistem bir demiryolu inşa etmişlerdi. İşgalden hemen sonra Trabzon’u ziyaret eden Milli Müdafaa Vekili Fevzi Paşa yazdığı raporunda, Rusların yaptığı demiryolu hakkında ayrıntılı bilgiler vermiştir.

Trabzon’un, demiryolu hayaline en fazla yaklaştığı dönem Cumhuriyetin ilk yıllarıdır. Zira bu mesele ile meşgul olanlardan biri olan dönemin Trabzon Milletvekili Muhtar Bey, Trabzon-Erzurum demiryolu hattının yapılması için olağanüstü bir gayret göstermiştir.

Muhtar Bey’in çabasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan bir önergeyle 1925 yılı içinde inşaatına başlanmak üzere Trabzon-Erzurum şimendifer yani demiryolu hattı ile Trabzon Limanının yapılması kanun teklifi genel kurula getirilmiştir.

10 Nisan 1924 tarihli 476 sayılı kanunun tam adı şu şekildedir: “Trabzon-Erzurum Demiryolları ile Trabzon Limanı Keşfiyat ve İhrazatının 1340 Senesi Zarfında İcrası Hakkında 476 Sayılı Kanun”.

Demiryolu için 3 ana güzergâh üzerinde değerlendirme yapılmıştır. İlki Trabzon- Zigana- Gümüşhane-Bayburt hattıdır. Fakat yapılan incelemelerde bu hattın çok masraflı olacağı ortaya çıkınca vazgeçilmiştir.

İkinci seçenek Erzurum-Tirebolu hattıdır. Yani demiryolunun Giresun’dan sahile indirilmesi seçeneğidir. Bu hat ile ilgili olarak dönemin Trabzon ve Giresun milletvekilleri arasında büyük bir rekabet yaşanmıştır. Fakat bu güzergâh da kabul görmeyince en son seçenek değerlendirmeye alınmıştır. Bu seçenek ise Sürmene-Bayburt-Aşkale-Erzurum güzergâhıdır.

Peki, Trabzon-Erzurum demiryolu projesi neden hayata geçirilemedi sorusuna gelince. Esasen ilk günlerde demiryolunun yapılacağı sanılıyordu. Hatta Gazi Mustafa Kemal 1924’de Trabzon’u ziyaret ettiği zaman demiryolu ile ilgili şunları ifade etmiştir: “bu feyyaz, ahalisi zeki, müteşebbis, çalışkan olan Trabzon’umuzu az zamanda dâhile şimendiferle raptolunmuş, güzel rıhtım ve limanla teçhiz edilmiş görmek netice-i amalimdir.”

Görüldüğü üzere Mustafa Kemal Paşa da bu projenin hayata geçmesine taraftardı. Fakat şu bir gerçek ki her ne kadar söz verilmiş olsa da demiryolunun o günkü bütçe ile yapılması mümkün değildi.

Demiryolu projesi, 1930 ve bilhassa 1940’larda defalarca gündeme gelmiştir. Fakat birinde ekonomik kriz çıkmış, diğerinde ise İkinci Dünya Savaşı patlak vermiş ve proje yine ertelenmiştir.

Ardından karayolu taşımacılığı önem kazanmış, demiryolu projesi tekrar rafa kaldırılmıştır. Bir aralar Trabzon-Erzincan demiryolu projesi ortaya atılmış, şimdilerde Samsun-Trabzon-Sarp hızlı tren projesi gündeme gelmiştir.

Umuyoruz Trabzon, gün gelir bir türlü gerçekleşmeyen asırlık hayaline kavuşur.