Trabzonspor-Fenerbahçe maçı bir maçtan daha çok önemliydi.
Şampiyonluk düğümünün nerede ise çözüleceği bu maç Fenerbahçe için hayati önem taşıyordu.
Trabzonspor’dan alınacak bir yenilgi ile Galatasaray’ın şampiyonluğunu nerede ise ilan edeceği kadar bir değeri olduğundan Fenerbahçe cephesi maçın kazanılması için legal- illegal, helal-haram tüm yolları deneyeceğini hafta içindeki bir yazımda dile getirmiştim.
“Dikkat haramiler geliyor” başlıklı yazımda ironi yaparak Fenerbahçe’nin Trabzon’da kazanması için her yolu deneyeceğini ve herkesin dikkatli olması gerektiğini ifade etmiştim.
Çünkü Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir.
Fenerbahçe’nin Pendikspor maçından sonra Mert Hakan Yandaş’ın seyirciye yönelik çirkin hareketinden sonra “Haydi bu hareketi Trabzonspor’a karşı yap da görelim” diyen spor yazarı Rasim Özan Kütahyalı ve Tümer Metin provokasyonun planlayıcılarıydı.
Sakat olduğu halde 16 kişilik kadroya dahil edilen sabıkalı oyuncu Mert Hakan Yandaş’ı sırf provokasyon yapsın diye Trabzon’a getiren İsmail Kartal da bu senaryonun içerisindedir.
Tüm ülkenin yaptığı harekete karşı tepki gösterdiği Mert Hakan Yandaş’n Trabzon havalimanında ağzında sakızla gangster gibi dolaşması, maç öncesi sahaya girip aynı laubalilikle asarım- keserim tavırlarında mafyavari davranışlar sergilemesi ve maç sonunda da olmaması gereken saha içerisine girmesi yine bu provokasyonun bir ayağıdır.
Maç haftası boyunca Fenerbahçeli yönetici Selahattin Baki’nin kışkırtıcı ve tahrik edici açıklamaları Papara Park’taki olayların yaşanmasına neden olan etkenler ve planlayıcılar arasındadır.
Çünkü öyle öğrenmişler
Abilerinden, büyüklerinden öyle görmüşler, aynısını yapıyorlar.
3-2’lik maçın sonunda Fenerbahçeli oyuncu Oster Volde’nin seyircilere yönelik çirkin hareketleri, Fenerbahçe’nin maç sonu soyunma odasına gitme yerine sahanın ortasında sevinç gösterileri yapmak istemesi zaten gerilmiş olan seyirciyi tahrik etmekten başka bir şey değildir.
Bunların hepsi provokasyonun bir parçasıdır.
Fenerbahçe’nun bu zamana kadar Trabzon’da stadın ortasında sevinç gösterilerinde bulunduğu vaki midir?
Yok
O zaman neden?
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un, Boğaz köprüsüne asılan Trabzonspor’un şampiyonluk bayrağından rahatsız olduğu yerde, Trabzonspor taraftarından böyle bir anlayış nasıl beklenilebilir.
Önce aynaya bakın
Fenerbahçe yıllar önce uyguladığı senaryoları yeniden vizyona sokarak ve Trabzonspor’un alın terini geçmişte olduğu gibi yine çalarak alacağın üç puandan sonra usul usul soyunma odana çekilir orada sevinirsin veya gece yarısı olduğu gibi Kadıköy’de devam edersin.
Tahrik var, provokasyon var.
Gol öncesi yapılan faulü görmezden gelip Fenerbahçe’nin galibiyet golünü atmasına sebep olan hakem Halil Umut Meler’in ikramıdır.
İzmir’de yakın arkadaşlarına bile “MHK beni böylesine ağır bir maça nasıl atar” serzenişinde bulunduğu ifade ediliyor.
Ankara’da yediği yumruğun etkisinden hala kendine gelemeyen bir hakemi Trabzonspor-Fenerbahçe gibi önemli bir maça atamak Futbol Federasyonu’nun da bir oyunudur.
Penaltı pozisyonunda kırmızı kartını kullanamadı.
Başakşehir-Trabzonspor kupa maçında Onuachu’nun kolunun kırıldığı pozisyonu görmezden gelen VAR Onur Özütoprak'ın yine bu maçın VAR hakemi olarak atamak MHK’nin işgüzarlığıdır.
Yani anlayacağınız her şey planlanmış
Uygulanan plan vizyona konulmuş ve harfiyen işlenmiş.
Çünkü Fenerbahçe, Trabzon’da galip gelmeliydi ve onu yaptılar.
Futbol Federasyonu da, MHK’si de, hakemi de VAR’ı da
Fenerbahçe VAR’ını yoğunu ortaya koyup Trabzonspor’dan galip gelmesi için işte bütün bu provokatif işleri yaparak gelmiş.
Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi hala kulağının üzerine yatıp yapılanları duymazlıktan, yalandan uykuya yatıp yaşananları görmezlikten gelemezsin.
Süper Kupa finali skandalıyla Türk futbolunu itibarsızlaştıran Futbol Federasyonu ve kurulları derhal istifa etmeliler.
Çünkü yok hükmündesiniz.
Sakın ha çıkıp da Trabzonspor’a hak etmediği cezayı vermeye sakın kalkışmayın
Daha fazla batırmayın
Evet, uyarmıştım hafta içi
Haramiler geliyor diye
Geldiler, gördüler haram olan üç puanı alıp gittiler.
Haram olsun.
Yüzünüze gözünüze dursun.