AK Parti’de 23 yıl aradan sonra 31 Mart seçimlerinde alınan ilk mağlubiyetten kimse kendine pay çıkarmamış belli ki.
Çıkarmadığını bırakın normal karşılamış bile
Çünkü kimse yerinden kımıldamıyor
Normal karşıladığına ve durumdan vazife çıkarmadığına göre de istifa da etmemiş halinden de memnun kalmıştır.
Sin külahım görünmesin misali seçmenin değişim mesajını almamış veya almak istememiş olmalı ki herkes kendini bir şekilde kamufle etmiş değişim rüzgârı bana dokunmasın diye de başını kuma sokuyor
Mağlubiyetten, başarısızlıktan sıyrılmaya çalışıyor.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçim yenilgisinden sonra yaptığı açıklamada “Hiç kimse vazgeçilmez değildir, yorulanlar kenara çekilsin” çağrısına rağmen kulak tıkayan ve açık açık mentalleşmiş kişilerin kenara çekilmesi gerektiğini belirtmesine rağmen hiç kimse duymamış gibi davranıyor.
Değişim üst kadrolardan başlaması gerektiğini savunanlar ise köklerin artık gövdeyi taşıyamadığını ifade etse de herkes çakılı kadro misali yerinden kımıldamıyor.
Genel Başkan Erdoğan’ın kırmadan dökmeden bu işin içinden nasıl çıkabilirimin hesabını yaparken, net bir şekilde istifaların kendiliğinden gelmesini istemesine de herkes kulak tıkayıp sessiz kalmıştır.
Evet değişim şart ve artık kaçınılmaz olmuştur.
Peki, ne bekleniyor
Belirsizlik neden.
Rize ve Adıyaman İl Başkanları’nın istifası ile istifa yolunun açılması düşünülmüşse de gören de olmadı, duyan da.
Üst kadrolardakilerin düşüncesi aslında şu;
“Ben istifa etmeyeyim, alırsa Genel Başkanımız alsın, belki farklı bir yerde değerlendirir” şeklinde genel düşünce bu olsa da aslında istifa edenlerin bu manada daha çok itibar göreceğini de hesap edemiyor.
Tabanda şöyle bir kanaat var
Cumhurbaşkanı Erdoğan hariç herkesin değişmesini istiyor.
İsimleri de saymaktan çekinmiyor
Kim mi bunlar
Genel Başkan vekili Efkan Ala, Mustafa Elitaş, Siyasi ve hukuk işleri başkanı Hayati Yazıcı, Ali İhsan Yavuz, Hamza Dağ, Fatma Betül Sayan Kaya, Yusuf Ziya Yılmaz, Nihat Zeybekçi, Mustafa Şen ve en çok antipati uyandıran Ömer Çelik
Hatta TBMM Grup Başkanvekili Özlem Zengin ve Leyla Şahin Usta, yani 28 kişilik MKYK’dan en az 13’ünün değişimini istiyor.
Hatta hatta Bekir Bozdağ, Osman Aşkın Bak, Mehmet Nuri Ersoy, Mehmet Şimşek isimlerini de ekliyorlar.
Aslında tek tek saymaya gerek yok.
AK Parti’den ne isimler gelip geçmiş,
31 Mart seçimlerinden çıkarılan sonuç tek kelime ile “değişimdir”.
Vatandaş artık eskimiş yüzleri görmek istemiyor, yeni yüzler istiyor.
Hem genelde hem de yerelde.
Aslında AK Parti’de değişim sürecindeki kilit tarih de belirlenmiş oldu,
Bu değişim Ekim ayında başlayacak kongrelerle start alacak.
İl Başkanları, ilçe başkanları hatta mahalle başkanlarından başlamalı bu değişim
Milletvekilleri de dâhil
Halk bunu istiyor, aynı isimleri görmek istemiyor.
AK Parti’de başlatılan kongre sürecinde de bu değişim hedefleniyor.
Kongrelerdeki değişim net bir şekilde görülecek.
AK Parti kime ne kadar dokunulduğunu veya mecburiyetten dokunulacağını hep birlikte göreceğiz.
2025 yılının ilkbaharında yapılması planlanan olağanüstü büyük kurultayda da 2027 seçimlerinin hazırlıkları başlatılmış olacak.