Türk halkı olarak çok zor ve meşakkatli bir sınavdan geçtiğimiz bu günlerde Futbol yazmak ciddi manada zor. Yazımı kaleme aldığı an itibariyle 800’ün üzerinde ölü, 1500’ü yoğun bakımda olmak üzere 40.000’e yakın insanımızın enfekte olduğu ve her geçen gün de sayının arttığı dikkate alındığında bana hak verirsiniz herhalde!
 
Amma velakin kurt puslu havayı sever misali, belli bir kesimin futbol camiasında ki belirsizliği kendi menfaati ve çıkarına kullanmaya çalıştığını görünce de dayanamıyor insan. Özellikle de Trabzonspor camiasından eli kalem tutan, yazar, çizer, kanaat önderi, ileri gelen, gibi kendilerine payeler biçenlerin bu kişilerin dümen suyuna kapılmaları beni benden alıyor.
 
Bu sorumsuz söylemlerden bir kaçını sosyal medyadan  derledim sizin için;
 
‘’ Kupayı istemezuk, şampiyonluk gelirlerini alalum’’,
‘’ Parayı da istemezuk, Kupayıda’’
‘’ Trabzonspor haketmediği kupayı istemez’’,
‘’ Trabzonspor’a yakışan kupayı reddedip geliri diğer takımlara bölmektir’’
 
Pes, hakikaten pes!!
 
34 haftalık maratonun 26 haftasını lider geçmiş, Süper ligin en çok gol atan (59), en yüksek averaja sahip ekibi (+31).  Şampiyonluk mücadelesi verdiği rakiplerinin hiçbirinden ikili averajda geri düşmemiş bir takım. Hatta ligin gol kralının da Trabzonspor’un santraforunun olduğunu ekleyelim.
 
Sn. Cumhurbaşkanı R.T.Erdoğan’ın sahra hastaneleri konusunda söylemine bakınca (45 güne hazır olacağından bahsediyor) liglerin başlaması planlanan tarihe (Hazira başı) hastanelerin kapasitesinin yetmeyeceğinin öngürüldüğü anlaşılıyor. Dolayısıyla aklıselim bir bakış açısıyla bu sezonun oynatılamayacağı, Hızlı lig veya Play off gibi söylemlerin bir masaldan öte geçmeyeceği görülmektedir.
 
Bu gerçekler ışığında; hala daha ligler iptal edilmeli, Play off vs gibi gerçeklerle örtüşmeyen dış mihraklı zorlama icraatlara camiamız içinden benzeşen fikirler üretmek en basit tabiriyle cahilliktir.
 
Eşinin bileziklerini bozdurup takımını deplasmana maça götüren, Büyük takımların transfer tekliflerini ‘’Ben Trabzonspor’un kaptanıyım bir başka kaptanın arkasında maça çıkamam’’ diyerek reddedecek kadar değerlerini paranın önünde tutan kadirşinas ve mert bir adamın ismi verilen bir sezonun (cemil usta sezonu) şampiyonluk kupasının ortada kalmasına gönlümüz razı değildir.
 
Ayrıca da bu sezonun yok sayılması namı değer DOZER CEMİL’in de ruhuna züldür.
 
Sonuç itibariyle gönül liglerin kaldığı yerden oynanıp neticelendirilmesini istese de her şartta ve durumda Cemil Usta Sezonu Şampiyonluk kupası  Kaptanın Futbol ömrünü tamamladığı Trabzonspor’a anasının ak sütü gibi helaldir.
 
Bu böyle biline..