Hayatta herkesin farklı bir hikayesi vardır; kimi zaman yüzümüzü güldüren, kimi zaman ise bizi derin bir sessizliğe sürükleyen. Ancak her hikayenin ortak bir özelliği vardır: her son, bir başlangıcı beraberinde getirir. Bu döngüyü kabul etmek, bir sonun ardındaki ışığı görebilmek ise yaşamın en büyük ustalığıdır.
Bir ilişki sona erdiğinde, iş yerinden ayrıldığımızda ya da bir şehirden başka bir yere taşındığımızda ilk hissettiğimiz duygu çoğu zaman hüzündür. Hayatımızdan çıkan şeyin ardından gelen boşluk, kaybolmuşluk hissini beraberinde getirir. Ama o boşluk aynı zamanda bir çağrıdır. Yeni bir şeylerin filizlenmesi için açılmış bir alandır. Tıpkı kışın ardından gelen bahar gibi, doğa bile bu döngüyü hatırlatır bize.
Peki, neden bu sonlar bizi bu kadar zorlar? Çünkü insan, belirsizlikten korkar. Bildiğimiz, alıştığımız her şey bir anda elimizden kayıp gittiğinde, geleceğin bilinmezliği içimizi daraltır. Ama burada durup kendimize şu soruyu sormalıyız: "Gerçekten her şey bitti mi, yoksa yeni bir yolculuğun ilk adımı mı bu?"Kendi hayat hikayenizin yazarı sizsiniz. Ve bazen bir sayfayı kapatmak, yeni bir macerayı başlatmanın tek yoludur. Unutmayın, hayatın en güzel yanlarından biri, her yeni başlangıcın size kim olduğunuzu ve ne istediğinizi bir kez daha hatırlatmasıdır.
Hayatınıza açılan her yeni kapının size huzur, mutluluk ve anlam getirmesi dileğiyle…
Sevgiyle