Yıllardır yazıyorum ve yazılarımın büyük bir kısmında turizme vurgu yaptım. Şehir olarak hatta bölge olarak kalkınmanın yolunun turizmden geçtiğine inananlardanım. Bu yönde Allah vergisi bir sermayeye de sahibiz fakat gel gör ki bu sermayenin farkında olan yöneticilerimiz çok az.
Turizm olarak senelerdir aynı yerden aynı kategoriden bir üst basamağa maalesef geçemedik. Bu gidişle de geçemeyiz. Geride bıraktığımız Turizm Haftasını yine aynı söylemler ve içi boş programlarla geçiştirdik. Şöyle etkili ve dikkat çekici, ses getiren bir Turizm Haftası kutladığımızı da pek bilmem.
Belli ki bu işe ya gerçekten inanmıyoruz ya da beceriksizliğimizi görmezden geliyoruz. Yine bir yazımda Turizm Bakanlığına seslenmiştim. Turizm Bakanlığının internet sayfasında Karadeniz’e hatta Trabzon’a bilerek yer vermediklerini yazmıştım.
Bilmeyenler için tekrar yazıyorum: Turizm Bakanlığı sayfasında Karadeniz’den turistik bir yerin fotoğrafı dahi yok! Bakanlığın sitesinde açılış sayfasında Ege’den ve bazı bölgelerden ören yerlerinin, tarihi yerlerin, antik kentlerin ve bazı açık hava müzelerinin fotoğrafları varken aralarında hiç değilse o fotoğraf gurubuna uygun en azından Karadeniz’den Sümela Manastırının olmasını yazıp çağrıda bulunmuştum.
O yazımdan sonra bakanlığın Alo 176 numarasından birisi arayıp bununla ilgili şikâyette ya da istekte bulunup bulunmadığımı sormuştu. Türkiye’de bir konuda şikâyetçi olursan iyilik yapayım derken başına olmadık sıkıntılar da açabilirsin. O bakımdan arayan yetkiliye “Yazım orada ben gerekeni yazdım siz de gereğini ister yapar ister yapmazsınız.” Deyip telefonu kapatmıştım.
Şimdi buradan tekrar ilgililere, yetkililere, Trabzon’un milletvekillerine, Sayın Valimize ve başta Trabzon Büyükşehir Belediye başkanımız olmak üzere turizm destinasyonuna sahip ilçe belediye başkanlarına tekrar çağrıda bulunuyorum.
Turizm Bakanlığının internet sayfasını açıp bakın ve orada Trabzon ile ilgili bir fotoğraf olmadığını kendi gözlerinizle görün lütfen. Oraya Trabzon’dan bir fotoğraf koydurun. Bu Sümela Manastırı olur, Uzungöl ya da Ayasofya olur. Ne olursa olsun orada bir fotoğraf olmalı. Hatta şunu da yazayım tekrar. Bakanlığın sitesinde TURİZM bölümünde TANITIM BROŞÜRLERİ arasına Trabzon’un tanıtımını da koydurun lütfen. Çorum’un bile orada ismi varken Trabzon’un tanıtım broşürünün orada olmaması Trabzon adına büyük bir eksiklik ve utançtır.
Geçen hafta Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezinde geniş katılımlı Kamu Diplomasisi Akademisi yapıldı. Özellikle Ak Partili yöneticilere de buradan bir çağrım olsun. Kamu diplomasinin yanı sıra bürokrasiye de biraz daha önem verip dikkat çekerseniz belki Turizm Bakanlığının resmi sitesine Trabzon’dan, Karadeniz’den bir kare koydurabilirsiniz!
Bürokrasi demişken yine iktidar kanadı lütfen araştırsın Van’dan Trabzon’a neden direkt uçuşlar iptal edildi? Trabzon olarak lobiniz nerede? Neden İranlı turistleri Trabzon’a çekmek için Diplomasi Akademisindeki öğrendiklerinizi hayata geçirmiyorsunuz?
Bir çağrım da Çaykaralı hemşerilerime olacak. Çaykara’da meslek yüksekokulu kuruyordunuz ne oldu o iş? Uzungöl’e turizme profesyonel eleman arıyorsanız bence Çaykara’da açacağınız meslek yüksekokulu turizm ile ilgili olsun, tabi o okulu açmaya hâlâ kararlıysanız.
Bu arada hakkını da verelim Katar’ın başkenti Doha’da “Trabzon Tanıtım Günleri” gibi organizasyonları çokça yapmak ve Trabzon’u Trabzon’a gelebilecek turistlerin ülkelerinde tanıtmak Ankara’da Trabzon’u tanıtmaktan çok daha iyidir. Emeği geçenleri de kutluyorum.
Sözlerime son verirken, vicdanı ve imkânı olanlar için her yazımda hatırlatıyorum, deprem ve deprem bölgesindekileri ne olur unutmayın, her daim hatırlayın. Gazze’de soykırım var, unutma, unutturma! Sağlıcakla kalın.