Umuttur insanı yaşama bağlayan. Ona görede yarınların bugünden daha iyi olacağı umutlu olmamıza bağlıdır. Yaşam var ise umut da vardır. Bu nedenle dün yeniden eğitim ve öğretime başlamış olan milyonlarca öğrenci ve bir o kadar da onların valideynlerinin yarınların daha iyi olacağına dair umutla birleştirdikleri beklentilerinin meyveye dönüşmesi için okullarımızın kapıları ardına kadar açıldı. Mevsim kış ancak önü bahar ve yaz mevsimidir. Çocuklar hedeflerine bir adım daha atmış olacaklardır.
Okula başlayan öğrencilerin heyecan ve mutlulukları bambaşkadır. Kıpır kıpırdır yürekleri. Umutlar sevince dönüşür her gecen saat. Bir çekirdekten koca bir çınar oluyor ise küçük umutların büyük sevinçlere dönüşmemeleri için hiçbir engel yok. Zirveye atılan adımlar ağır ve zordur. Yorar insanı. Ancak hedefe varmak kısa sürede yorgunluğu alır.
Elbette ki düşük notlarla evlerine dönmüş öğrencilerin okullarına yeniden umutla dönmemeleri için bir neden yok. Hep “başarılarımı başarısızlıklarıma borçlu olduğumu” söylerim. Her başarısızlık aslında ders almasını bilenler için iyi bir ders ya da nasihattir. Bu ise başarıyı motive eden pozitif bir ruh halidir. Ancak bunu becermek ise sağlam bir iradeyi gerektirir. Atatürk: ” Zafer kazanabileceğim diyebilenindir” vecizinde işaret ettiği gibi yarının daha iyi olacağına dair inancımızı asla kaybetmemeliyiz.
Başarı ya da başarısızlığa sebep olan pek çok neden vardır. Buna göre de tespit edilen hatalar ortadan kaldırıldığında mutluluğumuzu sağlayacak olan başarıyı yakalamamız çok da zor olmasa gerek. İnançlı olmak bizi zafere götürür. Eğitim parkuru zor etaplı bir mücadeleyi gerektirir. Sağlam soluklu olanlar başarıyı yakalar. Bu bağlamda öğrencilere fazla yüklenmemek gerekir. Karne notlarının kırık olması onların başarısız olduğunu göstermez. Kırık notlar sadece uyarı için bir ölçüttür. Gerekli azim ve gayreti gösterenler başarıyı yakalayacaklardır.
Başarı kadar başarısızlıklarda insanlar içindir. Yeter ki yılmadan, asla pes etmeden azimle gayret göstermek gerekir. Bunun sonucunda hüzünlü anlar sevinç çığlıklarına dönüşebilmesinin yegâne yolu inançla çalışmak ve gayret etmektir.